TDK Bi Nedir Anlamı, Bi Ne Demek? Bi Eşanlamlısı

TDK Bi Anlamı Nedir? Bi Ne Demek?

Bizmut elementinin simgesi

Atasözleri Sözlüğünde Bi

Aba da bir diba da giyene, güzel de bir çirkin de sevene

Abanın kadri yağmurda bilinir

Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır

Aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez

Aç kurt bile komşusunu dalamaz

Acele bir ağaçtır, meyvesi pişmanlık

Acemi nalbant gibi kah (gerek) nalına vurur, kah (gerek) mıhına

Adalet ile zulüm bir yerde barınmaz

Adam adama gerek olmasa her biri bir dağ başında olurdu

Adam adamı bir kere aldatır

Adam kıymetini adam bilir

Adam olana bir söz yeter

Adamakla mal tükenmez (bitmez)

Ağılda oğlak doğsa ovada otu biter

Ahmak (şaşkın) misafir ev sahibini ağırlar

Ak curun akmazsa kara curun kol gibi

Ak şeker, kara şeker, bir damar soya çeker

Akıl için yol (tarik) birdir

Akıl olmayınca başta, ne kuruda biter, ne yaşta

Akıllı hırsız, şaşkın ev sahibini bastırır

Aklın yolu birdir

Alçak eşek binmeye kolay, öksüz çocuk dövmeye kolay

Allah bilir ama kul da sezer

Allah bir kapıyı kapatırsa ötekini açar

Allah'ın bildiği kuldan saklanmaz

Allah isterse bir kulun işini, mermere geçirir dişini; istemezse işini, muhallebi yerken kırar dişini

Alma alı, sat yağızı (satma kırı), bin doruya (ille doru), besle kırı (yağızın da binde biri)

Altının kıymetini sarraf bilir

An beni bir kozla, o da çürük çıksın

Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz

Arı bal alacak çiçeği bilir

Arı bal yapacak çiçeği bilir

Arı gibi eri olanın dağ kadar yeri olur

Arı kahrını çekmeyen balın kadrini ne bilir

Armut dalının dibine düşer

Arpa eken buğday biçmez

Arpa eken darı biçmez

Aşını, eşini, işini bil

Aslandan korkulur bağlı bile olsa

At at oluncaya kadar sahibi mat olur

At binenin (iş bilenin), kılıç kuşananın

At binicisini tanır (bilir)

At bir dizginde, öküz bir çizide belli olur

At sahibine (binicisine) göre kişner

Ata binen nalını, mıhını arar

Ata binmek bir ayıp, (attan) inmek iki ayıp (bin ayıp)

Ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli

Ateşle barut bir yerde durmaz

Atın yüğrükse bin de kaç

Atlı, itli sığmış, bir çocuk sığmamış

Attan indi eşeğe bindi

Avcı nanca al bilse; ayı onca yol bilir

Avcı ne kadar hile bilse, ayı o kadar yol bilir

Ayvaz kasap hepsi bir hesap

Azı bilmeyen çoğu hiç bilmez

Azmin elinden bir şey kurtulmaz (ne kurtulur?)

Babasından mal kalan, merteği içinden bitmiş sanır

Bak bana bir gözle, bakayım sana iki gözle

Balı dibinden, yağı yüzünden

Bana dokunmayan (beni sokmayan) yılan bin yaşasın

Baş yastığı baş derdini bilmez

Başa gelmeyince bilinmez

Başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu cebinde taşısın

Bekârın parasını it yer, yakasını bit

Benden sana bir öğüt: Ununu elinde öğüt

Beş parmağın beşi bir değil (olmaz)

Beş tavuğa bir horoz yeter

Bıldırcının beyliği arpa biçilene kadar

Bilen bilir, bilen aslı var sanır

Bilmedik aş ya karın ağrıtır, ya baş

Bilmemek ayıp değil, sormamak (öğrenmemek) ayıptır

Bin atın varsa inişte in, bir atın varsa yokuşta bin

Bin bilsen de bir bilene danış

Bin dost az, bir düşman çok

Bin işçi, bir başçı

Bin merak bir borç ödemez

Bin nasihatten bir musibet yeğdir (evladır)

Bin ölçüp bir biçmeli

Bin tasa (kaygı) bir borç ödemez

Binicinin sağı solu olmaz

Bir adama kırk gün deli (ne) dersen deli (o) olur

Bir adamın adı çıkacağına canı çıksın

Bir ağacın gölgesinde bir sürü yatar

Bir ağaçta gül de biter diken de

Bir ağızdan çıkar bin ağıza yayılır

Bir ahırda atda bulunur, eşekde

Bir ambar buğdayın örneği bir avuçtur

Bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz

Bir avuç altının olacağına, bir avuç toprağın olsun

Bir baba dokuz oğlu besler, dokuz oğul bir babayı beslemez

Bir baş soğan bir kazanı kokutur

Bir başa bir göz yeter

Bir bulutla kış olmaz (bir çiçekle yaz gelmez)

Bir çöplükte iki horoz ötmez

Bir deli kuyuya bir taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış

Bir dirhem et bin ayıp örter

Bir dokun, bin ah dinle

Bir dönüm güzlük on dönüm yazlığa bedeldir

Bir el bir eli yıkar, iki el de yüzü yıkar

Bir elin nesi var iki elin sesi var (bir elin sesi çıkmaz)

Bir elinin verdiğini öbür elin görmesin

Bir evde iki kız; biri çuvaldız biri biz

Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır

Bir fit, bin büyü yerini tutar

Bir görüş bir kör biliş

Bir göz ağlarken öbür göz gülmez

Bir günlük beylik, beyliktir

Bir hatır, iki hatır, üçüncüde vur satır

Bir inat, bir murat

Bir insanı tanımak için ya alışveriş etmeli, ya yola gitmeli

Bir kararda bir Allah

Bir katar deveyi bir eşek çeker

Bir kızı bin kişi ister bir kişi alır

Bir korkak bir orduyu bozar

Bir kötünün yedi mahalleye zararı dokunur

Bir koyundan iki post çıkmaz

Bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır

Bir musibet bin nasihatten iyidir

Bir pire için bir yorgan yakılmaz

Bir (sağ) elinin verdiğini öbür (sol) elin görmesin

Bir selam bin hatır yapar

Bir senden büyüğün, birde senden küçüğün sözünü dinle

Bir sıçrarsın çekirge, iki sıçrarsın çekirge, üçüncüde ele geçersin çekirge

Bir söyle iki dinle

Bir söz bin büyüye bedeldir

Bir söz yola getirir, bir söz yoldan çıkarır

Bir sürçen atın başı kesilmez

Bir tepe yıkılır, bir dere dolar

Bir uyuz keçi bir sürüyü boklar

Bir yalanı kırk doğruya saklarlar

Bir yemem diyenden kork, bir oturmam diyenden

Birden çıkan bine yayılır

Birgün su içeceğin çeşmeye çamur sıçratma

Biri bilmeyen bini hiç bilmez

Biri yer, biri bakar; kıyamet ondan kopar

Biribiri, adamı yer diri diri

Birlikten dirlik (kuvvet) doğar

Birşeyin önüne bakma, sonuna bak

Bitli (kurtlu, çürük) baklanın kör alıcısı olur

Bok nisbetle tezek amber gibidir

Buğday başak verince orak pahaya çıkar (kıymete biner)

Cami ne kadar büyük olsa imam gene bildiğini okur

Can bostanda bitmez

Cefa çekmeyen sefanın kadrini bilemez

Cin tutana bir muska yeter

Cömertle nekesin (cimrinin) harcı birdir

Çalıda gül bitmez, cahile söz yetmez

Çıra dibi karanlık olur

Çok bilen (söyleyen) çok yanılır

Çok gezen çok bilir

Çok yaşayan (okuyan) bilmez, çok gezen bilir

Çömlek demiş, ''Dibim altın.''; kaşık demiş, ''Girdim, çıktım.''

Dağdaki kekliğin bini bir paraya

Davul (bile) dengi dengine çalar

Delilsiz cennete bile girilmez

Densiz, deveye binmiş de ''Ben Allah'ı gördüm.'' demiş

Deve bir akçeye, deve bin akçeye

Deve büyüktür amma beşini bir eşek yeder

Deveye bindikten sonra çalı arkasına gizlenilmez

Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur

Devletli ile deli bildiğini işler

Dibi görünmeyen suya girme

Dilenci bir olsa şekerle beslenir

Dilim seni dilim dilim dileyim, başıma geleni senden bileyim

Doğmadık çocuğa kaftan (don) biçilmez

Doğru söyleyenin bir ayağı üzengide gerek

Dokuz at bir kazığa bağlanmaz

Dost bin ise azdır, düşman bir ise çoktur

Düğünde Fatmacığı kim bilir (Fatmacığın adı mı okunur)?

Dünya bir, işin bin

Dünya dört kulplu bir kazan, bir kulpundan tut da kazan

Dünya Sultan Süleyman'a bile kalmamış

Düşenin dostu olmaz, hele bir yol düşte gör

Düşmez, kalkmaz bir Allah

Edebi edepsizden öğren

Eğreti ata (el atına) binen tez iner

Eken biçer, konan göçer

Ekici ol, bilici olma

Ekmeden biçilmez

Ekmeği ekmekçiye ver, bir ekmek de üste ver

Eldeki yara, yarasıza duvar deliği gibidir

Elmanın dibi göl, armudun dibi yol (olmalı)

Emekte biter yumak

Erim er olsun da yerim çalı gibi olsun

Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer

Eşeği sahibinin dediği yere bağla da varsın kurt yesin

Eşeğin gönlüne kalsa bir bağ maydanozu götürmez

Eşek bile bir düştüğü yere bir daha düşmez

Eşek çamura çökerse sahibinden gayretlisi olmaz

Eski diye atma kürkünü, gerek olur bürünürsün bir günü

Eskiye itibar olsaydı, bit pazarına nur yağardı

Evden bir ölü çıkacak demişler, herkes hizmetçinin yüzüne bakmış

Evlinin bir evi var, evsizin bin evi var

Fare, çıktığı deliği bilir

Fare deliğine sığmamış, bir de kuyruğuna kabak bağlamış

Garibe bir selam bin altın değer

Garibin yardımcısı Allah'tır

Gelin bindi deveye gör kısmeti nereye

Gelini ata bindirmişler, ''Ya nasip!'' demiş

Gençliğin kıymeti ihtiyarlıkta bilinir (anlaşılır)

Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz

Güzellik, tabiatın kadına ilk verdiği ve ilk geri aldığı hediyedir

Haddini bilmeyene bildirirler

Haddini bilmeyene haddini bildirmek, yetime don göynek giydirmek gibidir

Hasta olmayan, sağlığın kadrini (değerini) bilmez

Hastalık, sağlık bizim için

Hatır için çiğ tavuk (bile olsa) yenir

Her başın bir derdi var, değirmencininki su

Her düşüş bir öğreniş

Her Firavun'un bir Musa'sı olur

Her gönülde bir aslan yatar

Her gün bir olmaz

Her gün gezen kırda, bir gün uğrar kurda

Her güzelin bir kusuru vardır

Her inişin bir yokuşu vardır

Her işte bir hayır vardır

Her kapının bir anahtarı vardır

Her kaşığın kısmeti bir olmaz

Her sakaldan bir tel çekseler, köseye sakal olur

Her şeyin bir vakti var, horoz bile vaktinde öter

Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır

Her yiğidin gönlünde bir arslan yatar

Her ziyan bir öğüttür

Herkes ektiğini biçer

Herkes (insan) bildiğini okur

Herkes kendi ayıbını bilmez

Herkesin aklı bir olsa koyuna çoban bulunmaz

Hesapsız kasap, ya bıçak kırar ya masa (hesabını bilmeyen kasap, ne satır bırakır, ne masat)

Hırsızlık bir ekmekten, kahpelik bir öpmekten

Hocanın (öğretmenin) vurduğu yerde gül biter

Irgat gibi kazan, bey gibi ye

Isırgan, ocağında biter

İki aslan bir posta sığmaz

İki at bir kazığa bağlanmaz

İki baş bir kazanda kaynamaz

İki cambaz bir ipte oynamaz

İki çıplak bir hamama yakışır

İki deliye bir uslu koymuşlar

İki dinle (bin işit) bir söyle

İki el bir baş içindir

İki emini bir yemin ayırır

İki gönül bir olunca samanlık seyran olur

İki kaptan bir gemiyi batırır

İki karpuz bir koltuğa sığmaz

İki kişi dinden olursa bir kişi candan olur

İki ölç, bir biç

İki testi çarpışınca biri kırılırsa öbürü çatlar

İki tımar bir yem yerine geçer

İnek gibi süt vermeyen, öküz gibi kutan sürer

İnsan bilmediğini ayağının altına alsa başı göğe erer

İnsan kıymetini insan bilir

İş amana binince kavga uzamaz

İşini bilmeyen kasap, ne bıçak kor ne masat

İştah, dişin dibindedir

İsteyenin bir yüzü kara, vermeyenin iki yüzü

İt ulur, birbirini bulur

İtin gönlüne kalsa günde bir leş yer

İtle yatan bitle kalkar

İyi nasihat verilir, iyi isim bilinmez

İyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir

Kabiliyetli çırak, ustayı geçer

Kader olmayınca kadir bilinmez

Kalbi yıkmak kolay, yapmak zordur

Kalbin yolu mideden geçer

Kanaat gibi devlet olmaz

Kardeş kardeşin etini yer, kemiğini bir araya koyar

Karga mandayı babası hayrına bitlemez

Kartala bir ok değmiş, oda kendi yeleğinden

Kefenin cebi yok

Kem göz, kalp akçe sahibinindir

Kibirliye kibir göstermek sadakadır

Kimse bilmez, kim kazana kim yiye

Kırk gün taban eti, bir gün av eti

Kırk hırsız bir çıplağı soyamamış

Kırk serçeden bir kaz iyi

Kırk yılda bir ölet olur, eceli gelen ölür

Kırlangıcın zararını biberciden sor

Kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi

Kısmet gökten zembille inmez

Kızımın (bacımın) iffeti (örtüsü) batmakta rezilin gözüne, acırım tükrüğe billahi tükürsem yüzüne

Kocanın kabı ikiyse birini kır

Komşu kızı almak kalaylı kaptan su içmek gibidir

Komşuda pişer, bizede düşer

Komşunu iki inekli iste ki kendin bir inekli olasın

Köpek bile yemek yediği kaba pislemez

Köpek sahibini ısırmaz

Kör bıçak ele, iş bilmeyen avrat dile yavuz

Kör bile düştüğü çukura bir daha düşmez

Körler sağırlar birbirini ağırlar

Körün istediği bir göz, ikisi olursa ne söz

Körün istediği iki göz, biri ela biri boz

Kötü komşu insanı (adamı) hacet (mal) sahibi eder

Koyunu yüze yetir, el onu bine yetirir

Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdulrahman Çelebi derler

Kul kullanan bir gözünü kör, bir kulağını sağır etmeli

Kurnaz hırsız ev sahibini bastırır

Malını yemesini bilmeyen zengin her gün züğürttür

Marifet iltifata tabiidir

Meramın elinden bir şey kurtulmaz

Minareyi yaptırmayan yerden bitmiş sanır

Misafir ev sahibinin bağlı kuzusudur

Misafir misafiri istemez, ev sahibi ikisini de

Misafir on kısmetle gelir; birini yer dokuzunu bırakır

Misafirin umduğu, ev sahibine iki öğün olur

Misafirin yüzsüzü sahibini ağırlar

Mısıra ''Yağmur geliyor.'' demişler, ''Çapan birlik mi?'' demiş

Mum dibine ışık vermez

Mum dibine karanlık

Ne ekersen onu biçersin

Nerde birlik, orda dirlik

Oğlan atadan öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir biçki biçmeyi

Olgun bir insanı dost edinmek isterseniz tenkit edin, basit bir insanı dost edinmek isterseniz, methedin

Olsa ile bulsayı ekmişler, hiç bitmiş

Ot kökü üstünde biter

Oynamasını bilmeyen gelin (kız) "yerim dar" demiş; yerini genişletmişler (bollaştırmışlar); "yerim dar" demiş

Öğüt, bir hazine kadar değerli olduğu halde bedava verilir

Ölmüş aslana tavşanlar bile hücum eder

Ölüm kalım (dirim) bizim için

Padişahın bile arkasından kılıç sallarlar

Palamut çok biterse kış erken olur

Para ile imanın kimde olduğu belli olmaz (bilinmez)

Para isteme benden, buz gibi soğurum senden

Para iyi bir uşak, kötü bir efendidir

Paralı adamdan dağlar bile korkar

Paranın gittiğine bakma, işinin bittiğine bak

Pekmez gibi malın olsun, Antakya'dan sinek gelir

Rüzgar eken fırtına biçer

Sağır bir kocayla, kör bir kadın mutlu bir çifttir

Saksağan danayı, babası hayrına bitlemez

Sana vereyim bir öğüt: Kendi ununu elinle öğüt (benden sana bir öğüt: ununu elinle öğüt)

Sanat (meslek) altın bileziktir

Sarhoştan deli bile korkar

Sarımsak da acı amma evde lazım bir dişi

Sebepsiz kuş bile uçmaz

Sen bilirsin deyince (deyirmende) kavga olmaz

Sen garip bir çingenesin, telli zurna nene gerek

Senden çıkmış bir kaza, kime gidersin imdada

Sermayen bir yumurta ise taşa çal

Sevilmedik ot, insanın başucunda biter

Sıçan (fare) çıktığı deliği bilir

Sitte-i Sevir, her saati bir devir

Soğanı (soğanın acısını) yiyen bilmez, doğrayan bilir

Soğuk, ''kırk kat keçe, ben ondan geçe; bir kat deri, ben ondan geri'' demiş

Sormak ayıp değil, sormamak (bilmemek) ayıp

Söz biliyorsan söyle, inansınlar; bilmiyorsan söyleme, seni bir adam sansınlar

Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir

Sözünü bil, pişir; ağzında der, devşir

Su içene yılan bile dokunmaz

Şap ile şeker bir değil

Şık şık (çık çık) eden nalçadır, iş bitiren akçadır

Şu dünyanın bin bir türlü hali var

Tabancanın dolusu bir kişiyi korkutur, boşu kırk kişiyi

Takdirle yazılan tedbirle bozulmaz

Tencere dibin kara, seninki benden kara

Terazi var, tartı var; her şeyin bir vakti var

Teşbihte (temsilde) hata olmaz

Testiyi kıran da bir, suyu getiren de

Tilki tilkiliğini bildirinceye kadar post elden gider

Tok, açın halinden bilmez (ne bilir, anlamaz) (Var ne bilsin yok halinden)

Tuz, ekmek hakkını bilmeyen kör olur

Ustanın çekici bin altın

Üç göç, bir yangın yerini tutar

Üçlenmemiş eken, olmamış biçer

Ürümesini (ürmesini) bilmeyen köpek (it), sürüye kurt getirir

Var ne bilsin yok halinden

Ya evlat bir, ya ocak kör

Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol

Yağmur yağsa kış değil mi? Kişi halini bilse hoş değil mi?

Yanık yerin otu tez biter

Yaş yetmiş, iş bitmiş

Yavuz hırsız, ev sahibini bastırır

Yemeyenin malını yerler (üstünede bir bardak su içerler)

Yerini bilmeyen, yılda bir kat elbise eskitir

Yiğit bin yaşar, fırsat bir düşer

Yılanın sevmediği ot, deliğinin ağzında biter

Yiyen bilmez doğrayan bilir

Yoksul ala ata binse selam durmaz

Yol bilen kervana katılmaz

Yol yürümekle, borç vermekle biter

Yularsız ata binilmez

Yumurtada kıl bitmez

Zemheride yoğurt isteyen cebinde bir inek taşır

Zenginin horozu bile yumurtlar

Deyimler Sözlüğünde Bi

Acem kılıcı gibi

aç kurt gibi saldırmak

adı bile okunmamak

Agop'un kazı gibi yutmak

ağız burun birbirine karışmak

ağzı bir karış açık kalmak

ağzına bir parmak bal çalmak

aklı başından bir karış yukarda

başı kazan gibi olmak

bileğinde altın bileziği olmak

bin dereden su getirmek

bir ağızdan çıkan bin dile yayılır

bir arpa boyu yol almak

bir avuç toprak olmak

bir ayak üstünde bin yalan söylemek

bir dalda duramamak

bir dikili ağacı olmamak

bir don bir gömlek kalmak

bir dudağı yerde bir dudağı gökte

bir eli yağda bir eli balda

bir elle verdiğini öteki elle almak

bir gözü kör bir kulağı sağır olmak

bir iğne bir iplik kalmak

bir kaşık suda boğmak

bir kazanda kaynamak

bir koltuğa iki karpuz sığdırmak

bir pire için yorgan yakmak

bir taşla iki kuş vurmak

bir yastığa baş koymak

bir yaşına daha girmek

birbirine düşmek

bozuk para gibi harcamak

bulut gibi olmak

bülbül gibi konuşmak

cebinde akrep olmak

cebinden çıkarmak

cebini doldurmak

cehennemin dibi

cihan alem bilmek

cim karnında bir nokta

çocuk gibi sevinmek

çorap söküğü gibi gelmek

çörten gibi su akmak

dağarcıkta bir şey kalmamak

dal gibi kalmak

dama taşı gibi oynatmak

damdan düşer gibi

danalar gibi bağırmak

defi bela kabilinden

deli danalar gibi dönenmek

deli danalar gibi dönmek

deli kızın çeyizi gibi

deli pösteki sayar gibi

demir gibi olmak

deve kuşu gibi başını yere gömmek

dili bir karış

dilinde tüy bitmek

doğmamış çocuğa don biçmek

dört göz bir evlat için

düdük gibi olmak

düğün dernek, hep bir örnek

eşek sikine kelebek konmuş gibi

felekten bir gün çalmak

geniş bir nefes almak

göbeği birlikte kesilmiş

gömlek değiştirir gibi değiştirmek

gül gibi bakmak

hallaç pamuğu gibi atmak

her boyayı boyandık da bir fıstıki yeşil mi kaldı?

her sakala bir tarak uydurmak

herkes gider Mersin’e biz gideriz tersine

hırsıza kendir yakışır gibi yakışmak

hokka gibi oturmak

hüt dağı gibi şişmek

ırgat gibi çalışmak

ibibullah sivri külah

iki arada bir derede

iki ayağını bir pabuca sokmak

iki dirhem bir çekirdek

iki el bir baş için

iki sözü bir araya getirememek

iki yakası bir araya gelmemek

iki yakası bir yere gelmez

ikisi bir kazanda kaynamamak

imamın kayığına binmek

İngiliz tabancası gibi kurulmak

ipleri birinin elinde olmak

ispenç horozu gibi

istediği gibi at oynatmak

istemem yan cebime koy

işi üç nalla bir ata kalmak

işin ucu birine dokunmak

itsiz köy gibi tenha

kabak çiçeği gibi açılmak

kabir suali sormak

kafasının bir tahtası noksan olmak

kalbi küt küt atmak

kalbini kırmak

kan alacak damarı bilmek

kan çanağı gibi

kapı gibi adam

karıncayı bile incitmemek

katır kuyruğu gibi kalmak

kedi gibi dört ayak üstüne düşmek

kedi ile köpek gibi

kırdığı ceviz bini aştı

kırık iğne bile vermemek

kıtlıktan çıkmış gibi yemek

koyunun kaval dinlediği gibi dinlemek

külçe gibi oturmak

küplere binmek

leb demeden leblebiyi anlamak

limoni tabiatlı

maça beyi gibi kurulmak

makineli tüfek gibi konuşmak

mart kedisi gibi

maşa gibi kullanmak

Medine fukarası gibi dizilmek

melek gibi insan

meryem Ana kandili gibi

Mısır'daki sağır sultan bile duydu

Mısır’daki Sağır Sultan bile duydu

mürekkebi kurumamak

nalıncı keseri gibi kendine yontmak

ne mal olduğunu biliriz

ok gibi ciğerine işledi

ok gibi fırlamak

oklava yutmuş gibi

olmuş armut gibi eline geçmek

oyunun sakalı bitmek

öküz boyunduruğa bakar gibi bakmak

öküz gibi bakmak

öküzün trene baktığı gibi bakmak

özü sözü bir

pancar gibi olmak

parmağını bile kıpırdatmamak

paskalya yumurtası gibi

pestil gibi olmak

pişmiş kelle gibi sıratmak

rafta kurabiye var ama size göre değil

ruhu bile duymaz

rüzgar ekip fırtına biçmek

saat gibi çalışmak

saat on bir buçuğu çalmak

sabun köpüğü gibi sönmek

saçı bitmedik

sağını solunu bilmemek

sakız gibi yapışmak

söyleye söyleye dilimde tüy bitti

söz sahibi olmak

su gibi ezberlemek

suratı bir karış asılmak

süt dökmüş kedi gibi olmak

Şafii köpeği gibi titremek

şöyle bir bakmak

şunu bunu bilmem

tabanı yanmış it gibi dolaşmak

tepesine binmek

tereyağından kıl çeker gibi

utancından yerin dibine geçmek

üsküdar dolmuşu gibi birbirinin üzerine

üstüne bir bardak su içmek

üzerine tuz biber ekmek

vidin kalesi gibi metin olmak

ya sopa yememiş ya da saymasını bilmiyor

yaptığını bilmemek

yenilir yutulur gibi değil

yerin dibine geçmek

yıldırım gibi

yorgan gitti kavga bitti

yuları birinin elinde olmak

yuların birini eline almak

Acayibine Gitmek

Acı Badem Kurabiyesi

Adı Gibi Bilmek

Ağılda Oğlak Doğsa Ovada Otu Biter

Ağız Birliği

Ağız Birliği Etmek

Ağzına Bir Kemik Atmak

Ağzına Geldiği Gibi

Ağzının Tadını Bilmek

Akıntı Bilimi

Akla Sığar Gibi

Aklı Bir Yerde Olmak

Aklınla Bin Yaşa

Alay Gibi Gelmek

Alev Gibi Parlamak

Allah Bir Yastıkta Kocatsın

Allah'a Bir Can Borcu Var

Allah'ın Binasını Yıkmak

Amasya'nın Bardağı, Biri Olmazsa Biri Daha

Amfibi Harekât

Ana Bilim Dalı

Ana Bir, Baba Ayrı

Ana Deniz Bilimi

Anahtar Bitkiler

Anlaşıldı Vehbi'nin Kerrakesi

Anlata Anlata Bitirememek

Anlatım Bilimi

Antibiyotik Tedavisi

Antikasını Bilmek

Arabistan Defnesi

Arap Gibi Olmak

Arı Gibi Eri Olanın Dağ Kadar Yeri Olur

Arı Gibi Sokmak

Arkasını (Birine) Vermek

Arpacı Kumrusu Gibi Düşünmek

Art Zamanlı Dil Bilimi

Arzuhâl Gibi (Veya Kadar)

Aşağı Bitkiler

At At Oluncaya Kadar Sahibi Mat Olur

At Binicisine Göre Kişner

Ata Binen Nalını, Mıhını Arar

Ateş Gibi Yanmak

Ateşle Barut Bir Yerde Durmaz

Ayağının Bastığı Yerde Ot Bitmez

Ayda Yılda Bir

Ayın On Dördü Gibi

Azrail'e Bir Can Borcu Olmak (Veya Kalmak)

Bağışıklık Bilimi

Bal Mumu Gibi Erimek

Barut Fıçısı Gibi

Basın Bildirisi

Bastığı Yerde Ot Bitmez

Bastığı Yeri Bilmemek

Başına Bir Hâl Gelmek

Başını Bir Yere Bağlamak

Bayram Koçu Gibi

Beden Terbiyesi

Beni Sokmayan Yılan Bin (Yıl) Yaşasın

Benim Oğlum Bina Okur, Döner Döner Yine Okur

Benzetmek Gibi Olmasın

Benzi Kül Gibi Olmak

Berabere Bitmek

Beşlik Simit Gibi Kurulmak

Betimsel Dil Bilgisi

Bıçak Gibi Kesilmek

Bıçak Gibi Kesmek

Bıçak Gibi Saplanmak

Bıldırcın Gibi

Biber Gibi Yanmak

Biçki Dikiş Kursu

Biçki Dikiş Yurdu

Bilader Ağacı

Bilardo Sopası

Bildiğini Okumak

Bildiğini Yapmak

Bildiğini Yedi Mahalle Bilmez

Bildirme Cümlesi

Bile Bile Lâdes

Bileğine Güvenmek

Bilemedin (Veya Bilemediniz)

Bileşik Kaplar

Bilgiçlik Satmak (Veya Taslamak)

Bilimsel Deneycilik

Bilimsel Düşünce

Bilimsel Toplantı

Bilincine Varmak

Bilinç Akışı

Bilişim Teknolojisi

Bilmece Gibi Konuşmak

Bin Bilsen De Bir Bilene Danış

Bin Kalıba Girmek

Bin Nasihatten Bir Musibet Yeğdir

Bin Pişman Olmak

Bin Tarakta Bezi Olmak

Bindiği Dalı Kesmek

Bindirilmiş Kuvvetler

Bini Bir Paraya

Binin Yarısı Beş Yüz (O Da Bizde Yok)

Bir Araya Gelmek

Bir Araya Getirmek

Bir Arpa Boyu (Gitmek Veya Yol Almak)

Bir Aşağı Bir Yukarı

Bir Atımlık Barutu Olmak (Veya Kalmak)

Bir Avuç Altının Olacağına Bir Avuç Toprağın Olsun

Bir Baba Dokuz Evlâdı Besler, Dokuz Evlât Bir Babayı Beslemez

Bir Bardak Suda Fırtına Koparmak

Bir Baştan (Veya Uçtan) Bir Başa (Veya Uca)

Bir Ben, Bir De Allah Bilir

Bir Biçimine Getirmek

Bir Boydan Bir Boya

Bir Dalda Durmamak

Bir Dediği Bir Dediğini Tutmamak

Bir Dereceye Kadar

Bir Deri Bir Kemik (Kalmak)

Bir Don Bir Gömlek

Bir Dostluk Kaldı!

Bir Eli Yağda Bir Eli Balda (Olmak)

Bir Elmanın Yarısı O, Yarısı Bu

Bir Fincan Kahvenin Kırk Yıl Hatırı Vardır

Bir Gömlek Aşağı

Bir Gömlek Fazla Eskitmiş Olmak

Bir Göz Gülmek

Bir Günden Bir Güne

Bir Günlük Beylik Beyliktir

Bir Hoş Eylemek

Bir Hoşluğu Olmak

Bir Kalem Geçmek

Bir Kararda Bir Allah

Bir Karış Beberuhi

Bir Karıyla Bir Koca, Dırdır Eder Her Gece

Bir Kenarda Durmak

Bir Korkak Bir Orduyu Bozar

Bir Köroğlu, Bir Ayvaz

Bir Köşeye Atmak

Bir Köşeye Koymak

Bir Kurşun Atımı

Bir Lokma Bir Hırka

Bir Mum Al Da Derdine Yan

Bir O Yana, Bir Bu Yana

Bir Paralık Etmek

Bir Pula Satmak

Bir Sıkımlık Canı Olmak

Bir Söyle On Dinle

Bir Tarafa Bırakmak (Veya Koymak)

Bir Torba Kemik

Bir Tuhaflığı Olmak

Bir Varmış Bir Yokmuş

Bir Yana Dünya Bir Yana

Bir Yastıkta Kocamak

Bir Yol Tutturmak

Bir Yolunu Bulmak

Birbirine Girmek

Birbirine Katmak

Birbirini Yemek

Birbirinin Ağzına Girmek

Birbirinin Ağzına Tükürmek

Birbirinin Gözünü Oymak

Bire ... Vermek

Bire Beş Katmak

Bire Bir Eşleme

Biri Eşikte Biri Beşikte

Biri Yer Biri Bakar, Kıyamet Ondan Kopar

Birikinti Konisi

Birikme Havzası

Birimler Bölüğü

Birleşik Cümle

Birleşik Kaplar

Birleşik Oturum

Birleşik Oy Pusulası

Birleşik Zaman

Birleşme Değeri

Birlikten Kuvvet Doğar

Bismillah Demek

Bitişik Taç Yapraklılar

Bitki Coğrafyası

Bitki Topluluğu

Bitkimsi Hayvanlar

Bitkisel Kazein

Bitli (Veya Kurtlu) Baklanın Da Kör Alıcısı Olur

Bitlis Köftesi

Bitmek Tükenmek Bilmemek

Biz Bize Benzeriz

Biz Kırk Kişiyiz, Birbirimizi Biliriz

Bize De Mi Lolo?

Bizim Gelin Bizden Kaçar, Tutar Ellere Başını Açar

Bobin Kırıcı

Boğazına Bir Yumruk Tıkanmak (Veya Gelip Oturmak)

Bomba Gibi Patlamak

Borç Bini Aşmak

Boyun Bir Karış Uzadı

Bukalemun Gibi Renkten Renge Girmek

Bulaşık Suyu Gibi

Buldum Bilemedim, Bildim Bulamadım

Bununla Birlikte

Burjuva Edebiyatı

Burnu Bile Kanamamak

Burnundan Düşen Bin Parça Olmak

Burnunun Dibine Sokulmak

Bülbül Gibi Konuşmak (Veya Okumak)

Bülbül Gibi Konuşturmak (Veya Söyletmek)

Bülbül Gibi Söylemek

Can Bostanda Bitmez

Cana Minnet Saymak (Veya Bilmek)

Canı Gibi Sevmek

Cebi Para Görmek

Cebir Kullanmak

Cebirsel Formül

Cehennemin Dibine Gitmek

Cinsellik Bilimci

Cinsellik Bilimi

Cumartesi Kibarı Gibi Süslenmek

Dağ Doğura Doğura Bir Fare Doğurmuş

Dalgıç Elbisesi

Danalar Gibi Bağırmak (Veya Böğürmek)

Davranış Bilgisi

Defibelâ Kabilinden

Deli Güllâbicisi

Deli Raziye Gibi

Deniz Bindirmek

Deve Bir Akçeye, Deve Bin Akçeye

Deve Dişi Gibi

Deve Kuşu Gibi (Yüke Gelince Kuş, Uçmaya Gelince Deve)

Deve Kuşu Gibi Başını Kuma Sokmak (Veya Gömmek)

Deve Nalbanda Bakar Gibi

Deveyi Yardan Uçuran Bir Tutam Ottur

Dibi Görünmek

Dibine Darı Ekmek

Dil Bir Karış

Dini Bir Uğruna

Dini Gibi Bilmek

Dişinin Kovuğuna Bile Gitmemek

Doğduğuna Bin Pişman

Dokuz Körün Bir Değneği

Dolap Beygiri Gibi Dönüp Durmak (Veya Dolaşmak)

Don Yağı Gibi

Döl Döş Sahibi Olmak

Dört Bir Taraf (Veya Yan)

Düdük Gibi Kalmak

Dünya Bir Araya Gelse

Düşmez Kalkmaz Bir Allah

Edebini Takınmak

Edebiyat Bilimi

Edebiyat Tarihi

Efendi Gibi Yaşamak

Efendiden Bir Adam

Ekmeden Biçilmez

Ekmediği Yerden Biter

El Birliği Etmek

Ensesine Binmek

Ermeni Gelini Gibi Kırıtmak

Eskisi Kadar (Veya Gibi)

Eş Biçimlilik

Eş Zamanlı Dil Bilimi

Eşek Derisi Gibi

Etle Tırnak Gibi

Evlilik Birliği

Fare Deliğe Sığmamış, Bir De Kuyruğuna (Veya Kıçına) Kabak Bağlamış

Fare Deliği Bin Altın

Fasulye Gibi Kendini Nimetten Saymak

Fasulye Sırığı Gibi

Fındık Kurdu Gibi

Fırıldak Gibi

Fırsatı Ganimet Bilmek

Garibine Gitmek

Gâvur Orucu Gibi Uzamak

Gelini Ata Bindirmişler "ya Nasip" Demiş

Genel Dil Bilimi

Genel Uygunluk Bildirimi

Gıyabî Hüküm

Gibisine Gelmek

Gibisine Getirmek

Göbeği Biriyle Bağlı (Veya Beraber Kesilmiş)

Gönül Birliği

Görevsel Dil Bilimi

Görüngü Bilimi

Görüş Bildirmek

Görüş Birliği

Görüş Sahibi

Göz Alabildiğine

Gözlerini Bitirmek

Gözlerini Fal Taşı Gibi Açmak

Gözü Gibi Sevmek

Gözünün Bebeği Gibi Sevmek

Gül Gibi Geçinmek (Veya Yaşamak)

Gümrükten Mal Kaçırır Gibi

Gün Gibi Açık

Günlerden Bir Gün

Hacı Bekler Gibi Beklemek

Haddini Bildirmek

Hâlden Anlamak (Veya Bilmek)

Harbi Konuşmak

Hasbihâl Etmek

Hayatını (Birine) Borçlu Olmak

Hep Bir Ağız Olmak

Hep Bir Ağızdan

Her Yiğidin Bir Yoğurt Yiyişi Vardır

Her Yiğidin Gönlünde Bir Aslan Yatar

Herkes Gider Mersin'e, Biz Gideriz Tersine

Herkesin Gönlünde Bir Aslan Yatar

Hırtlamba Gibi Giyinmek

Hikâye Birleşik Zamanı

Hindi Gibi Kabarmak

Kabak (Birinin) Başına (Veya Başında) Patlamak

Kabine Düşmek

Kader Birliği Etmek

Kalbi Ağzına Gelmek

Kalbi Dayanmamak

Kalbi Ferahlamak

Kalbi Parçalanmak

Kalbi Sızlamak

Kalbi Yıkmak Kolay, Yapmak Zordur

Kalbi Yırtılmak

Kalbini Doldurmak

Kalbini Eritmek

Kalbiyle Konuşmak

Kalıp Gibi Oturmak

Kalıp Gibi Serilmek

Kalıp Gibi Uyumak

Kalıtım Bilimi

Kaplamalı Mobilya

Kaplumbağa Gibi

Karınca Duası Gibi

Karınca Yuvası Gibi Kaynamak

Karşılaştırmalı Dil Bilgisi

Karşılaştırmalı Dil Bilimi

Katmerli Birleşik Zaman

Kazan (Biri) Kepçe

Kazık Yutmuş Gibi

Keçiboynuzu Gibi

Keçiyi Yardan Uçuran Bir Tutam Ottur

Kedi Olalı Bir Fare Tuttu

Kefenin Cebi Yok

Kendini Bir Yerde Bulmak

Kendini Fasulye Gibi Nimetten Saymak

Kendini Yiyip Bitirmek

Kene Gibi Yapışmak

Kenet Gibi Yapışmak

Kesenin Dibi Görünmek

Kestane Suyu Gibi

Kıkırdak Bilimi

Kırdığı Koz (Veya Ceviz) Kırkı (Veya Bini) Aşmak

Kırık Plâk Gibi

Kıymetini Bilmek

Kilise Direği Gibi

Kilit Gibi Olmak

Kitaplık Bilimci

Kitaplık Bilimi

Kolunda Altın Bileziği Olmak

Komşuda Pişer, Bize De Düşer

Kondisyon Bisikleti

Kont Gibi Yaşamak

Kopya Mürekkebi

Kor Gibi Yanmak

Koyun Kaval Dinler Gibi Dinlemek

Köken Bilimsel

Kör Değneğini Beller Gibi

Kör Kurttan Bile Vazgeçmemek

Kukla Gibi Oynatmak

Kuş Gibi (Veya Kadar) Yemek

Kuş Kafesi Gibi

Kuş Tüyü Gibi

Kuzu Gibi Olmak

Kültür Bitkileri

Küresel Gök Bilimi

Lâfını Bilmek

Leblebiden Nem Kapmak

Leş Gibi Sarhoş

Leş Gibi Serilmek

Limon Kabuğu Gibi

Mağara Bilimci

Mahalle Kahvesi Gibi

Mahalle Mektebi

Makam Otomobili

Makine Gibi Adam

Makineli Tüfek Gibi

Mal Bulmuş Mağribî Gibi

Mal Da Yalan Mülk De Yalan, Var Biraz Da Sen Oyalan

Malûmat Sahibi

Manda Gibi Yayılmak

Manda Gibi Yemek

Mangal Gibi Yüreği Olmak

Mart Havası Gibi

Mekanize Birliği

Mısır Püskülü Gibi

Minareyi Yaptırmayan Yerden Bitmiş Sanır

Mineral Bilimci

Misafir Gibi Oturmak

Mucize Kabilinden

Mum Dibine Işık Vermez

Mürekkebi Kurumadan Bozmak

Ne Ekersen Onu Biçersin

Ne Mal Olduğunu Bilmek (Veya Anlamak)

Ne Olduğunu Bilememek

Nesebi Gayrisahih

Nüfus Bilimsel

Ok Gibi (Yerinden) Fırlamak

Olacak Gibi Değil

Oluk Gibi Akmak

Olupbittiye Getirmek

Ortalığı Birbirine Katmak

Oturma Mobilyası

Papağan Gibi Ezberlemek

Papağan Gibi Tekrarlamak

Paraşüt Birlikleri

Parçalı Bohça Gibi

Parmağını Bile Kıpırdatmamak (Veya Oynatmamak)

Parmaklarını (Birlikte) Yemek

Paşa Gibi Yaşamak

Pazar Kayığı Gibi

Peynir Ekmek Gibi

Pişmiş Kelle Gibi Sırıtmak

Rivayet Birleşik Zamanı

Ruhu (Bile) Duymamak

Saçı Sakalı Akar Gibi

Sade Birimler Bölüğü

Sağın Bilimler

Sağlık Bilgisi

Sağlık Bilimi

Saka Beygiri Gibi

Sakız Leblebisi

Saman Alevi Gibi

Sayısını Allah Bilir

Saymakla Bitmemek (Veya Tükenmemek)

Sebilhane Bardağı Gibi

Sefer Tası Gibi

Sıçan Deliğe Sığmamış, Bir De Kuyruğuna Kabak Bağlamış

Sıçan Deliği Bin Akçe

Sıçan Deliğine Paha Biçilmez Olmak

Sığınma Cebi

Sigara Kâğıdı Gibi

Silindir Gibi Ezmek

Sindirim Bilimci

Sindirim Bilimi

Sitteisevir Her Saati Bir Devir

Soluğu (Bir Yerde) Almak

Söz Bir, Allah Bir

Söz Birliği Etmek

Sözlük Bilgisi

Sözlük Birimi

Stabilize Etmek

Su Gibi Aziz Ol!

Su Gibi Bilmek (Veya Okumak)

Su Gibi Terlemek

Sucuk Gibi Olmak (Veya Islanmak)

Surat (Veya Suratı) Bir Karış

Suratından Düşen Bin Parça Olmak

Suyu Getiren De Bir, Testiyi Kıran Da

Tabiat Bilimleri

Tallı Bitkiler

Tasvirî Dil Bilgisi

Taş Bebek Gibi

Taze Ot Görmüş Eşek Gibi

Teleme Peyniri Gibi

Tembihatta Bulunmak

Tencere Dibin Kara, Seninki Benden Kara

Tencere Tava, Herkeste Bir Hava

Tepesinde Bitmek

Terbiye Almak (Veya Görmek)

Terbiyeli Maymun Gibi

Terbiyesini Bozmak

Terbiyesini Vermek

Terbiyesizlik Etmek (Veya Yapmak)

Tereyağı Gibi

Testiyi Kıran Da Bir, Suyu Getiren De

Teşbihte Hata Olmaz (Veya Olmasın)

Top Gibi Gürlemek

Top Gibi Patlamak

Toplum Bilimsel

Toplumsal Bilim

Turşu Gibi Olmak

Tuz Biber Ekmek

Ucu (Herhangi Birine) Dokunmak

Utancından Yerin Dibine Girmek

Uygulamalı Dil Bilimi

Uygulamalı Ruh Bilimi

Uygulamalı Toplum Bilimi

Uygulayım Bilimi

Varlık Bilimci

Varlık Birliği

Vilâyet Binası

Yabancı Gibi Durmak

Yağ Gibi Kaymak

Yaka Bir Tarafta, Paça Bir Tarafta

Yakından Bilmek (Veya Tanımak)

Yaklaşık Bilgi

Yalı Kazığı Gibi

Yama Gibi Durmak

Yanardağ Bilimci

Yanardağ Bilimi

Yanından Bile Geçmemiş

Yapısal Dil Bilimi

Yaprak Gibi Titremek

Yaraya Tuz Biber Ekmek

Yarış Otomobili

Yaşlılık Bilimi

Yavuz Hırsız Ev Sahibini Bastırır

Yazılı Bildirim

Yedi Kat Yerin Dibine Geçmek

Yemin Billâh Etmek

Yer Adı Bilimi

Yeri Göğü Birbirine Katmak

Yerle Gök Bir Olsa

Yılan Gibi Sokmak

Yıldız Bilimci

Yıldız Bilimi

Yorgan Gitti, Kavga Bitti

Yöntem Bilgisi

Yöntem Bilimsel

Yurttaşlık Bilgisi

Yüklem Birliği

Yüzlük Birimler Bölüğü

Yüzünden Düşen Bin Parça Olmak

Yüzüne Bir Daha Bakmamak

Zırhlı Birlik

Zırnık (Bile) Koklatmamak

Ziyan Zebil Olmak

Zümre Edebiyatı

Zümrüdüanka Gibi

alçacık eşeğe herkes biner

amiyane tabirle (veya tabiriyle)

baston (veya baston yutmuş) gibi

bıldırcının beyliği arpa biçimine kadardır

biçim vermek (veya biçime sokmak)

bigâne düşmek

bildik çıkmak

bilgi tazelemek

biliş çıkmak

bilmem hangi (veya kaç veya kim veya nasıl veya ne)

binicinin sağı solu olmaz

birbiri üstüne gelmek

cefayı çekmeyen sefanın kadrini bilmez

cemaat ne kadar çok olsa imam gene bildiğini okur

doğmadık çocuğa don biçilmez

eskiye rağbet (veya itibar) olsaydı bitpazarına nur yağardı

faraş gibi (veya kadar)

faturasını (birine) çıkarmak (veya ödetmek)

gökten zembille mi indi

hastalık sağlık bizim için

her ziyan bir öğüttür

kabiliyetli çırak ustayı geçer

kader olmayınca kadir bilinmez

kanaat gibi devlet olmaz

karıncayı bile ezmemek (veya incitmemek)

kırlangıcın zararını biberciden sor

kurbanlık koyun gibi

mantar gibi üremek

marifet iltifata tabidir

mitralyöz gibi

mütekabiliyet esası üzerine

olmuş armut gibi eline düşmek

oralı (bile) olmamak

saç sakal birbirine karışmak

sağır sultan bile duydu

sardalya gibi istif olmak

sinir sahibi olmak

sütçü beygiri gibi ayakta uyumak

tabiri (veya tabir) caizse

tespihe dizer gibi dizmek

torun tosun (veya torba) sahibi olmak

yaşta kalmış kavat pabucu gibi

zeytinyağı gibi üste çıkmak

zırnık (bile) vermemek

zurnacının karşısında limon yemek gibi

idaresini bilmek

süt ineği gibi sağmak

çam sakızı gibi

çerez gibi yemek

çorap söküğü gibi gitmek (veya gelmek)

çığ gibi büyümek

arı kovanı gibi işlemek

iskambil kâğıdı gibi devrilmek

kabir azabı çekmek

öküz arabası gibi

ödev bilmek (veya saymak)

imbikten çekmek

iki yakasını bir araya getirememek

güç birliği yapmak

zıkkımın kökünü (veya pekini veya dibini) ye!

halebi orada ise arşın burada

don yağının tortusu gibi kalmak (veya oturmak)

ibre birinden yana dönmek

binbir zahmetle

üç nalla bir ata kaldı

övünmek gibi olmasın

çitlembik gibi

ölçüp biçmek

iyot gibi ortaya çıkmak

sözcük bilimci

bilimsel deneyci

istemesini bilmek

kanser bilimsel

dolmalık biber

çiçeksiz bitkiler

aklın yolu birdir

abanın kadri yağmurda bilinir