TDK Em Anlamı Nedir? Em Ne Demek?



İlaç
Merhem

TDK Sözlüğünde Em İle İlgili Atasözü ve Deyimler

eme Yaramak
eme Seme Yaramamak

Atasözleri Sözlüğünde Em


Abdala "kar yağıyor" demişler, "titremeye hazırım" demiş
Abdalın yağı çok olursa gah (hem) borusuna çalar (sürer), gah (hem) gerisine
Aç bırakmaz hırsız edersin, çok söyleme arsız (yüzsüz) edersin
Aç karın katık istemez, uyku yastık istemez
Aç ne yemez, tok ne demez
Acemi katır kapı önünde yük indirir
Acemi nalbant gibi kah (gerek) nalına vurur, kah (gerek) mıhına
Acemi nalbant kürt eşeğinde dener kendini
Acemi nalbant mesleği gavur eşeğinde öğrenirmiş
Acından kimse ölmemiş
Adamak kolay, ödemek güçtür
Ağaca balta vurmuşlar ''sapı bedenimden'' demiş
Ağanın alnı terlemezse, ırgatın burnu kanamaz
Ağanın gözü öküzü semiz eder
Ağlamayan çocuğa meme vermezler
Ağustosta gölge kovan, zemhiride karnını ovar
Akıllı, söylemeden (önce) düşünür, akılsız düşünmeden söyler
Aklına geleni işleme, her ağacı taşlama
Al gömlek gizlenemez
Aleme cellat lazım; senin olman ne lazım?
Alim unutmuş, kalem unutmamış
Allah isterse bir kulun işini, mermere geçirir dişini; istemezse işini, muhallebi yerken kırar dişini
Allah verince kimin oğlu, kimin kızı demez
Anam babam kesem, elimi soksam yesem
Arpa ekip buğday bekleme
Arsızın yüzüne tükürmüşler, "yağmur yağıyor" demiş
Aşık kalemi kör, dört yanını duvar sanır
Asil ile taş taşı soysuz ile yeme aşı
Aşure yemeye giden kaşığını taşır
Ateş demekle ağız yanmaz
Atım tepmez, itim kapmaz deme
Atlıya selam kelam, eşekliye sonra gine gelem
Av avlayanın, kemer bağlayanın
Aza demişler: "-Nereye?" "-Çoğun yanına!" demiş ("-Azca nereye?" "-Çokçanın yanına!")
Balık ''Çok konuşurum ama ağzım su dolu.''demiş
Babadan mal kalır, kemal kalmaz
Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun (bağda izin olsun, üzüm yemeye yüzün olsun)
Bakan yemez, kapan yer
Bal bal demekle ağız tatlanmaz
Balı olan (bal) yemez mi?
Balı parmağı uzun olan yemez, kısmetlisi yer
Başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu cebinde taşısın
Bela geliyorum demez
Berber berbere benzer ama başın Allah'a emanet
Beslemeyi eslemeden alma
Bilmemek ayıp değil, sormamak (öğrenmemek) ayıptır
Bin merak bir borç ödemez
Bin tasa (kaygı) bir borç ödemez
Bir baba dokuz oğlu besler, dokuz oğul bir babayı beslemez
Bir dirhem et bin ayıp örter
Bir yemem diyenden kork, bir oturmam diyenden
Boşboğazı cehenneme atmışlar, ''odun yaş (az)'' diye bağırmış
Buğdayım var deme ambara girmeyince, oğlum var deme yoksulluğa düşmeyince
Bükemediğin eli öp
Bülbülü altın kafese koymuşlar, "ah vatanım" demiş
Büyük lokma ye(de), büyük söz söyleme
Cefa çekmeyen sefanın kadrini bilemez
Cehenneme kira var, paradan haber ver
Cennet de bu dünyada cehennem de
Çarşı iti ev beklemez
Çiğnemeden yutulmaz
Çingene ciğer pişirir, çok yemeden karnın(ı) şişirir
Çok söyleme arsız olur, aç koyma hırsız olur (aç bırakma hırsız olur çok söyleme arsız olur)
Çömlek demiş, ''Dibim altın.''; kaşık demiş, ''Girdim, çıktım.''
Deli kıza cilve yap demişler, oda gitmiş osurmuş
Demir nemden, insan gamdan çürür (duvarı nem, insanı gam yıkar)
Demir tavında dövülür
Demir yumuşamaz, deli uslanmaz
Demircinin canı demirden berk gerek
Denenmişi denemek ahmaklıktır
Densiz, deveye binmiş de ''Ben Allah'ı gördüm.'' demiş
Derdini söylemeyen derman bulamaz
Deve kırk yılda intikam almış; ''Amma da çabuk oldu,'' demiş
Deve taze yaprak yemek isterse boynunu uzatır
Deveye ''Boynun neden eğri?'' diye sormuşlar; ''Nerem doğru ki!'' demiş
Deveye cilve yap demişler, götüyle dağları devirmiş (yedi çadır devirmiş)
Deveye ''İnişi mi seversin, yokuşu mu?'' demişler, ''Düz yere mi (Düze kıran mı) girdi?'' demiş
Devletin (devlet) malı deniz, yemeyen domuz (keriz)
Dil epsem (olsa); baş esen (olur)
Dilenciye hıyar vermişler, eğri diye beğenmemiş
Dilin kemiği yok
Doğru söz yemin istemez
Dünyayı umutla yemişler
Düt demeye dudak gerek
El(in) yumruğu(nu) yemeyen kendi yumruğunu balyoz sanırmış (zannedermiş)
Emanet eşeğin (hayvan) kuskunu yokuşta toplar
Emanet eşeğin yuları gevşek olur
Emanete hıyanet olmaz
Emek olmadan yemek olmaz
Emekte biter yumak
Emmim, dayım kesem; elimi soksam yesem
Erdemin başı dili
Eşeğe altın semer vursalar, eşek yine eşektir
Eşeğe cilve yap demişler, çifte atmış
Eşeğe ''marifetini göster'' demişler, yıkılıp ağnamış
Eşeğe semer yük değil
Eşeği düğüne çağırmışlar, ''ya odun eksik, ya su'' demiş
Etle deri, yemekle diri
Evden bir ölü çıkacak demişler, herkes hizmetçinin yüzüne bakmış
Fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp
Gavurun tembeli keşiş, Müslüman'ın tembeli derviş olur
Gel demek kolay, git demek güçtür
Gel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme
Geline ''Oyna.'' demişler, ''Yerim dar.'' demiş
Gelini ata bindirmişler, ''Ya nasip!'' demiş
Gem almayan atın ölümü yakındır
Gemi batınca içindeki herkes batar
Gemisini kurtaran kaptan
Giden gelse dedem gelirdi
Gidip de gelmemek, gelip de görmemek (bulmamak) var
Gök gürlemeden yağmur yağmaz
Gönül ferman dinlemez
Görmemiş görmüş, gülmeden (güle güle) ölmüş
Görmemişin çocuğu olmuş, tutmuş şeyini (pipisini, çükünü) koparmış
Görünen köy kılavuz istemez
Gül dalından odun, beslemeden kadın olmaz
Gün doğmadan kemliği söylenmez
Gurbette övünmek, hamamda türkü söylemeye benzer
Gürültü istemeyen kazancı (bakırcı) dükkanına girmez
Hamala semeri yük değildir (olmaz)
Haramın temeli olmaz (haramdan şifa olmaz)
Harman yakarım diyen, orağa yetişmemiş
Hem kız, hem baldırı düz, hemde ucuz olur mu?
Her akla geleni işleme her ağacı taşlama
Her yerde okka dört yüz dirhem
Her zaman gemicinin istediği rüzgar esmez
Herkes kaşık yapar ama sapını ortaya getiremez
Hırsız evden olursa kapı kilit istemez
Isıtma ''ben tuttuğumu kırk yıl sonra tanırım'' demiş
İki emini bir yemin ayırır
İki kaptan bir gemiyi batırır
İki kişi konuşurken üçüncüye bok yemek düşer
İki tımar bir yem yerine geçer
İmam osurursa cemaat sıçar
İnsan eşek olunca semer vuran çok olur
İnsanoğlu çiğ süt emmiş
İslamın şartı beş, altıncısı insaf demişler
İşleyen demir ışıldar (pas tutmaz)
İstediğini söyleyen, istemediğini işitir
İt ağzına kemik tutar
İt yal (yemek, aş) yediği kapıyı bekler
İtin (köpeğin) duası kabul olsaydı gökten kemik yağardı
İyiliğe ''nereye gidiyorsun?'' demişler, ''kötülüğe'' demiş
Kimse kimsenin kısmetini yemez
Kadı ekmeğini karınca yemez
Kardeş kardeşin etini yer, kemiğini bir araya koyar
Karga, kekliği taklit edeyim demiş; kendi yürüyüşünü şaşırmış
Karga mandayı babası hayrına bitlemez
Karga yavrusuna bakmış, "benim ak pak evladım" demiş (kuzguna yavrusu anka görünür)
Katıra "baban kim?" demişler, "dayım attır" demiş
Kaza geliyorum demez
Kazan kazana kara demiş
Kedi her zaman ciğer yemez
Kedi kıçını görmüş, ''Yaram var!'' demiş
Kedi uzanamadığı (yetişemediği) ciğere pis (mındar) der
Kediye ''Bokun şifa'' demişler, tutmuş üstünü örtmüş
Kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur
Kem dileme komşuna, kem iş gelir başına
Kem göz, kalp akçe sahibinindir
Kimse ayranım (yoğurdum) ekşi demez
Kimse kendi memleketinde peygamber olmaz
Kişinin kendine ettiğini başka hiç kimse edemez
Kısmet gökten zembille inmez
Kısmet ise gelir Hint'ten, Yemen'den; kısmet değilse ne gelir elden
Kızımın (bacımın) iffeti (örtüsü) batmakta rezilin gözüne, acırım tükrüğe billahi tükürsem yüzüne
Köpeğe gem vurma kendisini at sanır
Köpek bile yemek yediği kaba pislemez
Köre ''Şimdi gece.'' demişler, ''Ne zaman gündüzdü?'' demiş
Körler memleketinde şaşılar padişah olur
Kötü söyleme eşine, ağu katar aşına
Köylü, ''Misafir kabul etmeyiz.'' demez, ''Konacak konak yoktur.'' der
Koyunun melediğini kuzu melemez
Külhancının beyliği hamamcılık demişler
Kuma (ortak) gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş
Kurda, "neden boynun (ensen) kalın?" demişler; "işimi kendim görürüm de ondan" demiş
Kurt komşusunu yemez
Kuş kanadına kira istemez
Kuzusuna kıymayan, kebap yiyemez
Lafla (lakırdı ile) peynir gemisi yürümez
Mal adama hem dost, hem düşmandır
Malını yemesini bilmeyen zengin her gün züğürttür
Maymun yoğurdu yemiş, artığını ayının yüzüne sürmüş
Meyhaneciden şahit istemişler bozacıyı göstermiş
Miras helal, hele al demişler
Mirasa "nereye gidiyorsun?" demişler "esip yağmaya, sürüp savurmaya" demiş
Misafir misafiri istemez, ev sahibi ikisini de
Mısıra ''Yağmur geliyor.'' demişler, ''Çapan birlik mi?'' demiş
Nasihat istersen tembele iş buyur
Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli
Nereye gitsen okka dört yüz dirhem
Oğlan yemiş oyuna, çoban yemiş koyuna gitmiş
Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz
Oynamasını bilmeyen gelin (kız) "yerim dar" demiş; yerini genişletmişler (bollaştırmışlar); "yerim dar" demiş
Öksüzün karnına vurmuşlar ''Vay arkam!'' demiş
Papaz her gün pilav yemez
Para isteme benden, buz gibi soğurum senden
Paran varsa cümle âlem kulun, paran yoksa tımarhane yolun
Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir
Peynir ekmek, hazır yemek
Ramazan bereketli aydır ama duvardan giden kılıca sor (demişler)
Sağ baş yastık istemez
Saksağan danayı, babası hayrına bitlemez
Sanatı ustadan görmeyen (öğrenmeyen) öğrenemez
Sayılı koyunu kurt kapmaz (yemez)
Serçe ile konuşanın sesi semadan gelir
Sirkeyi, sarımsağı düşünen (hesaplayan) paçayı yiyemez
Sofu soğan yemez, bulunca sapını komaz
Soğuk, ''kırk kat keçe, ben ondan geçe; bir kat deri, ben ondan geri'' demiş
Sormak ayıp değil, sormamak (bilmemek) ayıp
Söz biliyorsan söyle, inansınlar; bilmiyorsan söyleme, seni bir adam sansınlar
Su bulununca (görülünce) teyemmüm bozulur
Suçu gelin etmişler, kimse güvey olmamış (girmemiş)
Sür git dememişler, gör geç demişler
Şimşek çakmadan gök gürlemez
Tatlı tatlı yemenin, acı acı geğirmesi olur
Tayfanın akıllısı, geminin dümeninden uzak durur
Tembele iş buyur, sana akıl öğretsin
Tembele ''Kapını ört.'' demişler, ''Yel eser örter.'' demiş
Temel taşı temelde, köşe taşı köşede gerek
Temiz iş altı ayda çıkar
Terzi kendi söküğünü dikemez
Terziye ''Dinlen.'' demişler, ayağa kalkmış
Terziye ''Göç.'' demişler, ''İğnem başımda.'' demiş
Teşbihte (temsilde) hata olmaz
Tevekkelin (tevekküllünün) gemisi batmaz (eşeğini kurt yemez)
Tilki 'Benim için demem; ama üzümsüz bağın kökü kurusun.' demiş
Tilki erişemediği üzüme, ''Hevengim olsun.'' demiş
Tilkiye ''Tavuk kebabı yer misin?'' demişler, ''Adamın güleceğini getiriyorsunuz.'' demiş
Tok iken yemek yiyen, mezarını dişiyle kazar
Ulu sözü dinlemeyen, uyuyakalır (uluya kalır)
Üçlenmemiş eken, olmamış biçer
Var eli titremez
Var evi, kerem evi; yok evi, verem (elem) evi
Vermemiş mabut, neylesin Mahmut
Yalanın kemiği yok ki boğaza bata
Yaşa yaşa, gör temaşa
Yatan öküze yem yok
Yavuz (yürük) at, yemini (yavuz it ününü) kendi artırır
Yemeğin iyisi hazırıdır
Yemeyenin malını yerler (üstünede bir bardak su içerler)
Yengece 'Niçin yan yan gidersin?' demişler; 'Serde kabadayılık var.' demiş
Yetişemediğin köyün alt tarafında yat
Yiğidi öldür, hakkını yeme
Yiğidin sözü, demirin kertiği
Yol yürümekle, borç ödemekle tükenir
Yürük at yemini kendi arttırır
Yuyucunun hakkı eline geçsin de ölü ister cennete gitsin ister cehenneme
Zemheride kar yağmasından, kan yağması iyidir
Zemheride sür de çalı ile sür
Zemheride yoğurt isteyen cebinde bir inek taşır
Zemheriden sonra ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan hayır gelmez

Deyimler Sözlüğünde Em


Acem kılıcı gibi
acemi itle bok yemek
akıl sır ermemek
akla karayı seçememek
aklını peynir ekmekle yemek
alabandayı yemek
alâkaya çay demlemek
aman zaman dedirtmemek
badem gibi
balta girmemiş
başının etini yemek
bıçak kemiğe dayanmak
bir ayak üstünde bin yalan söylemek
boşan da semerini ye
buluttan nem kapmak
burnunun ucunu görememek
büyük söz söylemek
can kulağı ile dinlemek
can kulağıyla dinlemek
cana işlemek
canına işlemek
ceffel kalem etmek
cehennem azabı
cehenneme kadar yolu var
cehennemin dibi
cihan alem bilmek
çabalama kaptan ben gidemem
çala kalem
çalımından geçilmemek
darbe yemek
dem çekmek
dem sürmek
demediğini bırakmamak
demem o deme değil
demeye kalmamak
demir almak
demir atmak
demir gibi olmak
demir leblebi
derisi kemiklerine yapışmak
deyip de geçmemek
dilenemez dilenci
diş geçirememek
dişinin kovuğuna yetmemek
dört gözle beklemek
dut yemiş bülbüle dönmek
düğün değil bayram değil eniştem beni niye öptü
efendizadem
elemtere fiş kem gözlere şiş
eli ayağı titremek
eline su dökemez
emeği geçmek
emmeli gömmeli
eşeğe gücü yetmeyip semerini dövmek
eyere de gelir semere de
feleğin çemberinden geçmek
feleğin çemberinden geçmiş
feleğin sillesini yemek
ferman dinlemek
gece gündüz dememek
gem almamak
gemi aslanı
gemini kısmak
gemisini yürütmek
gık dememek
gidişini beğenmemek
gök demir, yer bakır
göze görünmemek
gözü dünyayı görmemek
güven beslemek
hafızayı tazelemek
hakkını helal etmemek
hazırdan yemek
helal süt emmek
hem kel hem fodul
hem nalına hem mıhına vurmak
içi götürmemek
içine sinmemek
içini kemirmek
içtikleri su ayrı gitmemek
iki dirhem bir çekirdek
iki sözü bir araya getirememek
iki yakası bir araya gelmemek
imanı gevremek
inim inim inlemek
istemem yan cebime koy
işkembesini şişirmek
ite atsan yemez
iyiye iyi, kötüye kötü demek
Karadeniz’de gemilerin mi battı?
karda yürüyüp izini belli etmemek
karga bokunu yemeden
karıncayı bile incitmemek
kaşının altında gözün var dememek
kazık yemek
kemeri dolu olmak
kemerleri sıkmak
kırık iğne bile vermemek
kıtlıktan çıkmış gibi yemek
kimseye eyvallah etmemek
kin beslemek
koynunda yılan beslemek
koyunun kaval dinlediği gibi dinlemek
köpeğe hoşt, kediye pişt dememek
köprüyü geçinceye kadar ayıya dayı demek
kuş sütüyle beslemek
küfür yemek
laf düşmemek
leb demeden leblebiyi anlamak
mahkemede dayısı olmak
mahkemeye düşmek
maksadı üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek
mektep görmemiş
meryem Ana kandili gibi
nal deyip mıh dememek
ne ala memleket
nefsine yedirememek
nöbet beklemek
oh demek
olmayacak duaya amin demek
papara yemek
paparayı yemek
para yemek
paraya para dememek
parmaklarını yemek
pek söylemek
pes demek
peşinden sürüklemek
pilavdan yemek
polemiğe girmek
Rabbime emanet
renk vermemek
sağını solunu bilmemek
sakaldan kesip bıyığa eklemek
sarımsak yemedim ki ağzım koksun
sermayeyi kediye yüklemek
sıtma görmemiş ses
soğan yemedim ki ağzım koksun
sopa yemek
söz düşmemek
su gibi ezberlemek
su yüzü görmemiş
suratı mahkeme duvarı
süsleyip püslemek
Şafii köpeği gibi titremek
şunu bunu bilmem
tavşana kaç, tazıya tut demek
tavuğuna kışt demek
tozpembe görmek
tut kelin perçeminden
ucu bucağı görünmemek
ununu elemiş, eleğini asmış
üzerine titremek
üzüm yemek değil bekçi dövmek
var yemez
vık dedirtmemek
vidaları gevşemek
vurgun yemek
ya sopa yememiş ya da saymasını bilmiyor
yabana söylemek
yabancı gelmemek
yaptığını bilmemek
yaralı parmağa işememek
yediği önünde yemediği ardında
yediği önünde, yemediği ardında
yem dökmek
yeme de yanında yat
yemeden içmeden
yemeden içmeden kesilmek
yemek seçmek
yemin etsem başım ağrımaz
yer demir, gök bakır
yerden alıp gökte yemek
yıldıza kement atmak
yolunu beklemek
yüz bulup astar istemek
yüz verince astar istemek
Acem Halayı
Acem Pilâvı
Acemi Ağası
Acemi Er
Acemi Oğlanı
Acı Badem Kurabiyesi
Acı Söylemek
Açık Dolaşım Sistemi
Açık Hava Sineması
Açık Pembe
Açık Söylemek
Açıortay Düzlemi
Adalet Mahkemesi
Adam Beğenmemek
Af Dilemek
Ağaç Nemi
Ağır Söylemek
Ağız Dil Vermemek
Ağzına Bir Kemik Atmak
Ağzına Gem Vurmak
Ağzına Sürmemek
Ağzını Kapamak (Veya Kilitlemek)
Ağzını Mühürlemek
Ak Demir
Ak Yem
Akıl Erdirememek (Veya Ermemek)
Akım Derken Bokum Demek
Aklı Kesmemek
Aklına Geleni Söylemek
Aklının Köşesinden Geçmemek
Alâminüt Yemek
Alçacık Dağları Ben Yarattım Demek
Aldırış Etmemek
Alem Olmak
Alesta Beklemek
Aleyhinde (Veya Aleyhine) Söylemek (Veya Bulunmak)
Alıp Verememek
Allah Emeklerini Eline Vermesin
Allah Verince Kimin Oğlu, Kimin Kızı Demez
Allah Yarattı Dememek
Allah Yürü Ya Kulum Demiş
Allah'a Emanet
Allah'ın Emri
Altıdan Yemek
Aman Dilemek
Aman Vermemek
Anasından Emdiği Süt Burnundan (Fitil Fitil) Gelmek
Anasından Emdiği Sütü Burnundan Getirmek
Anasını Bellemek
Anlam Genişlemesi
Anlata Anlata Bitirememek
Anlayıp Dinlemek
Ar Namus Tertemiz
Arama Emri
Arkadan Söylemek
Arkası Yere Gelmemek
Arkasından Sürüklemek
Arkasını Getirememek
Artık Emek
Asayiş Berkemal
Aşık Kemiği
Aşırı Bellem
Ateş Demekle Ağız Yanmaz
Ateş Gemisi
Atlas Kemiği
Av Dönemi
Ayakları Yere Değmemek
Ayıptır Söylemesi
Ayvayı Yemek
Badem Bıyık
Badem Gözlü
Badem Kürk
Badem Parmak
Badem Yağı
Bahsi Tazelemek
Balast Gemi
Balast Yem
Baldır Kemiği
Bana Da ... Demesinler
Bana Mısın Dememek
Bastığı Yeri Bilmemek
Başı Yastık Yüzü Görmemek
Başında Beklemek (Veya Durmak)
Başını Beklemek
Başını Dinlemek
Başını Yemek
Bekleme Yeri
Bel Bellemek
Berbat Etmek (Veya Eylemek)
Besleme Basın
Besleme Gibi
Besleme Kız
Beynini Kemirmek
Bıçak Yemek
Bilemedin (Veya Bilemediniz)
Bir Baba Dokuz Evlâdı Besler, Dokuz Evlât Bir Babayı Beslemez
Bir Deri Bir Kemik (Kalmak)
Bir Dirhem
Bir Hoş Eylemek
Bir Kalem
Bir Kalem Geçmek
Bir Kalemde
Bir Tanem
Bir Temiz
Bir Torba Kemik
Birbirini Yemek
Bire Bir Eşleme
Bismillah Demek
Bitiriş Yemi
Bitmek Tükenmek Bilmemek
Boğazından Geçmemek
Bohem Hayatı
Bok Yemek
Bok Yemenin Arapçası
Borç Yemek
Bozuntuya Vermemek
Buğdayım Var Deme Ambara Girmeyince, Oğlum Var Deme Yoksulluğa Ermeyince
Buharlı Gemi
Bukalemun Gibi Renkten Renge Girmek
Bulaşık Gemi
Buldum Bilemedim, Bildim Bulamadım
Bulgusal Yöntem
Burnunun Ucunu Görmemek
Buzul Dönemi
Bülbül Gibi Söylemek
Bülbülü Altın Kafese Koymuşlar, "ah Vatanım" Demiş
Bütünlemeye Kalmak
Büyük (Söz) Söylemek
Büyük Yemin Etmek
Can Beslemek
Canına Tak Demek (Veya Etmek)
Canını Cehenneme Göndermek (Veya Yollamak)
Cankurtaran Gemisi
Ce Demeye Mi Geldin?
Cehennem Gibi
Cehennem Hayatı
Cehennem Kütüğü
Cehennem Taşı
Cehennemin Dibine Gitmek
Cemaate Uymak
Cemaatle Namaz Kılmak
Cemre Düşmek
Ceza Yemek
Cumhur Cemaat
Daim Etmek (Veya Eylemek)
Dama Demek
Damga Yemek
Dayayıp Döşemek
Defter Emini
Dem Dökmek
Dem Tutmak
Demagoji Yapmak
Demeç Vermek
Demek Olmak
Demir Ağacı
Demir Bilek
Demir Boku
Demir Dikeni
Demir Gibi
Demir Hat
Demir Kapı
Demir Kırı
Demir Pası
Demir Perde
Demir Resmi
Demir Taramak
Demir Tavında Dövülür
Demir Yeri
Demir Yolcu
Demir Yolculuk
Demirbaştan Düşmek
Demirci Mengenesi
Demire Vurmak
Demirli Beton
Demode Olmak
Deneme Hayvanı
Deneme Tahtası
Deneme Yayını
Denetleme Kurulu
Denetleme Yapmak
Deniz Depremi
Denklemler Sistemi
Deprem Bilimci
Deprem Kuşağı
Der Demez
Destekleme Alımı
Dil Ağız Vermemek
Dilenciye Hıyar Vermişler De Eğri Diye Beğenmemiş
Dilin Kemiği Yok
Dilini Değdirmemek
Dinleme Salonu
Dirhem Dirhem
Dirhemle Söylemek (Veya Konuşmak)
Dirlik Yüzü Görmemek
Dirsek Kemiği
Dirsek Teması
Diş Bademi
Dişi Demir
Dişinin Kovuğuna Bile Gitmemek
Divan Kalemi
Diz Kapağı Kemiği
Dört Gözle Beklemek (Veya Bakmak)
Dudak Eşlemesi
Dudak Ucuyla Söylemek
Dünya Yüzü Görmemek
Düşey Düzlem
Düzlem Geometri
Düzlem Küre
Ecir Sabır Dilemek
Edeptir Söylemesi
Eğitim Dönemi
Eğri Gemi Doğru Sefer
Ehemmiyet Vermek
Ekini Belli Etmemek
Ekleme Dişi
Ekmeğini Yemek
Eksik Etmemek
El Emeği Göz Nuru
El Sürmemek
El Tazelemek
Elaman Demek
Elden Gelmemek
Elektron Demeti
Eleman Sayısı
Eleme Sınavı
Eli Genişlemek
Eli Kalem Tutmak
Eli Varmamak (Veya Gitmemek)
Eline Erkek Eli Değmemiş Olmak
Elini Sürmemek
Emanet Dolabı
Emdiği (Helâl) Süt Haram Olmak
Eme Seme Yaramamak
Eme Yaramak
Emek Olmadan Yemek Olmaz
Emekleme Dönemi
Emekli Olmak
Emeksiz Evlât
Emel Beslemek
Emici Kıllar
Emici Tüyler
Emin Olmak
Emir Almak
Emir Cümlesi
Emir Kulu
Emir Vermek
Emlâk Bürosu
Emme Basma Tulumba
Emmi Oğlu
Emniyet Altına Almak
Emniyet Durağı
Emniyet Düğmesi
Emniyet Etmek
Emniyet Supabı
Emniyet Vermek
Emrihak Vaki Olmak
Emrine Girmek
Emrine Vermek
Emzik Borusu
Enlem Dairesi
Erkek Demir
Eselemek Beselemek
Eş Deprem
Eteği Temiz
Eti Kemiği
Eti Senin, Kemiği Benim
Eylemde Bulunmak
Eyleme Geçmek
Eyvallah Demek
Eyvallah Etmemek
Fayda Etmemek
Fayda Vermemek
Faz Kalemi
Ferman Dinlememek
Fırsat Beklemek (Veya Aramak)
Fırsat Kollamak (Veya Gözlemek)
Fütur Etmemek
Gagalı Memeli
Gagalı Memeliler
Gam Yememek
Gâvura Kızıp Oruç Yemek (Veya Bozmak)
Gelini Ata Bindirmişler "ya Nasip" Demiş
Gem Almak
Gem Vurmak
Gemi Azıya Almak
Gemi Enkazı
Gemi Izgarası
Gemi Karaya Oturmak
Gemi Leşi
Gemi Yatağı
Gemisini Kurtaran Kaptan
Gizli Cemiyet
Gol Yemek
Göç Etmek (Veya Eylemek)
Gönül Ferman Dinlemez
Görsel Etkileme
Gövem Eriği
Göz Altı Kremi
Göz Emeği
Göz Gözü Görmemek
Göz Memesi
Gözetleme Deliği
Gözle Yemek
Gözü Görmemek
Gözü Kesmemek
Gözü Yememek
Gözüne Uyku Girmemek
Gözyaşı Memesi
Gün Görmemek
Gün Olur Yılı Besler, Yıl Olur Günü Beslemez
Günahı Kadar Sevmemek
Gündem Dışı
Gündeme Almak
Gündeme Getirmek
Güzellik Malzemesi
Hacet Dilemek
Hacı Bekler Gibi Beklemek
Hakem Kararı
Halt Yemek
Hamal Semeri
Hamala Semeri Yük Olmaz
Haraç Yemek (Veya Almak)
Haram Yemek
Harcama Kalemi
Harem Kâhyası
Hatıra (Veya Hatır Ve Hayale) Gelmemek
Hatırından (Veya Hatır Ve Hayalinden) Geçmemek
Hayır Beklememek
Hayır Dememek
Hayır Gelmemek
Hazır Yemek
Hazırlık Dönemi
He Demek
Helâllik Dilemek
Hem De
Hem De Nasıl
Hem Suçlu Hem Güçlü
Hem Ziyaret Hem Ticaret
Heykelci Kalemi
Hint Bademi
Höt Demek
Husumet Beslemek
Hüküm Yemek
Islak Zemin
Izgara Demiri
Kabak Kemane
Kabotaj Gemisi
Kademe Kademe
Kademli Olsun!
Kafası Sersem Sepet (Olmak)
Kafası Tembel
Kafasına Söz Girmemek
Kafasını Tütsülemek
Kafasının Etini Yemek
Kafayı Yemek
Kâğıt Kaleme Sarılmak
Kalbur Kemiği
Kalem Açacağı
Kalem Açmak
Kalem Beyi
Kalem Efendisi
Kalem Erbabı
Kalem Kaşlı
Kalem Kavgası
Kalem Kömürü
Kalem Kulaklı
Kalem Oynatmak
Kalem Parmaklı
Kalem Sahibi
Kaleme (Veya Kaleme Kâğıda) Sarılmak
Kaleme Almak
Kalemi Olmak
Kalemiyle Yaşamak (Veya Geçinmek)
Kamış Kalem
Kandilli Temenna
Kanı Temizlenmek
Kanını Emmek
Kâr Etmemek
Karaca Kemiği
Karakol Gemisi
Karavanadan Yemek
Karayemiş Ağacı
Karbon Dönemi
Karga Bok Yemeden
Karnından Konuşmak (Veya Söylemek)
Katmerli Badem
Kaza Geliyorum Demez
Keçi Yemişi
Kedi Yetişemediği (Veya Uzanamadığı) Ciğere Pis (Veya Murdar) Dermiş
Kelin Merhemi Olsa Başına Sürer (Veya Kelin Medarı Olsa Kendi Başında Olur)
Kem Gözle Bakmak
Keman Gibi
Kemer Bağlama
Kemer Gözü
Kemer Patlıcanı
Kemik Atmak
Kemik Bilimci
Kemik Bilimi
Kemik Gibi
Kemik Rengi
Kemik Yalayıcı
Kemikleri Sayılmak
Kemikleri Sızlamak
Kemiklerini Kırmak
Kemiksi Bölge
Kenar Semt
Kendi Kendini Yemek
Kendini Dinlemek
Kendini Dirhem Dirhem Satmak
Kerem Buyurun (Veya Eyleyin)
Kerem Etmek
Kerem Sahibi
Kesesi Elvermemek
Kesik Kerem
Kıdemli Başçavuş
Kış Dönemi
Kibrine Yedirememek
Kimse Kendi Memleketinde Peygamber Olmaz
Kimse Yoğurdum Ekşi Demez
Kin Beslemek (Veya Tutmak)
Kiremit Fabrikası
Kiremit Rengi
Kirpiği Kirpiğine Değmemek
Kol Demiri
Kol Kemiği
Kontenjan Sistemi
Kopya Kalemi
Koyu Pembe
Koyun Kaval Dinler Gibi Dinlemek
Kömür Kalem
Köpeğe Atsan Yemez
Köpeğin Ağzına Kemik Atmak
Kör Kurttan Bile Vazgeçmemek
Kös Dinlemek
Kösemenlik Etmek
Köşe Demiri
Kötek Yemek
Kötü Söylemek
Kulağına Söylemek
Kulak Demiri
Kulak Memesi
Kumandan Gemisi
Kurt Komşusunu Yemez
Kurtarma Gemisi
Kuru Kemik
Kuru Temizleyici
Kuru Yemişçi
Kuş Gibi (Veya Kadar) Yemek
Kuşa Benzemek (Veya Dönmek)
Kuşluk Yemeği
Kuyruk Sokumu Kemiği
Küçük Dağları Ben Yarattım Demek
Kül Yemek (Veya Yutmak)
L Demiri
Lâğım Döşemi
Leblebiden Nem Kapmak
Lehinde Söylemek (Veya Bulunmak)
Lütuf Dilemek
Mahkeme Kadıya Mülk Değil
Mahkeme Kapısı
Mahkeme Masrafı
Mahremiyetine Girmek
Mahya Kiremidi
Manda Gibi Yemek
Matem Ayı
Matem Havası
Matem Tutmak
Mayın Gemisi
Medet Ummak (Veya Beklemek)
Meme Başı
Meme Bezi
Meme Süngeri
Meme Vermek
Meme Yapmak
Memede Olmak
Memeden Kesmek
Memleket Havası
Memleketler Arası
Memnu Meyve
Memnun Etmek
Memnun Olmak
Memul Olmak
Memur Etmek
Mercimek Kemiği
Merhem Olmak
Meridyen Düzlemi
Meryem Pelesengi
Meryemana Asması
Meryemana Dikeni
Meşhut Cürümler Mahkemesi
Metelik Vermemek
Metre Sistemi
Meydan Vermemek
Miras Helal, Hele Al Demişler
Miras Yemek
Mozaik Döşeme
Muhabbet Beslemek
Muhabere Memuru
Muhakeme Etmek
Muhakeme Usulü
Muhakeme Yürütmek
Mukavemet Koşusu
Mukavemeti Kırılmak
Mülhem Olmak
Münakaşa Götürmemek
Müstahkem Mevki
Nakdî Teminat
Namusu Temizlenmek
Namusunu Temizlemek
Nane Yemek
Ne Alıp Veremiyor?
Ne Demek Olsun
Ne Demek?
Ne Demeye
Ne Olduğunu Bilememek
Neme Gerek
Neme Lâzımcı
Neme Lâzımcılık
Neme Yönelim
Nispet Kabul Etmemek
Niyaz Etmek (Veya Eylemek)
Nokta Memuru
Nöbet Beklemek (Veya Tutmak)
Okka Her Yerde Dört Yüz Dirhem
Olumlu Eylem
Olumsuz Eylem
Onuruna Yedirememek
Orman Koruma Memuru
Orospu Yemeği
Ortadan Söylemek
Ortak (Veya Kuma) Gemisi Yürümüş, Elti Gemisi Yürümemiş
Ortak Yüklem
Oruç Yemek
Otorite Sağlamak (Veya Temin Etmek)
Oynak Kemiği
Papağan Gibi Ezberlemek
Papaz Her Gün Pilâv Yemez
Para Etmemek
Parasını Yemek
Parmaklarını (Birlikte) Yemek
Paydos Demek
Pazı Kemiği
Pembe Dizi
Pışt Demek
Pişmiş Tavuğun Başına Gelmemek
Polarma Düzlemi
Polemiğe Girmek (Veya Girişmek)
Rahat Bırakmamak (Veya Vermemek)
Rahat Yüzü Görmemek
Remil Atmak (Veya Dökmek)
Rüping Sistemi
Rüşvet Yemek
Saban Demiri
Saban Kemiği
Sabit Kalem
Sağdıç Emeği
Sağlık Memuru
Sağrı Kemiği
Sahur Yemeği
Sakız Bademi
Salt Nem
Sandık Emini
Sap Derken Saman Demek
Sarnıç Gemisi
Saygı Duymak (Veya Beslemek)
Saymakla Bitmemek (Veya Tükenmemek)
Seçmeli Yemek
Seçmesiz Yemek
Selâm Söylemek
Semaî Kahvesi
Seme Tavuk
Semen Peyda Etmek
Semeresini Vermek
Semeri Devirmek
Sempati Duymak (Veya Beslemek)
Sempatik Sinir Sistemi
Sempatisini Kazanmak
Semtine Uğramamak
Ser Verip Sır Vermemek
Sersem Etmek
Sersem Gibi
Sersem Sepelek
Sevgi Beslemek
Seyran Etmek (Veya Eylemek)
Sıkıntıya Gelememek
Sırtı Yere Gelmemek
Sinema Endüstrisi
Sinema Perdesi
Sinema Salonu
Sinema Sanatçısı
Sinema Tekniği
Sinirleri Gevşemek (Veya Yatışmak)
Sitem Etmek
Sol Eli Beklemek
Sonunu Getirememek
Sosyal Demokrasi
Sosyal Demokrat
Söylemediğini Bırakmamak
Söylemesi Ayıp
Söz Temsili
Sözünü Esirgememek (Veya Sakınmamak)
Su Gibi Terlemek
Suç Yükleme
Suçüstü Mahkemesi
Sultanî Tembel
Sultanî Tembellik
Surat Mahkeme Duvarı
Suyu Görünce Teyemmüm Bozulur
Sürre Emini
Tadından Yenmemek
Tahıl Yemi
Takdir Etmek (Veya Eylemek)
Tam Maaşla Tekaüt (Veya Emekli)
Tane Tane Söylemek (Veya Konuşmak)
Tanrı Yarattı Dememek
Tapu Memuru
Taş Bademi
Taş Döşeme
Tavuk Ayağı Yemek
Tediye Emri
Tekme Yemek
Teleme Peyniri Gibi
Temaruz Etmek
Temasa Geçmek
Temasa Gelmek
Temaşa Etmek
Temaşa Sanatı
Temayüz Etmek
Tembelliği Tutmak
Tembellik Etmek
Tembihatta Bulunmak
Temeddüh Etmek
Temel Atmak
Temel Cümle
Temel Direği
Temel Duruş
Temel Duvarı
Temel Harf
Temel Kakmak
Temel Kazısı
Temel Taşı
Temel Tutmak
Temel Tümce
Temelli Senatör
Temenna Etmek
Temenni Etmek
Temerküz Etmek
Temerküz Kampı
Temerrüt Etmek
Temettü Hissesi
Temin Etmek
Teminat Akçesi
Teminat Vermek
Temiz Kâğıdı
Temiz Pak
Temiz Para
Temiz Raporu
Temiz Yürekli
Temiz Yüreklilik
Temlik Etmek
Tempo Tutmak
Temsil Etmek
Temsilî Resim
Temyiz Etmek
Tencerede Pişirip Kapağında Yemek
Terzi Kendi Söküğünü Dikemez
Tezlik Eylemi
Tıka Basa Yemek
Tıraş Kremi
Tırnak Kemiği
Tırnaksı Kemik
Ticaret Gemisi
Ticaret Mahkemesi
Titreme Gelmek
Top Gibi Gürlemek
Toparlayıcı Krem
Topuk Demiri
Topuk Kemiği
Türemiş Fiil
Türemiş Kelime
Türemiş Sıfat
Türemiş Zarf
Ucu Bucağı Olmamak (Veya Görünmemek)
Uğurlu Kademli Olsun
Umut Beslemek
Uyku Semesi
Uyku Sersemliği
Uyuz Merhemi
Vaktini Almak (Veya Yemek)
Verem Olmak
Verile Emri
Yaban Yasemini
Yağmur Yemek
Yakınlık Eylemi
Yaklaşma Eylemi
Yan Hakem
Yanay Düzlemi
Yangını Körüklemek
Yanından Bile Geçmemiş
Yapay Dölleme
Yapı Elemanı
Yaprak Gibi Titremek
Yaraya Merhem Olmak
Yarayı Tazelemek
Yardımcı Eylem
Yasama Dönemi
Yaşatkan Sinir Sistemi
Yaşı Benzemesin
Yaz Dönemi
Yazılı Emir
Yazılım Sistemi
Yazıya Gelmemek
Yelken Gemisi
Yem Borusu
Yem Dökmek (Veya Koymak)
Yem Kestirmek
Yem Olmak
Yem Torbası
Yem Verimi
Yemek Dolabı
Yemek Hizmeti
Yemek Listesi
Yemek Salonu
Yemek Vermek
Yemek Yemek
Yemin Billâh
Yemin Billâh Etmek
Yemin Etmek
Yemin Kasem
Yemin Vermek
Yemini Basmak
Yemlik Arpa
Yer Bakır Gök Demir Kesilmek
Yer Demir Gök Bakır
Yerden Temenna
Yeri Göğü Ben Yarattım Demek
Yetimi Okşamışlar, Vay Sırtım Demiş
Yıldız Yasemini
Yolunu Beklemek (Veya Gözlemek)
Yöntem Bilgisi
Yöntem Bilimi
Yöntem Bilimsel
Yukarı Tükürsem Bıyık, Aşağı Tükürsem Sakal
Yüklem Birliği
Yükleme Durumu
Yükleme Hâli
Yüreği Ferahlamak (Veya Hafiflemek)
Yüreği Götürmemek
Yüreği Serinlemek
Yüreği Temiz
Yüreği Titremek
Yüreğini Kemirmek
Yürüyüş Düzenlemek
Yüzü Görmemek
Yüzü Seçilmemek
Yüzünü Görmemek
Zaptiye Memuru
Zembereği Boşalmak (Veya Boşanmak)
Zemberek Gibi
Zemberek Kurulmak
Zemberek Kutusu
Zembil Otu
Zemin Hazırlamak
Zemin Katı
Zemin Ve Zamana Uygun
Zemzem Suyu
Zemzemle Yıkanmış Olmak
Zeval Vermemek
Zılgıt Yemek
Zincirleme Kaza
Zincirleme Sıfat Tamlaması
Zincirleme Tepkime
Zora Gelememek
Zorunlu Emeklilik
abdest tazelemek
acemi nalbant gâvur eşeğinde öğrenir
acil şifalar dilemek
açıkçasını söylemek
aportta beklemek
arifeyi gösterip bayramı göstermemek
aşure yemeye giden kaşığını taşır
badem olmak
basite indirgemek
beklemeye almak
bembeyaz kesilmek (veya olmak)
berber berbere benzer ama başın Allah'a emanet
beslemeyi eslemeden alma
bilgi tazelemek
bilmem hangi (veya kaç veya kim veya nasıl veya ne)
bodur tavuk her gün (veya dem) piliç
bükemediğin eli öp başına koy
cafcafından geçilmemek
cehennem olup gitmek
cemaat ne kadar çok olsa imam gene bildiğini okur
ceremesini çekmek
cinayet işlemek
demem o (ki)
demir üzerinde
demoralize olmak
doğru söz yemin istemez
ekşi yemedim ki karnım ağrısın
emanet hayvanın (veya eşeğin) kuskunu (veya paldımı) yokuşta kopar
emboli atmak
emekliye sevk etmek
emeline alet etmek
emdiği sütü burnundan getirmek
emretti patrik efendi
emsal vermek
engin dallardan murt yememek
eylem koymak
fırça yemek
gemiyi yatırmak
gergef işlemek
gökten zembille mi indi
gözlem altına almak
gülüp oynamak (veya söylemek)
gün yüzü görmemiş (söz veya küfür)
gündemi değiştirmek
harcıâlem olmak
hu çekmek (veya demek)
hürmette kusur etmemek
karıncayı bile ezmemek (veya incitmemek)
kasnak işlemek
kefaretini ödemek
keleme olmak
kemale ermek (veya gelmek)
kemre bağlamak
kiremit aktarmak
kontör yüklemek
kusur işlemek
kuvvetle muhtemel
külhancının beyliği hamamcılık demişler
mahkemeye vermek
mahkemelik olmak
mantar gibi üremek
memnu olmak
minnet etmemek
müdana etmemek
nakış işlemek
ney üflemek (veya üfürmek)
okuyup üflemek
otuz iki dişe keman çaldırmak
pas vermemek
polemiğe kaçmak
problem olmak
pupa yelken ilerlemek (veya gitmek)
sersem olmak
sunu ve istem
sürüncemede kalmak
takati yetmemek
taksit ödemek (veya vermek)
talep eylemek
temasta bulunmak
tetik üstünde beklemek
tozunu almak (veya atmak veya silkelemek veya silkmek)
ucuz pahalı dememek
veto yemek
yağmasa da gürlemek
yalan yere yemin etmek
yüğrük at yemini artırır
zırnık (bile) vermemek
zurnacının karşısında limon yemek gibi
acemilik çekmek
özlemini duymak
baş yemek
imam osurursa cemaat sıçar
çerez gibi yemek
arı kovanı gibi işlemek
tandem oynamak
adım adım izlemek
imlaya gelmemek
Osmanlı tokadı yemek
çini döşemek
temiz iş altı ayda çıkar
çıban işlemek
çemberi yarmak
ikileme düşmek
insanoğlu çiğ süt emmiş
işlem görmek
şenlik görmemiş
iki yakasını bir araya getirememek
çiğ yemedim ki karnım ağrısın
kem küm etmek
el âlemin ağzı torba değil ki büzesin
önlem almak
çifte yemek
ört ki ölem
demarke olmak
hatır için çiğ tavuk yemek
yana yana istemek
ah vah etmek (veya demek)
çalım yemek
meydan dayağı yemek
çitlembik gibi
ihtimal vermemek
şaşı çakır demektense kör de de kurtul
illallah demek (veya etmek)
cankulağı ile dinlemek
işleyen demir pas tutmaz (veya ışıldar)
izlenim (veya izlemini) bırakmak (veya vermek)
cem ayini
temiz kalpli
demlik poşet
günah işlemek
orta hakem
üreme organları
istemesini bilmek
asliye hukuk mahkemesi
temel öğretim
iklimleme cihazı
temcit pilavı
hakemli dergi
acemi çaylak
tarak kemiği
içine işlemek
gemileri yakmak
cümle alem
damar görüntüleme