TDK Ve Anlamı Nedir? Ve Ne Demek?
İki Kelime Veya İki Cümle arasına girerek aralarında Bir Bağ olduğunu anlatan Söz
Türk alfabesinin Yirmi Yedinci harfinin adı
okunuşu
TDK Sözlüğünde Ve İle İlgili Atasözü ve Deyimler
Ve Atasözleri Sözlüğünde Ve
Aba da bir diba da giyene, güzel de bir çirkin de sevene
Acele bir ağaçtır, meyvesi pişmanlık
Adamın ahmağı malını över
Adamın iyisi alışverişte belli olur
Ağaç, meyvesi olunca başını aşağı salar
Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla
Ağır taş batman döver (yerinden oynamaz)
Ağlamayan çocuğa meme vermezler
Ahmağa yüz, abdala söz vermeye gelmez
Akan suya inanma, el oğluna güvenme
Akçanın iyisi kesede duran, bahçanın (bahçenin) iyisi eve yakın olan
Akıl verme para ver
Akıllı düşününceye kadar deli oğlunu everir
Akraba (dost) ile ye, iç, alışveriş etme
Al gününde al; ver gününde ver
Alacakla verecek (borç) ödenmez
Allah balmumu yakana balmumu, yağmumu yakana yağmumu verir
Allah çam isteyene çam, mum isteyene mum verir
Allah dağına göre kar verir (verir kışı)
Allah dokuzda verdiğini sekizde almaz
Allah sabırlı kulunu sever
Allah sevdiğine dert verir
Allah son gürlüğü versin
Allah uçamayan kuşa alçacık dal verir
Allah verince kimin oğlu, kimin kızı demez
Allah verirse el getirir, sel getirir, yel getirir
Almadan vermek, Allah'a mahsus (yaraşır)
Anlatışa göre verirler fetvayı
Arı satmış namusu tellala vermiş
Arı söğüdü, akıllı öğüdü sever
Arpa verilmeyen at, kamçı zoruyla yürümez
At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin
At, avrat, silah ödünç verilmez
At ver hasım ol, kız ver hısım ol
Ata et, ite ot verilmez
Ateşe vursan duman vermez
Ayı yavrusunu severken öldürürmüş
Az veren candan, çok veren maldan
Baba vergisi görümlük, koca vergisi doyumluk
Baktın kar havası, eve gel kör olası
Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz
Beş para ver konuştur, on para ver susturamazsın
Bir elinin verdiğini öbür elin görmesin
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır
Bir insanı tanımak için ya alışveriş etmeli, ya yola gitmeli
Bir katar deveyi bir eşek çeker
Bir (sağ) elinin verdiğini öbür (sol) elin görmesin
Birlikten dirlik (kuvvet) doğar
Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmek
Buğday başak verince orak pahaya çıkar (kıymete biner)
Cahile söz (laf) anlatmak, deveye hendek atlatmaktan güçtür (zordur)
Cehenneme kira var, paradan haber ver
Çiftçiye yağmur, yolcuya kurak; cümlenin muradını verecek Hakk
Çingeneye beylik vermişler, önce babasını asmış
Çıngıraklı deve kaybolmaz
Çobana verme kızı, ya koyun güddürür yada kuzu
Davetsiz gelen (giden) döşeksiz oturur
Deli kıza cilve yap demişler, oda gitmiş osurmuş
Densiz, deveye binmiş de ''Ben Allah'ı gördüm.'' demiş
Deve bir akçeye, deve bin akçeye
Deve boynuz ararken kulaktan olmuş
Deve büyüktür amma beşini bir eşek yeder
Deve, deve yerine çöker
Deve Kabe'ye gitmekle hacı olmaz
Deve kırk yılda intikam almış; ''Amma da çabuk oldu,'' demiş
Deve taze yaprak yemek isterse boynunu uzatır
Deveci ile dostluk eden kapısını büyük açmalıdır
Deveden büyük fil var
Devenin derisi eşeğe yük olur
Deveye bindikten sonra çalı arkasına gizlenilmez
Deveye ''Boynun neden eğri?'' diye sormuşlar; ''Nerem doğru ki!'' demiş
Deveye burç gerek olursa boynunu uzatır
Deveye cilve yap demişler, götüyle dağları devirmiş (yedi çadır devirmiş)
Deveye ''İnişi mi seversin, yokuşu mu?'' demişler, ''Düz yere mi (Düze kıran mı) girdi?'' demiş
Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur
Devletli (zengin) yanını kaşısa, yoksul para verecek sanır
Dilenciye hıyar vermişler, eğri diye beğenmemiş
Dost ile ye, iç; alışveriş etme
Dostluk başka, alışveriş başka
Dostluk kantarla, hesap alışverişle
Ekmeği ekmekçiye ver, bir ekmek de üste ver
El için kuyu kazan, evvela kendi düşer
El kesesinden sultanım, develer olsun kurbanım
Elden (yabancıdan) vefa, zehirden şifa olur mu?
Erkek arslan dişisinden kuvvet alır
Eşeğe cilve yap demişler, çifte atmış
Eski dost düşman olmaz, yenisinden vefa gelmez
Esrik devenin çulu eğri olur
Evvel hesap, sonra kasap
Evvel taam (selam), sonra kelam
Gelin bindi deveye gör kısmeti nereye
Gökyüzünde düğün var deseler, kadınlar merdiven kurmaya kalkar
Gönül kimi severse, güzel odur
Gönül verme evliye, eve gider unutur
Gülü seven dikenine katlanır
Gün varken davarını eve götür
Güneş giren eve doktor (hekim) girmez
Güneş görmeyen eve doktor girer
Güvenme dayına, ekmek al yanına
Güvenme dostuna, saman doldurur postuna
Güvenme varlığa, düşersin darlığa
Güzeli herkes sever
Güzellik, tabiatın kadına ilk verdiği ve ilk geri aldığı hediyedir
Harman döven öküzün ağzı bağlanmaz
Her ağacın meyvesi olmaz
Herkesin arşına göre bez vermezler (verilmez)
Hile ile iş gören mihnet ile can verir
Issız eve it buruk
İçgüveysi iç ağrısı
İnek gibi süt vermeyen, öküz gibi kutan sürer
İsteyenin bir yüzü kara, vermeyenin iki yüzü
İven (acele eden) kız ere varmaz, varsa da baht bulmaz
İyi evlat babayı vezir, kötüsü rezil eder
İyi nasihat verilir, iyi isim bilinmez
Kadı anlatana göre fetva (hüküm) verir
Kadın kocasını isterse vezir, isterse rezil eder
Kasavetsiz ağız anahtarsız açılır
Kavgada kılıç ödünç verilmez
Kedinin kabahatini önüne koyarlar, öyle döverler
Keskin sirke küpüne (kabına) zarar verir
Kızını dövmeyen, dizini döver
Köpek ekmek veren (yediği kapıyı) tanır
Kurt dumanlı havayı sever
Malım seni vereyimde mi kötü olayım, vermeyeyimde mi kötü olayım?
Malın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın
Merdiven basamak basamak çıkılır
Meyveli (mevye veren) ağaç taşlanır
Mum dibine ışık vermez
Mürüvvete endaze olmaz
Ne verirsen elinle o gelir seninle
Nefesin el verirse borazancı başı ol
Olsayı bulsaya vermişler hiç doğmuş
Onmadık hacıyı deve üstünde yılan sokar
Öğüt, bir hazine kadar değerli olduğu halde bedava verilir
Öksüze acıyan çok, ama ekmek veren yok
Param seni vereyim de mi düşman olayım, vermeyeyim de mi düşman olayım? Vermeyeyim de düşman olayım
Parayı araya değil, paraya vermeli
Parayı veren düdüğü çalar
Rüşvet kapıdan girince insaf (iman) bacadan çıkar
Rüşvet kapıdan girince insaf kapıdan çıkar
Sabır acıdır, (acı ise de) meyvesi tatlıdır
Sağ elin verdiğini sol elin görmesin
Sahipsiz eve it buyruk
Sana vereyim bir öğüt: Kendi ununu elinle öğüt (benden sana bir öğüt: ununu elinle öğüt)
Sanatına güvenenin para ayağına gelir
Sarhoşlar ve çocuklar doğruları söylerler
Say beni, sayayım seni (Sev beni, seveyim seni)
Sev seni seveni hak ile yeksan ise, sevme seni sevmeyeni Mısır'a sultan ise
Sevenin kuluyum, sevmeyenin sultanı
Son pişmanlık fayda vermez (etmez)
Söz verme, verdinse dönme
Suçu gelin etmişler, kimse güvey olmamış (girmemiş)
Şahin ile deve avlanmaz
Şahin küçük et yer, deve büyük ot yer
Tarlanın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın
Tevekkelin (tevekküllünün) gemisi batmaz (eşeğini kurt yemez)
Tilki erişemediği üzüme, ''Hevengim olsun.'' demiş
Tüy (yüz) güzelliği hamamdan eve, huy güzelliği Urum'dan Şam'a
Üvey öz olmaz, ipek kumaş bez olmaz
Üveye etme, özünde bulursun; geline etme, kızında bulursun
Var evi, kerem evi; yok evi, verem (elem) evi
Varını veren utanmamış
Varlığa güvenilmez
Ver elindeki sapı, git dolan kapı kapı
Ver yiğidi yiğide, Mevla rızkın yetire
Veren el, alan elden üstündür
Veren eli herkes öper
Veren eli kimse kesmez
Veresiye şarap içen, iki kez sarhoş olur
Verip pişman olmaktansa (olacağına), vermeyip düşman olmak yeğdir (ol)
Veripte kötü olacağına, vermeyipte kötü ol
Verirsen doyur, vurursan duyur
Verirsen veresiye, batarsın karasuya
Vermemiş mabut, neylesin Mahmut
Vermeyince Mabud, neylesin Mahmud
Yanmış harmandan vergi alınmaz
Yatsının faziletini güveyden sormalı
Yeni dosttan vefa gelmez
Yılan kendi eğriliğine bakmaz da ''Devenin boynu eğri.'' der
Yol yürümekle, borç vermekle biter
Yularsız deve yedilmez
Yüz verme arsız olur, az verme hırsız olur
Zengin kesesini döver, züğürt dizini
Deyimler Sözlüğünde Ve
ağız ağıza vermek
ağzına vermek
ağzının payını vermek
akıl vermek
al gülüm ver gülüm
al takke ver külah
alavere dalavere Kürt Mehmet nöbete
alavere dalavere yapmak
alışı kuvvetli
baş başa vermek
baş vermek
bir elle verdiğini öteki elle almak
dalavere çevirmek
delinin eline değnek vermek
deve kuşu gibi başını yere gömmek
devede kulak
deveyi hamuduyla yutmak
deveyi havutuyla yutmak
dizginleri salıvermek
göbek salıvermek
göğe merdiven kurmak
gönül vermek
güven beslemek
güvendiği dağlara kar yağmak
güvendiği dal elinde kalmak
Halep yolunda deve izi aramak
icraya vermek
iç güveysinden hallice
insan müsvettesi
ipucu vermek
kabak tadı vermek
kafa kafaya vermek
kırık iğne bile vermemek
kurban vermek
merdiven dayamak
meydan vermek
mürüvvetini görmek
nabza göre şerbet vermek
ne kızı verir ne dünürü küstürür
nispet vermek
omuz vermek
öve öve göklere çıkarmak
pabucu eline vermek
postu vermek
rehine vermek
renk vermemek
sakalı ele vermek
selam verdik, borçlu çıktık
sırt sırta vermek
sipariş vermek
su koyvermek
tabana kuvvet kaçmak
tezkeresini eline vermek
tiği teber şahı levent
uç vermek
üvey evlat muamelesi görmek
var kuvveti pazuya vermek
vebali boynuna
verilmiş sadakası olmak
ya bu deveyi gütmeli ya bu diyardan gitmeli
ya deve ya deveci
yakayı ele vermek
yedi düvelle barışık
yok devenin başı
yok devenin nalı
yoluna can vermek
Yüz verdin ayıya, geldi sıçtı halıya
yüz verince astar istemek
yüz vermek
Abdestini Vermek
Acı Kuvvet
Acı Vermek
Açık Bono Vermek
Açık Kahverengi
Açık Vermek
Ad Vermek
Adezyon Kuvveti
Adını Vermek
Ağız Dil Vermemek
Ağzını Aramak (Veya Yoklamak)
Ağzını Havaya (Veya Poyraza) Açmak
Ağzını Kapamak (Veya Kilitlemek)
Ağzını Kiraya Vermek
Ağzını Kullanmak (Veya Satmak)
Ağzını Sıkı (Veya Pek) Tutmak
Ağzının Tadı Bozulmak (Veya Kaçmak)
Ahenk Vermek
Ahmağa Yüz, Abdala Söz Vermeye Gelmez
Akıl Erdirememek (Veya Ermemek)
Akla Fenalık Vermek
Aklını Başka Yere Vermek
Akşamdan Kalmış (Veya Kalma)
Alabanda Vermek
Alâkayı (Veya Alâkasını) Kesmek
Alavere Tulumbası
Albeni Vermek
Alçıya Almak (Veya Koymak)
Alev Bacayı (Veya Saçağı) Sarmak
Aleyhinde (Veya Aleyhine) Söylemek (Veya Bulunmak)
Alıp Vereceği Olmamak
Alıp Verememek
Alıp Vermek
Allah Belâsını Versin
Allah Beterinden Saklasın (Veya Esirgesin)
Allah Dağına Göre Kar Verir
Allah Dirlik Düzenlik Versin
Allah Dokuzda Verdiğini Sekizde Almaz
Allah Düşmanıma Vermesin
Allah Ecir Sabır Versin
Allah Emeklerini Eline Vermesin
Allah Esirgesin (Veya Saklasın)
Allah Gecinden Versin
Allah Herkesin Gönlüne Göre Versin
Allah Korusun (Veya Saklasın)
Allah Müstahakını Versin
Allah Ne Verdiyse
Allah Sağ Gözü (Veya Eli) Sol Göze (Veya Ele) Muhtaç Etmesin
Allah Selâmet Versin
Allah Sevdiğine Dert Verir
Allah Son Gürlüğü Versin
Allah Vere De
Allah Vergisi
Allah Verince Kimin Oğlu, Kimin Kızı Demez
Allah Vermesin
Allah Versin
Allah'ını Seversen
Alt Güverte
Altına Etmek (Veya Kaçırmak)
Aman Dedirtmek (Veya Amana Getirmek)
Aman Vermek
Aman Vermemek
Ana Kızına Taht Kurar, Kız Bahtı Kocadan Arar (Veya Ana Kızına Taht Kurmuş, Baht Kuramamış)
Anahtar Vermek
Anlam Vermek
Anlaşıldı Vehbi'nin Kerrakesi
Ant Verdirmek
Ant Vermek
Ar Ve Hayâ Perdesi Yırtılmak
Ara Vermek
Aralık Vermek
Arasına (Veya Aralarına) Karışmak
Araya Vermek
Ardına (Veya Arkasına) Düşmek
Ardını Almak (Veya Getirmek)
Arka Arkaya Vermek
Arka Vermek
Arkada Kalanlar (Veya Arkadakiler)
Arkasına Düşmek (Veya Takılmak)
Arkasında Dolaşmak (Veya Gezmek)
Arkasını (Birine) Vermek
Arkaya Bırakmak (Veya Koymak)
Arpa Güvesi
Arzuhâl Gibi (Veya Kadar)
Asma Merdiven
Aşağı Kalır Yeri (Veya Yanı) Yok
Ateş Bacayı (Veya Saçağı) Sarmak
Ateş Vermek
Ateşe Vermek
Ateşe Vursa Duman Vermez
Atıp (Veya Atmak) Tutmak
Atla Arpayı Dövüştürmek (Veya Dalaştırmak)
Avans Vermek
Avurt Satmak (Veya Avurt Zavurt Etmek)
Ayağı (Veya Ayakları) Dolaşmak
Ayağı (Veya Ayakları) Suya Ermek
Ayağına (Veya Ayaklarına) Kapanmak
Ayağına Dolanmak (Veya Dolaşmak)
Ayağını (Veya Ayaklarını) Altına Almak
Ayağının (Veya Ayaklar) Altında
Ayak Vermek
Ayaklarının (Veya Ayağının) Ucuna Basmak
Aylık Vermek
Azap Vermek
Azrail'e Bir Can Borcu Olmak (Veya Kalmak)
Baba Koruk (Veya Erik) Yer, Oğlunun Dişi Kamaşır
Badana Etmek (Veya Vurmak)
Bağımsız Milletvekili
Bakalım (Veya Bakayım)
Bakla Dökmek (Veya Atmak)
Baklamsı Meyve
Balo Vermek
Bam Teline Basmak (Veya Dokunmak)
Banttan Vermek
Baraj Yapmak (Veya Kurmak)
Barut Kesilmek (Veya Olmak)
Basıla Vermek
Baskın Vermek
Başa Vermek
Başak Bağlamak (Veya Tutmak)
Başarı Göstermek (Veya Kazanmak)
Başı Belâya Girmek (Veya Uğramak)
Başı Göğe Ermek (Veya Değmek)
Başı Sıkılmak (Veya Sıkışmak)
Başına Balta Kesilmek (Veya Olmak)
Başına Belâ Olmak (Veya Kesilmek)
Başına Taş Düşmek (Veya Yağmak)
Başında Beklemek (Veya Durmak)
Başını Kaldırmamak (Veya Kaldıramamak)
Başını Vermek
Başlık Atmak (Veya Koymak)
Başlık Vermek
Bayram Etmek (Veya Yapmak)
Bedel Vermek
Beğenmeyen Kızını (Veya Küçük Kızını) Vermesin
Bekâr Kalmak (Veya Yaşamak)
Bel Vermek
Belini Vermek
Berbat Etmek (Veya Eylemek)
Bereket Ki (Veya Bereket Versin Ki)
Bereket Versin
Bereketli Ola! (Veya Olsun!)
Beti Bereketi Kalmamak (Veya Kaçmak)
Beyanat Vermek (Veya Beyanatta Bulunmak)
Bezi Herkesin Arşınına Göre Vermezler
Bıkkınlık Vermek
Bırak Allah'ını Seversen
Bıyık Burmak (Veya Bükmek)
Bileğine Güvenmek
Bilemedin (Veya Bilemediniz)
Bilgiçlik Satmak (Veya Taslamak)
Bindirilmiş Kuvvetler
Bir Arpa Boyu (Gitmek Veya Yol Almak)
Bir Atımlık Barutu Olmak (Veya Kalmak)
Bir Baştan (Veya Uçtan) Bir Başa (Veya Uca)
Bir Fincan Kahvenin Kırk Yıl Hatırı Vardır
Bir Gün Evvel
Bir Tarafa Bırakmak (Veya Koymak)
Bire ... Vermek
Birlikten Kuvvet Doğar
Bitli (Veya Kurtlu) Baklanın Da Kör Alıcısı Olur
Boğazına Bir Yumruk Tıkanmak (Veya Gelip Oturmak)
Bohçasını Koltuğuna Vermek
Bono Vermek
Borçlu Bulunmak (Veya Olmak)
Borsa Cetveli
Boş Ol (Veya Olsun)
Boş Vermek
Boşa Vermek
Boy Almak (Veya Sürmek)
Boy Vermek
Boyun Vermek
Boyunduruğa Atmak (Veya Almak)
Bozguna Uğramak (Veya Vermek)
Bozuntuya Vermemek
Buğday Güvesi
Bulantı Vermek
Buldukça Bunar (Veya Bulmuş Da Bunuyor)
Burnunun Dikine (Veya Doğrusuna) Gitmek
Bülbül Gibi Konuşmak (Veya Okumak)
Bülbül Gibi Konuşturmak (Veya Söyletmek)
Can Alacak Nokta (Veya Yer)
Can Alıp Can Vermek
Can Boğazdan Gelir (Veya Geçer)
Can Vermek
Cana Minnet Saymak (Veya Bilmek)
Canı Ağzına (Veya Boğazına) Gelmek
Canı Burnuna (Veya Burnundan) Gelmek
Canına Tak Demek (Veya Etmek)
Canına Yandığım (Veya Yandığımın)
Canını Cehenneme Göndermek (Veya Yollamak)
Canını Dişine Almak (Veya Takmak)
Canını Vermek
Cariyeniz (Veya Cariyeleri)
Cayırtı Vermek
Cepten Vermek
Cesaret Almak (Veya Bulmak)
Cevap Vermek
Cevaz Vermek
Cezbeye Tutulmak (Veya Kapılmak)
Cezve Sürmek
Cilâ Vermek
Cinler Cirit (Veya Top) Oynamak
Dağ (Veya Dağları) Devirmek
Daim Etmek (Veya Eylemek)
Dal Vermek
Dalgaya Düşmek (Veya Gelmek)
Damarı (Veya Damarları) Kabarmak
Danalar Gibi Bağırmak (Veya Böğürmek)
Dava Etmek (Veya Açmak)
Davet Etmek
Dedikodu Etmek (Veya Yapmak)
Dehşete Kapılmak (Veya Düşmek)
Delikli Boncuk (Veya Taş) Yerde Kalmaz
Demeç Vermek
Deniz Durmak (Veya Düşmek)
Derdi Veren Devasını Da Verir
Derdini Deşmek (Veya Depreştirmek)
Derleyip Toplamak (Veya Toparlamak)
Deve Bir Akçeye, Deve Bin Akçeye
Deve Dişi
Deve Dişi Gibi
Deve Döşlü
Deve Gibi
Deve Kini
Deve Kolu
Deve Kuşu Gibi (Yüke Gelince Kuş, Uçmaya Gelince Deve)
Deve Kuşu Gibi Başını Kuma Sokmak (Veya Gömmek)
Deve Kuşuluk
Deve Kuşuluk Etmek
Deve Nalbanda Bakar Gibi
Deve Olmak
Deve Tımarı
Deve Yükü
Deve Yürekli
Deveden Büyük Fil Var
Deveyi Havuduyla Yutmak
Deveyi Yardan Uçuran Bir Tutam Ottur
Dikiz Etmek (Veya Geçmek)
Dil (Veya Diller) Dökmek
Dil Ağız Vermemek
Dile Vermek
Dilenciye Hıyar Vermişler De Eğri Diye Beğenmemiş
Dili Damağına Yapışmak (Veya Dili Damağı Kurumak)
Dili Olsa Da Söylese (Veya Anlatsa)
Dilini Kesmek (Veya Kesip Oturmak)
Diliyle Tutulmak (Veya Yakalanmak)
Dillerde Dolaşmak (Veya Gezmek)
Dirhemle Söylemek (Veya Konuşmak)
Dizleri Kesilmek (Veya Tutmamak)
Dokuz Yorgan Eskitmek (Veya Paralamak)
Dolaba Girmek (Veya Gelmek)
Dolap Beygiri Gibi Dönüp Durmak (Veya Dolaşmak)
Dolaylı Vergi
Dolaysız Vergi
Dosya Açmak (Veya Hazırlamak)
Döl Vermek
Dört Bir Taraf (Veya Yan)
Dört Elle Sarılmak (Veya Yapışmak)
Dört Gözle Beklemek (Veya Bakmak)
Dudağını (Veya Dudaklarını) Isırmak
Dudak Dudağa Gelmek (Veya Kalmak)
Dünya Başına Dar Olmak (Veya Gelmek)
Dünyaya Gözlerini Kapamak (Veya Yummak)
Düşman Düşmana Gazel (Veya Yasin) Okumaz
Düven Dişi
Düven Sürmek (Veya Dövmek)
Ecel Aman Verirse
Eğreti Vermek
Ehemmiyet Vermek
Ehven Kurtulmak
Ekmeğine Göz Koymak (Veya Dikmek)
El Ele Vermek
El Vermek
Elçilik Etmek (Veya Yapmak)
Elden Ayaktan Düşmek (Veya Kesilmek)
Ele Vermek
Elektrik Vermek
Eli Ayağı Buz Kesilmek (Veya Tutmamak)
Eli Varmamak (Veya Gitmemek)
Elinde Bulunmak (Veya Olmak)
Elini Belli Etmek (Veya Göstermek)
Elini Kana Bulamak (Veya Bulaştırmak)
Elini Veren Kolunu Alamaz
Elinle Ver, Ayağınla Ara
Elle Tutulur Gözle Görülür (Veya Dille Anlatılır)
Elverir Ki
Emir Vermek
Emniyet Vermek
Emrine Vermek
Ere Gitmek (Veya Varmak)
Ere Vermek
Eskisi Kadar (Veya Gibi)
Eteğine Düşmek (Veya Sarılmak)
Eteğine Yapışmak (Veya Sığınmak)
Eti Budu Yerinde (Veya Etine Dolgun)
Etinden Et Koparmak (Veya Kesmek)
Etli Meyve
Etme (Veya Etme Yahu)
Etmediğini Bırakmamak (Veya Komamak)
Ev Ev Dolaşmak (Veya Gezmek)
Evet Efendimci
Evlerden Irak (Veya Uzak)
Evvel Bahar
Evvelâ Can, Sonra Canan
Eyer Kapatmak (Veya Kapamak)
Eziyet Vermek
Façasını Almak (Veya Al Aşağı Etmek)
Fal Açmak (Veya Bakmak)
Fare Deliğe Sığmamış, Bir De Kuyruğuna (Veya Kıçına) Kabak Bağlamış
Fasıla Vermek
Fayda Vermemek
Fedakârlık Yapmak (Veya Göstermek)
Fennini Almak (Veya Kapmak)
Feveran Etmek
Fırsat Beklemek (Veya Aramak)
Fırsat Kollamak (Veya Gözlemek)
Fırsat Vermek
Fırtına Kopmak (Veya Patlamak)
Fikir Vermek
Filiz Vermek
Fire Vermek
Fiske Fiske Kabarmak (Veya Olmak)
Fiske Kondurmamak (Veya Dokundurmamak)
Fişek Salıvermek
Fitil Vermek
Fiyasko Vermek
Fiyat Vermek
Gaipten Haber Vermek
Garanti Vermek
Gâvura Kızıp Oruç Yemek (Veya Bozmak)
Gayret Vermek
Geçit Vermek
Geri Vermek
Gıcık Vermek
Gır Gıra Almak (Veya Getirmek)
Göbeği Biriyle Bağlı (Veya Beraber Kesilmiş)
Göbek Bağlamak (Veya Salıvermek)
Göç Etmek (Veya Eylemek)
Göğe Merdiven Dayamış
Göğsü Daralmak (Veya Tıkanmak)
Göğüs Vermek
Gömleğinden (Veya Gömlekten) Geçirmek
Gönlünden Geçirmek (Veya Geçmek)
Gönlünü Etmek (Veya Yapmak)
Gönül Kimi Severse Güzel Odur
Gör (Veya Görürsün)
Görümcelik Yapmak (Veya Etmek)
Gövem Eriği
Gözleri Buğulanmak (Veya Bulutlanmak)
Gözleri Dolmak (Veya Dolu Dolu Olmak)
Gözleri Velfecri Okumak
Gözü (Veya Gözleri) Kararmak
Gözü Yüksekte (Veya Yükseklerde) Olmak
Gözünü Seveyim
Gül Gibi Geçinmek (Veya Yaşamak)
Gülerim! (Veya Güleyim Bari!)
Gülü Seven Dikenine Katlanır
Günah Benden Gitti (Veya Gitsin)
Günahına Girmek (Veya Günahını Almak)
Günahını Vermez
Güneş Girmeyen Eve Doktor Girer
Güreş Etmek (Veya Tutmak)
Gürültüye Getirmek (Veya Boğmak)
Güven Işığı
Güven Mektubu
Güven Vermek
Güven Yazısı
Güvence Akçesi
Güvence Vermek
Güvenceye Bağlamak
Güvendiği Dağlara Kar Yağmak (Veya Güvendiği Dal Elinde Kalmak)
Güveni Olmak
Güveni Sarsılmak
Güvenlik Borusu
Güvenlik Vanası
Güvenme Dostuna, Saman Doldurur Postuna
Güvenme Varlığa, Düşersin Darlığa
Güvenoyu Almak
Güvenoyu Vermek
Güvensizlik Duymak
Güveyi Girmek
Haber Salmak (Veya Yollamak)
Haber Vermek
Hacı Devesi
Haddi Mi (Veya Haddine Mi Düşmüş)
Hak Vermek
Hakkını Vermek
Hâlden Anlamak (Veya Bilmek)
Halel Vermek
Hâli (Veya Hâlleri) Duman Olmak
Halvet Gibi
Halvet Olmak
Hamallığını Etmek (Veya Yapmak)
Hamle Etmek (Veya Yapmak)
Haraç Yemek (Veya Almak)
Hararet Kesmek (Veya Söndürmek)
Hararet Vermek
Hariçten Gazel Okumak (Veya Atmak)
Harman Etmek (Veya Yapmak)
Hasta Olmak (Veya Düşmek)
Hâşâ Huzurdan (Veya Huzurunuzdan)
Hatıra (Veya Hatır Ve Hayale) Gelmemek
Hatırından (Veya Hatır Ve Hayalinden) Geçmemek
Hava Açmak (Veya Açılmak)
Hava Vermek
Havale Göndermek (Veya Yollamak)
Havaya Pala (Veya Kılıç) Sallamak
Hayat Vermek
Hayata Gözlerini Yummak (Veya Kapamak)
Hayırla Anmak (Veya Yad Etmek)
Hayran Olmak (Veya Kalmak)
Hayrete (Veya Hayretlere) Düşmek
Haz Vermek
Hazır Bulunmak (Veya Olmak)
Hazır Kahve
Hazırlıklı Olmak (Veya Bulunmak)
Hazırlıksız Olmak (Veya Bulunmak)
Helâllik Vermek
Herkesin Arşınına Göre Bez Vermezler
Hesaba Almamak (Veya Katmamak)
Hesap Cetveli
Hesap Kitap Yapmak (Veya Etmek)
Heves Etmek
Hevesi Kalmamak
Hevesine Düşmek
Hevesini Almak
Hevesini Kırmak
Heyecan Vermek
Hınç (Veya Hıncını) Almak
Hırsızlık Etmek (Veya Yapmak)
Hız Vermek
Hızını Kaybetmek (Veya Yitirmek)
Hicap Duymak (Veya Etmek)
Hissini Vermek
Hitam Vermek
Hoş Görmek (Veya Karşılamak)
Hoşça Kal (Veya Kalın)
Huzur Vermek
Hükmü Geçmek (Veya Hüküm Yürütmek)
Hüküm Vermek
Kaba Kuvvet
Kabak (Birinin) Başına (Veya Başında) Patlamak
Kabuk Bağlamak (Veya Tutmak)
Kabuk Kahvesi
Kahve Ağabeyi
Kahve Ağası
Kahve Cezvesi
Kahve Dibeği
Kahve Dolabı
Kahve Dövücünün Hınk Deyicisi
Kahve Kaşığı
Kahve Ocağı
Kahve Parası
Kahve Tabağı
Kahve Takımı
Kahve Tepsisi
Kaleme (Veya Kaleme Kâğıda) Sarılmak
Kalemiyle Yaşamak (Veya Geçinmek)
Kalıbı Değiştirmek (Veya Dinlendirmek)
Kambura Vermek
Kamış Atmak (Veya Koymak)
Kamu Güvenliği
Kamuoyu Oluşturmak (Veya Yaratmak)
Kan Vermek
Kancayı Takmak (Veya Atmak)
Kapana Düşürmek (Veya Kıstırmak)
Kapçık Meyve
Kapı Almak (Veya Yapmak)
Kapı Kapı Dolaşmak (Veya Gezmek)
Kapıp Koyuvermek
Kaput Gitmek (Veya Olmak)
Kara Kuvvet
Karalar Bağlamak (Veya Giymek)
Karanlığı Deşmek (Veya Yırtmak)
Kargış Etmek (Veya Vermek)
Karnından Konuşmak (Veya Söylemek)
Karşılık Vermek
Kasavetsiz Ağız Anahtarsız Açılır
Kasvet Vermek
Kavgaya Girişmek (Veya Tutuşmak)
Kayıp Vermek
Kaymak Bağlamak (Veya Tutmak)
Kazan Kaldırmak (Veya Devirmek)
Keçiye Can Kaygısı, Kasaba Et (Veya Yağ) Kaygısı
Keder Vermek
Kedi Yetişemediği (Veya Uzanamadığı) Ciğere Pis (Veya Murdar) Dermiş
Kelin Merhemi Olsa Başına Sürer (Veya Kelin Medarı Olsa Kendi Başında Olur)
Kelleyi Vermek
Kendini (Kapıp) Koyuvermek
Kendini Ele Vermek
Kendini Toparlamak (Veya Toplamak)
Keramet Buyurdunuz (Veya Keramette Bulundunuz)
Kerem Buyurun (Veya Eyleyin)
Kerteriz Almak (Veya Etmek)
Keseneğe Vermek
Kesesi Elvermemek
Kesesine Güvenmek
Kesiklik Vermek
Keskin Sirke Küpüne (Veya Kabına) Zarar
Keyfini Kaçırmak (Veya Bozmak)
Keyif Vermek
Kılıç Kuşanmak (Veya Takmak)
Kıpkırmızı Kesilmek (Veya Olmak)
Kır Kahvesi
Kırağı Düşmek (Veya Yağmak)
Kırdığı Koz (Veya Ceviz) Kırkı (Veya Bini) Aşmak
Kırmızı Dipli Mumla Davet Etmek
Kıskıvrak Yakalamak (Veya Bağlamak)
Kız Vermek
Kızı Gönlüne Bırakırsan Ya Davulcuya Kaçar (Veya Varır) Ya Zurnacıya
Kızını (Veya Evlâdını) Dövmeyen Dizini Döver
Kimseden Kimseye Hayır Yok (Veya Gelmez)
Kin Beslemek (Veya Tutmak)
Kiraya Vermek
Kirvelik Etmek
Kişiyi Vezir Eden De Karısı, Rezil Eden De
Kitaba (Veya Kitabına) Uydurmak
Kocaya Vermek
Kokusunu (Veya Koku) Almak (Veya Duymak)
Kol Kanat Olmak (Veya Germek)
Kol Vermek
Kolay Gele! (Veya Gelsin!)
Kolluk Kuvveti
Koltuk Vermek
Koluna Kuvvet
Komşu Komşunun Külüne (Veya Tütününe) Muhtaçtır
Komşuluk Etmek (Veya Yapmak)
Komut Vermek
Konferans Vermek
Kopya Vermek
Korkak Bezirgan Ne Kâr Eder Ne Zarar (Veya Ziyan)
Korku Dağları Bekler (Veya Aşırır)
Korku Vermek
Korkulu Rüya (Veya Düş) Görmektense Uyanık Yatmak Evlâdır (Veya Yeğdir)
Koyu Lâcivert
Koz Vermek
Kozunu Paylaşmak (Veya Pay Etmek)
Köleniz (Veya Köleleri)
Köprüden (Veya Köprüyü) Geçinceye Kadar Ayıya Dayı Derler
Kötülük Etmek (Veya Yapmak)
Kötürüm Olmak (Veya Kalmak)
Kulağına Koymak (Veya Sokmak)
Kulağına Küpe Olmak (Veya Etmek)
Kulak Vermek
Kuluçkaya Oturmak (Veya Yatmak)
Kundak Sokmak (Veya Koymak)
Kurt Dumanlı Havayı Sever
Kuru Kahve
Kuru Kahvecilik
Kurum Kurum Kurumlanmak (Veya Kurulmak)
Kusura Bakmamak (Veya Kalmamak)
Kuş Gibi (Veya Kadar) Yemek
Kuşa Benzemek (Veya Dönmek)
Kuvvet Almak
Kuvvet Bulamamak
Kuvvet Komutanları
Kuvvet Vermek
Kuvvetini Toplamak
Kuvvetten Düşmek
Küf Bağlamak (Veya Tutmak)
Kül Yemek (Veya Yutmak)
Külâhları Değiştirmek (Veya Değişmek)
Lâzım Gelmek (Veya Olmak)
Lehinde Söylemek (Veya Bulunmak)
Maaş Vermek
Mahalle Kahvesi
Mahalle Kahvesi Gibi
Maktul Düşmek (Veya Olmak)
Malûmat Vermek
Mana Vermek
Mani Düzmek (Veya Yakmak)
Martaval Atmak (Veya Okumak)
Maruz Bulunmak (Veya Olmak)
Masal Okumak (Veya Anlatmak)
Mecbur Kalmak (Veya Olmak)
Medet Ummak (Veya Beklemek)
Mehil Vermek
Meme Vermek
Memnu Meyve
Mercimeği Fırına Vermek
Merdiven Boşluğu
Merdiven Sahanlığı
Merkezkaç Kuvvet
Mesafe Bırakmak (Veya Koymak)
Meşk Vermek
Meşveret Etmek
Metelik Vermemek
Meydan Vermemek
Meyil Vermek
Meyve Bahçesi
Meyve Dışı
Meyve Ezmesi
Meyve Kabuğu
Meyve Ortası
Meyve Reçeli
Meyve Sineği
Meyve Sineğigiller
Meyve Veren Ağaç Taşlanır
Meyve Yaprak
Meyveli Ağacı Taşlarlar
Moral Vermek
Muavenet Etmek
Mukavemet Koşusu
Mukavemeti Kırılmak
Mum Dibine Işık Vermez
Mutfak Merdiveni
Mücadele Vermek
Mühlet Vermek
Müjde Vermek (Veya Götürmek)
Mülâkat Vermek
Müsaade Etmek (Veya Buyurmak)
Müsvedde Defteri
Müsveddelik Kâğıt
Nakdî Vergi
Nara Atmak (Veya Basmak)
Nârına (Veya Nâra) Yanmak
Narkoz Vermek
Nasır Bağlamak (Veya Tutmak)
Ne Alıp Veremiyor?
Ne Mal Olduğunu Bilmek (Veya Anlamak)
Nedamet Duymak (Veya Getirmek)
Nihayet Vermek
Nispet Vermek (Veya Yapmak)
Niyaz Etmek (Veya Eylemek)
Not Vermek
Nöbet Beklemek (Veya Tutmak)
Nutuk Vermek
Oğul Vermek
Okulu Asmak (Veya Kırmak)
Onuruna ... Vermek
Orası Senin, Burası Benim Dolaşmak (Veya Gezmek)
Ortak (Veya Kuma) Gemisi Yürümüş, Elti Gemisi Yürümemiş
Otomatiğe Almak (Veya Bağlamak)
Otorite Sağlamak (Veya Temin Etmek)
Oyun Vermek
Pabucunu Eline Vermek
Pabuç Eskitmek (Veya Paralamak)
Paniğe Vermek
Papaza Kızıp Oruç (Veya Perhiz) Bozmak
Para Sızdırmak (Veya Koparmak)
Parmağını Bile Kıpırdatmamak (Veya Oynatmamak)
Parti Vermek
Pasaportunu Eline Vermek
Patlak Vermek
Pay Vermek
Perdah Vurmak (Veya Etmek)
Perhiz Yapmak (Veya Etmek)
Perişanlık Vermek
Peşinde (Veya Peşinden) Koşmak
Peşinde Dolaşmak (Veya Gezmek)
Peşine Düşmek (Veya Gitmek)
Petek Güvesi
Pikoya Vermek
Pilâv Yiyen Kaşığını Yanında (Veya Belinde) Taşır
Pireyi Deve Yapmak
Pislik Parmağından (Veya Paçalarından) Akmak
Pişmanlık Duymak (Veya Getirmek)
Polemiğe Girmek (Veya Girişmek)
Post Vermek
Posta Koymak (Veya Atmak)
Postaya Atmak (Veya Vermek)
Puan Almak (Veya Kazanmak)
Puan Vermek
Rafa Koymak (Veya Kaldırmak)
Rağbet Etmek (Veya Göstermek)
Rağbet Görmek (Veya Kazanmak)
Rahat Bırakmamak (Veya Vermemek)
Rahatsızlık Vermek
Randevu Vermek
Rapor Vermek
Rehine Koymak (Veya Vermek)
Remil Atmak (Veya Dökmek)
Revnak Vermek
Rey Vermek
Rikkat Vermek
Rivayet Olunmak (Veya Edilmek)
Rötuş Etmek (Veya Yapmak)
Ruh Kazandırmak (Veya Vermek)
Rüşvet Almak
Rüşvet Yemek
Sabahı Bulmak (Veya Etmek)
Sabır Acıdır, Meyvesi Tatlıdır
Sabrı Taşmak (Veya Tükenmek)
Sade Kahve
Sağ Elinin Verdiğini Sol Elin Görmesin
Sapartayı Vermek
Sapsarı Kesilmek (Veya Olmak)
Sarkıntılık Etmek (Veya Yapmak)
Satış Mukavelesi
Satranç Vezni
Savaşım Vermek
Saygı Duymak (Veya Beslemek)
Sayım Vergisi
Saymakla Bitmemek (Veya Tükenmemek)
Sebat Etmek (Veya Göstermek)
Sebze Meyve Toptancısı
Sefa (Veya Sefalar) Bulduk
Sefa Geldin (Veya Geldiniz)
Sefa Pezevengi
Sekte Vermek
Semaî Kahvesi
Semeresini Vermek
Sempati Duymak (Veya Beslemek)
Sen Ben Davası (Veya Kavgası)
Senet Vermek
Seni Gidi Seni (Veya Seni Seni)
Ser Verip Sır Vermemek
Sergin Vermek
Serinlik Vermek
Servet Sahibi
Servis Merdiveni
Ses Seda Kesilmek (Veya Kalmamak)
Seyran Etmek (Veya Eylemek)
Sıcak Basmak (Veya Bastırmak)
Sığır Vebası
Sıkıntı Vermek
Sınav Vermek
Sır Tutmak (Veya Saklamak)
Sır Vermek (Veya Sızdırmak)
Sırtını Dayamak (Veya Vermek)
Sicil Vermek
Sinirleri Gevşemek (Veya Yatışmak)
Sinirleri Kuvvetli
Sinyal Vermek
Sofra (Veya Sofrayı) Kurmak
Soğuk Düşmek (Veya Kaçmak)
Soğuk Vurmak (Veya Yakmak)
Sokağa (Veya Sokaklara) Düşmek
Soluğu Kesilmek (Veya Tutulmak)
Son Nefesini Vermek
Son Pişmanlık Fayda Vermez (Veya Etmez)
Son Vermek
Sonuç Vermek
Söz Rüşveti
Söze Son Vermek
Sözünü (Veya Sözünüzü) Balla Kestim (Veya Kesiyorum)
Sözünü Esirgememek (Veya Sakınmamak)
Start Vermek
Su Gibi Bilmek (Veya Okumak)
Su Koyuvermek
Su Vermek
Su Yelvesi
Sucuk Gibi Olmak (Veya Islanmak)
Surat (Veya Suratı) Bir Karış
Suyu Baştan (Veya Başından) Kesmek
Suyu Isınmak (Veya Kaynamak)
Süt Vermek
T Cetveli
Taban Tepmek (Veya Patlatmak)
Tabana Kuvvet
Tacizlik Vermek
Tafsilât Vermek
Takdir Etmek (Veya Eylemek)
Takrir Vermek
Taktik Vermek
Talihi Yaver Gitmek
Talimat Vermek
Tam Maaşla Tekaüt (Veya Emekli)
Tamtakır Kuru (Veya Kırmızı) Bakır
Tane Tane Söylemek (Veya Konuşmak)
Tanrı Vergisi
Tarih Atmak (Veya Koymak)
Tat Vermek
Tatlı Yerinde Bırakmak (Veya Kesmek)
Tav Vermek
Tavır Almak (Veya Takınmak)
Tekeline (Veya Tekellerine) Almak
Tekmil Vermek
Telâşa Vermek
Telefon Etmek (Veya Açmak)
Teminat Vermek
Tenceresi (Veya Tencereleri) Kaynamak
Tepeli Deve Kuşu
Tepeli Deve Kuşugiller
Tepetakla Etmek (Veya Devirmek)
Tepetakla Gitmek (Veya Yuvarlanmak)
Terbiye Almak (Veya Görmek)
Terbiyesini Vermek
Terbiyesizlik Etmek (Veya Yapmak)
Teselli Etmek (Veya Vermek)
Teşbihte Hata Olmaz (Veya Olmasın)
Teşhis Etmek (Veya Koymak)
Teşri Kuvveti
Teşriî Kuvvet
Teveccüh Etmek
Teveccüh Göstermek
Tevekkül Etmek
Teverrüm Etmek
Tevessü Etmek
Tevessül Etmek
Teyel Yapmak (Veya Atmak)
Tıkırı Yolunda Olmak (Veya Gitmek)
Tıraşı Gelmek (Veya Uzamak)
Tomruğa Vermek
Tongaya Basmak (Veya Düşmek)
Topal Eşekle Kervana Katılmak (Veya Karışmak)
Toprağa Vermek
Turfanda Meyvecilik
Turşu Kurmak (Veya Yapmak)
Tuzlayayım Da Kokmayasın (Veya Kokma)
Ucu Bucağı Olmamak (Veya Görünmemek)
Ucuz Atlatmak (Veya Kurtulmak)
Ucuz Etin Yahnisi Yavan (Veya Tatsız) Olur
Uğur Ola! (Veya Uğurlar Olsun!)
Ulûfe Vermek (Veya Dağıtmak)
Umumî Vekâletname
Umutsuzluğa Düşmek (Veya Kapılmak)
Uslu Durmak (Veya Oturmak)
Uvertür Yapmak
Uyku Basmak (Veya Bastırmak)
Uyku Vermek (Veya Getirmek)
Uykusu Açılmak (Veya Dağılmak)
Uzaktan Bakmak (Veya Seyirci Kalmak)
Uzun Lâfın (Veya Sözün) Kısası
Vaktini Almak (Veya Yemek)
Var Kuvvetiyle
Vasıtalı Vergi
Vasıtasız Vergi
Vebal Altında Kalmak
Vecde Kapılmak
Vefat Etmek
Vehme Kapılmak (Veya Düşmek)
Vekâlet Etmek
Vekil Vükelâ
Vekillik Etmek
Velvele Kopmak
Velveleye Vermek
Verem Olmak
Vergi Kaçağı
Vergi Kaçakçılığı
Vergi Kaçakçısı
Vergi Mükellefi
Vergi Yükümlüsü
Vergiye Bağlamak
Veri Bankası
Veri Dosyası
Veri Ortamı
Verile Emri
Verim Düşürmek
Verip Veriştirmek
Vesika Fotoğrafı
Vesikaya Bağlamak
Vesile Aramak
Vesile Bulmak
Vesile Olmak
Vesveseye Düşmek
Veto Etmek
Veto Hakkı
Vezir Vüzera
Vurgun (Veya Vurgunu) Vurmak
Vücut Vermek
Yabancı Saymak (Veya Tutmak)
Yağmur Olsa Kimsenin Tarlasına Düşmez (Veya Yağmaz)
Yaka Paça Etmek (Veya Götürmek)
Yakından Bilmek (Veya Tanımak)
Yalan Atmak (Veya Kıvırmak)
Yalancı Meyve
Yalanını Yakalamak (Veya Tutmak)
Yan Gelip Oturmak (Veya Yatmak)
Yangına Vermek
Yanıt Vermek
Yaprak Oynamamak (Veya Kıpırdamamak)
Yasak Meyve
Yasama Kuvveti
Yaş Akıtmak (Veya Dökmek)
Yaşam Güvencesi
Yaşı Yerde (Veya Toprakta) Sayılası
Yatağa (Veya Yataklara) Düşmek
Yatak Yapmak (Veya Sermek)
Yataklık Yapmak (Veya Etmek)
Yavaş Gel! (Veya Ol!)
Yele Vermek
Yem Dökmek (Veya Koymak)
Yem Verimi
Yemek Vermek
Yemin Vermek
Yer Altı Merdiveni
Yer Vermek
Yetiş! (Veya Yetişin!)
Yetki Vermek
Yiyim Yeri Etmek (Veya Yapmak)
Yol Vermek
Yola (Veya Yollara) Düşmek
Yolunu Beklemek (Veya Gözlemek)
Yorgunluk Kahvesi
Yosun Bağlamak (Veya Tutmak)
Yön Vermek
Yumruğuna Güvenmek
Yumurta Kapıya Dayanmak (Veya Gelmek)
Yunmuş Arınmış (Veya Yıkanmış)
Yüreği Cız Etmek (Veya Cızlamak)
Yüreği Ferahlamak (Veya Hafiflemek)
Yüreği Sıkışmak (Veya Tıkanmak)
Yüreğine Od (Veya Ateş) Düşmek
Yüreğini Boşaltmak (Veya Dökmek)
Yüreğini Eritmek (Veya Sızlatmak)
Yüreğinin Yağı (Veya Yağları) Erimek
Yürek Vermek
Yüzünü Buruşturmak (Veya Ekşitmek)
Zahmet Vermek
Zaman Vermek
Zayiat Vermek
Zekât Vermek
Zembereği Boşalmak (Veya Boşanmak)
Zemin Ve Zamana Uygun
Zeval Vermemek
Zevk Almak (Veya Duymak)
Zeytin Güvesi
Zeytinsi Meyve
Zılgıt Vermek
Zırhlı Kuvvet
Zihni Bulanmak (Veya Karışmak)
Zihnini Kurcalamak (Veya Tırmalamak)
Zinde Kuvvet
Zirve Konferansı
Zirve Toplantısı
Zorunda Kalmak (Veya Olmak)
abesle iştigal etmek (veya uğraşmak)
abliyi kaçırmak (veya bırakmak veya koyuvermek)
açmaza getirmek (veya düşürmek)
adam yerine (veya hesabına) koymak
afi kesmek (veya satmak veya yapmak)
ağabeylik etmek (veya yapmak)
ağıt yakmak (veya düzmek veya tutturmak)
ahde vefa etmek
akılsız iti (veya köpeği) yol kocatır
akşamlar (veya akşamışerifler) hayrolsun!
alacak verecekle ödenmez
alışkanlıktan (veya alışkanlığından) kopamamak
amiyane tabirle (veya tabiriyle)
anlamazlıktan gelmek (veya anlamazlığa vurmak)
arif olan anlar (veya anlasın)
arma uçurmak (veya budatmak)
asıda olmak (veya kalmak)
askerlik (veya askerliğini) yapmak
astar sürmek (veya vurmak veya çekmek)
aşı vurmak (veya yapmak)
atıf yapmak (veya atıfta bulunmak)
avuç (veya avucunu) açmak
ayar vermek
ayrıcalık tanımak (veya göstermek)
badi badi yürümek (veya gitmek veya koşmak)
bahşiş atın dişine (veya yaşına) bakılmaz
baston (veya baston yutmuş) gibi
başlangıç tutmak (veya almak)
bembeyaz kesilmek (veya olmak)
ben yokum (veya ben bu işte yokum)
beste yapmak (veya bağlamak)
bıraktığı (veya bağladığı) yerde (veya çayırda) otlamak
biçim vermek (veya biçime sokmak)
bilmem hangi (veya kaç veya kim veya nasıl veya ne)
bodur tavuk her gün (veya dem) piliç
bomboş olmak (veya kalmak)
boya vurmak (veya çekmek veya sürmek)
brifing vermek
bulunmaz Bursa (veya Hint) kumaşı
burusu tutmak (veya tutulmak)
büzülüp oturmak (veya kalmak)
camı çerçeveyi indirmek
ceketini alıp çıkmak (veya gitmek)
cilve yapmak
curcunaya çevirmek (veya döndürmek veya vermek)
dalavere çevirmek (veya dalaveresini döndürmek)
daraya atmak (veya çıkarmak)
davetsiz gelen döşeksiz oturur
deplasmana gitmek (veya çıkmak)
destur vermek
deveci ile görüşen kapısını yüksek açmalı
dırıltı çıkarmak (veya etmek)
diken üstünde oturmak (veya olmak)
diskur geçmek (veya çekmek)
doktor doktor gezmek (veya dolaşmak)
dolap çevirmek (veya döndürmek)
dosyası kabarmak (veya kabarık olmak)
duman vermek
dur durak (veya dur dinlen veya dur otur) yok
düğününde kalburla (veya elekle) su taşımak
dünden hazır (veya razı) olmak
düşünüp (veya düşünmek) taşınmak
düzen vermek (veya düzene koymak veya düzene sokmak)
eğitim vermek
elense çekmek (veya etmek)
emanet hayvanın (veya eşeğin) kuskunu (veya paldımı) yokuşta kopar
emsal vermek
eskiye rağbet (veya itibar) olsaydı bitpazarına nur yağardı
esrik devenin çulu eğri gerek
eşekten düşmüşe (veya düşmüş karpuza) dönmek
eşik (veya eşiğini) atlamak
etek takmak (veya giymek)
etrafını almak (veya sarmak)
faize yatırmak (veya vermek)
falakaya çekmek (veya yatırmak veya vurmak veya yıkmak)
faraş gibi (veya kadar)
fareler cirit atmak (veya oynamak)
faturasını (birine) çıkarmak (veya ödetmek)
fenalık geçirmek (veya gelmek veya çökmek)
feragat etmek (veya göstermek)
ferahlık vermek
fetva vermek
fiyaka satmak (veya sökmek)
format atmak (veya çekmek)
gaz vermek
geceyi (veya gecesini) gündüze (veya gündüzüne) katmak
gelen gideni aratır (veya gelen gidene rahmet okutur)
genizden konuşmak (veya çıkarmak)
göbek çalkamak (veya çalkalamak)
gökyüzünde düğün var deseler kadınlar merdiven kurmaya kalkar
görevden (veya görevinden) uzaklaştırmak
görünen köyün (veya dağın) uzağı olmaz
gövdeye atmak (veya indirmek)
gülüp oynamak (veya söylemek)
gün yüzü görmemiş (söz veya küfür)
gürültüye vermek
güvenmelik vermek
güveyi olmadık ama kapı dışında bekledik
hafakanlar basmak (veya boğmak)
Hakk'ın rahmetine kavuşmak (veya Hakk'a kavuşmak veya Hakk'a yürümek)
halay çekmek (veya tepmek)
hastaneye kaldırmak (veya yatırmak)
hazırlık görmek (veya yapmak)
heyheyleri tutmak (veya üstünde olmak)
hıçkırık (veya hıçkırığı) tutmak
hoşnut olmak (veya kalmak)
hu çekmek (veya demek)
hulus (veya huluslar) çakmak
ısıracak it (veya köpek) dişini (veya dişlerini) göstermez
ıskartaya çıkarmak (veya ayırmak)
kaburgaları çıkmak (veya sayılmak)
kadı anlatışa göre fetva verir
kadük olmak (veya kalmak)
kâğıt üzerinde (veya üstünde) kalmak
kambur üstüne kambur (veya kambur kambur üstüne)
kamçı çalmak (veya vurmak)
kanlı yaş (veya yaşlar) dökmek
kâr zararın kardeşidir (veya ortağıdır)
karıncayı bile ezmemek (veya incitmemek)
katresi kalmadı (veya yok)
kaygı vermek
kemale ermek (veya gelmek)
kıstas almak (veya tutmak)
kıymet vermek
kisveye bürünmek
konser vermek
köprünün (veya köprülerin) altından çok su (veya sular) aktı (veya geçti)
kucak (veya kucağını) açmak
kul sıkışmayınca (veya daralmayınca veya bunalmayınca) Hızır yetişmez
kuvveden fiile çıkarmak
kuvvetle muhtemel
lahavle çekmek (veya okumak)
lodosa çevirmek (veya dönmek)
madalyonun ters tarafı (veya tersi veya arka yüzü)
madik atmak (veya etmek veya oynamak)
mahkemeye vermek
makaraya almak (veya sarmak)
mandepsiye bastırmak (veya düşürmek)
maskesini düşürmek (veya kaldırmak)
mecali (veya mecal) kalmamak
mesaj vermek
meyveye durmak
mezada çıkarmak (veya koymak)
mızrak çuvala girmez (veya sığmaz)
mikroskop altına koymak (veya almak)
milletin ağzı torba değil ki büzesin (veya dikesin)
mosmor kesilmek (veya olmak)
muallakta olmak (veya kalmak)
münavebe ile
nam vermek
nevaleyi (veya nevalesini) düzmek
ney üflemek (veya üfürmek)
nüzul inmek (veya gelmek)
ok yaydan (veya yayından) çıkmak
olanak sağlamak (veya tanımak)
onay (veya onayını) almak
paçayı kurtarmak (veya sıyırmak)
pahalıya patlamak (veya mal olmak veya oturmak)
palamarı koparmak (veya çözmek)
palavra atmak (veya savurmak veya sıkmak)
parayı veren düdüğü çalar
parantez kapatmak (veya kapamak)
pas vermemek
patırtıya vermek
paye vermek
payidar kalmak (veya olmak)
piyango vurmak (veya çıkmak)
pupa yelken ilerlemek (veya gitmek)
razı olmak (veya gelmek)
rehavet çökmek (veya basmak)
rehin vermek
riske girmek (veya risk almak)
röfle yaptırmak (veya attırmak)
saçı kılmak (veya atmak)
sağlam pabuç (veya ayakkabı) değil
sağlıcakla kal (veya kalın)
sarpa sarmak (veya çekmek)
savaş vermek
secdeye varmak (veya kapanmak)
selam yollamak (veya salmak)
serserilik yapmak (veya etmek)
ses vermek
sevinç yaşları (veya gözyaşları) dökmek
seyirci kalmak (veya olmak)
sınırlarını (veya sınırını) zorlamak
sigarayı tellendirmek (veya tüttürmek)
sinekten yağ çıkarmak (veya çıkartmak)
sofrayı kaldırmak (veya toplamak)
solo yapmak (veya atmak)
sorması ayıp olmasın (veya sorması ayıp)
söylev vermek
sululuk etmek (veya yapmak)
sunu ve istem
sürgün vermek
tabak sevdiği deriyi taştan taşa (veya yerden yere) çalar
tabiri (veya tabir) caizse
taksit ödemek (veya vermek)
talkın vermek
tan ağarmak (veya atmak veya sökmek)
tantana yapmak (veya etmek)
tavır almak (veya takınmak veya koymak)
tedavi görmek (veya olmak)
tepki vermek
torun tosun (veya torba) sahibi olmak
tozunu almak (veya atmak veya silkelemek veya silkmek)
transa geçmek (veya girmek)
tutuya bırakmak (veya koymak)
tuvalet (veya tuvaletini) yapmak
tuzak (veya tuzağı) kurmak
tuzluya mal olmak (veya oturmak veya patlamak)
tüyo vermek
umut vermek (veya vadetmek)
utanç vermek
vareste tutmak (veya kılmak)
vaveyla koparmak
veto yemek
vurup kafayı yatmak (veya uyumak)
yakı yakmak (veya vurmak)
yardım ve yataklık etmek
yasa çıkarmak (veya yapmak veya koymak)
yave okumak
yel vermek
yetti artık (veya gayrı)
yetmişine merdiven dayamak
yorgunluk (veya yorgunluğunu) atmak (veya çıkarmak)
yurt edinmek (veya tutmak)
yürü ense tıraşını göreyim (veya görelim)
zayıf yerinden (veya noktasından veya damarından) yakalamak
zerresi (veya zerre kadar eseri) kalmamak (veya olmamak veya yok)
zırnık (bile) vermemek
zirveye çıkmak
ziyafet çekmek (veya vermek)
zorluk çıkarmak (veya göstermek)
zül saymak (veya addetmek)
insan yükü (veya eti) ağırdır
örnek vermek
imtihan vermek
arka (veya geri) planda kalmak
Arap uyandı (veya Arap'ın gözü açıldı)
çarşı pazar dolaşmak (veya gezmek)
alavere dalavere yapmak (veya çevirmek)
üstünüze afiyet (veya sağlık)
alışverişi kesmek
ihsan etmek (veya buyurmak)
ince eleyip (veya eğirip) sık dokumak
çorap söküğü gibi gitmek (veya gelmek)
göz önünde tutmak (veya bulundurmak)
iğne yutmuş ite (veya maymuna) dönmek
önerge vermek
şifayı bulmak (veya kapmak)
işaret vermek
şapkasını giymek (veya taşımak)
ifrit kesilmek (veya olmak)
şut atmak (veya çekmek)
imzayı basmak (veya çakmak)
çığlık atmak (veya koparmak veya basmak)
örs ve çekiç arasında kalmak
ödül vermek
devre dışı tutmak (veya bırakmak)
ilham etmek (veya vermek)
şeref vermek
çarkına etmek (veya okumak)
ümit vermek
örtüye sokmak (veya koymak)
atbaşı (beraber) gitmek (veya gelmek)
ödev bilmek (veya saymak)
şekle sokmak (veya koymak)
çekiver kuyruğunu
icara vermek
üzüntü vermek
kaloma etmek (veya vermek)
kendi kendine gelin güveyi olmak
mutlu etmek (veya kılmak)
iştah kapamak (veya kesmek)
ilave etmek
iç içe girmek (veya geçmek)
çivi sokmak (veya sürmek)
çirkefe taş atmak (veya çirkefi üzerine sıçratmak)
kulaktan kulağa yayılmak (veya aktarılmak)
ihtimam etmek (veya göstermek)
poz kesmek (veya yapmak)
kapora vermek
hak yerini bulur (veya yerde kalmaz)
istek (veya isteğini) uyandırmak
ağzı açık ayran delisi (veya budalası)
kâbus basmak (veya çökmek)
çırak vermek
imkân vermek
fesat çıkarmak (veya fesada vermek)
kasavet çekmek
çıngıraklı deve kaybolmaz
kıssadan hisse almak (veya çıkarmak)
zıkkımın kökünü (veya pekini veya dibini) ye!
çomak sokmak (veya koymak)
ilan vermek
mübah görmek (veya saymak)
sela vermek (veya okumak)
perende atamamak (veya atılmamak)
pis pis gülmek (veya sırıtmak)
don yağının tortusu gibi kalmak (veya oturmak)
ah vah etmek (veya demek)
iskonto etmek (veya yapmak)
icazet vermek
cızlamı çekmek (veya cızlam etmek)
istikamet vermek
küpünü (veya küplerini) doldurmak
alacağı vereceği kalmamak (veya olmamak)
veresiye almak
vicdan azabı çekmek (veya duymak)
şan vermek
vadesi gelmek (veya dolmak)
ifrat tefritte kalmak (veya bulunmak)
ihtimal vermemek
izahat vermek
öğütte (veya öğütlerde) bulunmak
illallah demek (veya etmek)
affedersin (veya affedersiniz)
fertik çekmek (veya fertiği kırmak)
mavra atmak (veya sıkmak)
methini işitmek (veya duymak)
savul! (veya savulun!)
tıkırında gitmek (veya olmak veya yürümek)
üzerinize afiyet (veya sağlık)
ürküntü vermek
şimdiye kadar (veya dek)
inanca vermek
işleyen demir pas tutmaz (veya ışıldar)
öç (veya öcünü) almak (veya çıkarmak)
ibaret olmak (veya kalmak)
iddiaya girmek (veya tutuşmak)
çekidüzen vermek
çelme atmak (veya takmak veya vurmak)
izlenim (veya izlemini) bırakmak (veya vermek)
ismini vermek
eve çıkmak
davete icabet etmek
notunu vermek