TDK Un Anlamı Nedir? Un Ne Demek?
Öğütülerek Toz durumuna getirilmiş Tahıl Ve Başka Besin maddeleri
TDK Sözlüğünde Un İle İlgili Atasözü ve Deyimler
ununu Elemek
eleğini Asmak
Un Ufak Olmak
Un Ufak Etmek
Atasözleri Sözlüğünde Un
Abdal abdala çatmayınca, kasnak boyuna geçmez
Abdal abdalın ne onduğunu ister, ne de bulduğunu
Abdal (derviş) tekkede, hacı Mekke'de bulunur
Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz
Abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır
Abdalın yağı çok olursa gah (hem) borusuna çalar (sürer), gah (hem) gerisine
Aç ile dost olayım diyen, peşin karnını doyursun
Aç kurt bile komşusunu dalamaz
Aç kurt yavrusunu yer
Aç tokun yüzüne bakmakla doymaz
Açın koynunda ekmek durmaz
Açma sırrını dostuna, o da söyler dostuna
Adam olacak çocuk bokundan belli olur
Adamın yere bakanından, suyun sessiz (yavaş) akanından kork (suyun yavaş akanından, insanın yere bakanından kork)
Ağaç, meyvesi olunca başını aşağı salar
Ağızdan burun yakın, kardeşten karın yakın
Ağustosun yarısı yaz, yarısı kış
Ak curun akmazsa kara curun kol gibi
Ak koyun ak bacağından, kara koyun kara bacağından asılır
Ak koyun kara koyun geçit başında belli olur
Ak koyunu gören, içi dolu yağ sanır
Ak koyunun kara kuzusu da olur
Akan su yosun (pislik) tutmaz
Akan suya inanma, el oğluna güvenme
Akarsu çukurunu kendi kazar (doldurur)
Akarsuya inanma, eloğluna dayanma
Akıllı düşman, akılsız dosttan hayırlıdır (deli dostun olacağına akıllı düşmanın olsun)
Akıllı düşününceye kadar deli oğlunu everir
Al kaşağıyı gir ahıra, yarası (yağırı) olan gocunsun (gocunur)
Alacağın olsun da alakargada olsun
Alim unutmuş, kalem unutmamış
Allah doğrunun yardımcısıdır
Allah isterse bir kulun işini, mermere geçirir dişini; istemezse işini, muhallebi yerken kırar dişini
Allah kulundan geçmez
Allah kulunu kısmeti ile yaratır
Allah sabırlı kulunu sever
Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste
Alma soysuzun kızını, sürer anası(nın) izini
Almadığın hayvanı kuyruğundan tutma
Arkadaşını söyle ki, sana kim olduğunu söyleyeyim
Armudun önü, kirazın sonu
Armutun (armudun) iyisini ayılar yer
Arpa unundan kadayıf olmaz
Asil azmaz, bal kokmaz; kokarsa yağ kokar, onunda aslı ayrandır
Aslan postunda gönül dostunda
At at oluncaya kadar sahibi mat olur
At bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur, at bulunmaz
At görmediysen, bokundan da mı atlamadın?!
At karnından, yiğit burnundan bellidir
At yedi günde, it yediği günde unutur
Atın ölümü arpadan olsun
Atta karın, yiğitte burun
Ayı sevdiği yavrusunu hırpalar
Ayı yavrusunu severken öldürürmüş
Ayıyı fırına atmışlar, yavrusunu ayağının altına almış
Az ateş çok odun yakar
Az kaz, uz kaz, boyunca kaz
Az olsun, öz (uz) olsun
Aza demişler: "-Nereye?" "-Çoğun yanına!" demiş ("-Azca nereye?" "-Çokçanın yanına!")
Baba koruk (ekşi, erik) yer, oğlunun dişi kamaşır
Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun (bağda izin olsun, üzüm yemeye yüzün olsun)
Bağlı koyun yerinde otlar
Bakmakla usta olunsa, köpekler (kediler) kasap olurdu
Balcının var bal tası, oduncunun var baltası
Balı parmağı uzun olan yemez, kısmetlisi yer
Balın âlâsı oğulun tazesinden
Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim
Bana dokunmayan (beni sokmayan) yılan bin yaşasın
Başak büyüdükçe boynunu eğer
Başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu cebinde taşısın
Baykuşun kısmeti ayağına gelir
Beleş olsun da zift olsun
Benden sana bir öğüt: Ununu elinde öğüt
Beş kuruşun varsa beş yere düğümle
Besle kargayı, oysun gözünü
Bir ahırda atda bulunur, eşekde
Bir avuç altının olacağına, bir avuç toprağın olsun
Bir dokun, bin ah dinle
Bir kötünün yedi mahalleye zararı dokunur
Bir koyundan iki post çıkmaz
Birşeyin önüne bakma, sonuna bak
Borçlunun dili kısa gerek
Borçlunun döşeği ateşten olur
Borçlunun duacısı alacaklıdır
Borçlunun yalımı alçak olur
Borçlunun yüzü yumuşak olur
Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmek
Borcun yoksa kefil ol, işin yoksa şahit ol
Boşboğazı cehenneme atmışlar, ''odun yaş (az)'' diye bağırmış
Burun yüzden düşmez
Cahilin dostluğundan, alimin düşmanlığı yeğdir
Caminin mumunu yiyen kedinin gözü kör olur
Cesurun bakışı, korkağın kılıcından keskindir
Çam ağacından ağıl olmaz, el çocuğundan oğul olmaz
Çanakta balın olsun, arı Bağdat'tan gelir
Çift ile koyun, kalanı oyun
Çiftçinin (zahirenin) ambarı sabanın ucundadır
Çingene çingeneye çatmadıkça kasnak boynuna geçmez
Çobana verme kızı, ya koyun güddürür yada kuzu
Çobansız koyunu kurt kapar
Çocuğun bulunduğu yerde kov (dedikodu, gıybet) olmaz
Çocuğun yediği helal, giydiği haram
Çok tutan elim olsun, ocaklıkta yerim olsun
Çömlek taşa dokunursa vay çömleğin haline
Çöreğin büyüğü hamurun çoğundan olur
Dağ ardında olsun da yer altında olmasın
Dağ başına harman yapma, savurursun yel için; önüne değirmen yapma, öğütürsün sel için
Dağ ne kadar yüce olsa yol (onun) üstünden aşar
Darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz
Davulun sesi uzaktan hoş gelir
Değme (dokunma) sarhoşa, yıkılana kadar gitsin
Derdin yoksa söylen, borcun yoksa evlen
Deve taze yaprak yemek isterse boynunu uzatır
Deveye ''Boynun neden eğri?'' diye sormuşlar; ''Nerem doğru ki!'' demiş
Deveye burç gerek olursa boynunu uzatır
Devletliye dokun geç, fukaradan sakın geç
Dişi köpek kuyruğunu sallamayınca, erkek köpek ardına düşmez
Doğruluk minarede kalmış, onun da içi eğri
Doğrunun yardımcısı Allah'tır
Domuzun kuyruğunu kes yine domuz
Donsuzun gönlünden dokuz top bez geçer
Dost dostun ayıbını yüzüne söyler
Dost dostun eğerlenmiş atıdır
Dostun attığı taş baş yarmaz
Düğünde Fatmacığı kim bilir (Fatmacığın adı mı okunur)?
Dünya dört kulplu bir kazan, bir kulpundan tut da kazan
Dünyada tasasız baş bostan korkuluğuna benzer
Dünyanın ucu uzundur
Düşmanına gücenip dostuna darılma (kızma)
Dut yaprağı döktü, soyun; döktü giyin
Duvarın kulağı var gözünü de unutma
Ecele (ölüme) çare bulunmaz
Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını
Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur
El(in) yumruğu(nu) yemeyen kendi yumruğunu balyoz sanırmış (zannedermiş)
El kesesinden sultanım, develer olsun kurbanım
Elde bulunan beyde bulunmaz
Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz
Elmanın dibi göl, armudun dibi yol (olmalı)
Emanet eşeğin (hayvan) kuskunu yokuşta toplar
Er oyunu üçe kadar
Erim er olsun da yerim çalı gibi olsun
Erkek koyun kasap dükkanına yakışır
Eşeği düğüne çağırmışlar, ''ya odun eksik, ya su'' demiş
Eşeği süren osuruğuna katlanır
Eşeğin kuyruğunu kalabalıkta kesme; kimi uzun, kimi kısa der
Eşek hoşaftan ne anlar; suyunu içer, tanesini bırakır
Fare deliğine sığmamış, bir de kuyruğuna kabak bağlamış
Felek, kimine kavun yedirir, kimine kelek
Garip kuşun yuvasını Allah yapar
Gavurun ekmeğini yiyen, gavurun kılıcını çalar (sallar)
Gavurun tembeli keşiş, Müslüman'ın tembeli derviş olur
Geç olsun da güç olmasın
Gönül verme evliye, eve gider unutur
Gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz
Gül dalından odun, beslemeden kadın olmaz
Gülme komşuna, gelir başına
Güvenme dostuna, saman doldurur postuna
Gabbe içerden olunca, kapı tırkaz tutmaz
Hak doğrunun yardımcısıdır
Harmanda dirgen yiyen sıpa, yılına kadar acısını unutmaz
Hayır dile komşuna, hayır gele başına
Her Firavun'un bir Musa'sı olur
Her koyun kendi bacağından asılır
Her kuşun eti yenmez
Herkesin aklı bir olsa koyuna çoban bulunmaz
Herkesin ettiği yoluna gelir
Her şeyin yenisi, dostun eskisi (makbuldür)
Horoz ne kadar öterse ötsün, civciv tavuğun dıkdıkına bakar
Huylu huyundan vazgeçmez
Irak yerin davulu koygun öter
İki gönül bir olunca samanlık seyran olur
İki kardeş savaşmış, ebleh buna inanmış
İnsan eşek olunca semer vuran çok olur
İşine hor bakan (sanatını hor gören) boynuna torba takar
İt ite buyurur, it de kuyruğuna
İt itin ayağına (kuyruğuna) basmaz
İyiliğe ''nereye gidiyorsun?'' demişler, ''kötülüğe'' demiş
Kaçan balık büyük olur (kaybolan koyunun kuyruğu büyük olur)
Kapıyı kırarsan odun çok olur
Karaya sabun, deliğe öğüt neylesin
Kardeş kardeşin (hısım hısımın) ne öldüğünü ister, ne onduğunu
Karga yavrusuna bakmış, "benim ak pak evladım" demiş (kuzguna yavrusu anka görünür)
Karpuz kabuğunu görmeden denize girme
Kaş çatmakla çatık kaşlı olunmaz
Kasap isterse keçinin boynuzundan yağ çıkarır
Kasap, yağı bol bulunca gerisini yağlar
Kavun, karpuz yata yata büyür
Kazma elin kuyusunu, kazarlar kuyunu
Keçi geberse de kuyruğunu indirmez
Keçi (koyun) can derdinde kasap yağ (et) derdinde
Kedi yavrusunu yerken sıçana benzetir
Kedinin boynuna ciğer asılmaz
Kediye ''Bokun şifa'' demişler, tutmuş üstünü örtmüş
Kelle sağ olsun da külah bulunur
Kem dileme komşuna, kem iş gelir başına
Kılık kıyafetle adam olunmaz
Kimse kimsenin çukurunu dolduramaz
Kır atın (koca öküzün) yanında duran ya huyundan ya suyundan
Kış kışlığını, kuş kuşluğunu gösterir
Kız beşikte (kundakta) çeyiz sandıkta
Komşu boncuğunu çalan gece takar
Komşu komşunun külüne muhtaçtır
Komşunu iki inekli iste ki kendin bir inekli olasın
Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
Köre renkten bahsolunmaz
Korkunun ecele faydası yoktur
Koy avucuma, koyayım avucuna
Koyunu yüze yetir, el onu bine yetirir
Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdulrahman Çelebi derler
Koyunun melediğini kuzu melemez
Kurda, "neden boynun (ensen) kalın?" demişler; "işimi kendim görürüm de ondan" demiş
Kurdun adı yaman çıkmış, tilki vardır baş keser
Kürk ile börk ile adam olunmaz
Kurt komşusunu yemez
Kurt tüğünü (köyünü) değiştirir, huyunu değiştirmez
Kurtla koyun, kılıçla oyun olmaz
Kurunun yanında yaşta (yaş da) yanar
Kutlu gün doğuşundan bellidir
Kutsuz kuşun yuvası doğan yanında olur
Kuzguna yavrusu (anka) görünür
Kuzusuna kıymayan, kebap yiyemez
Lodosun gözü yaşlı olur
Kardeşim olsun da kanlım olsun
Mal bulunur, can bulunmaz
Malı ongun olanın adı angın olur
Mart dokuzunda çıra yak, bağ buda
Maymun yoğurdu yemiş, artığını ayının yüzüne sürmüş
Mazlumun ahı, indirir şahı (yerde kalmaz)
Mirasa "nereye gidiyorsun?" demişler "esip yağmaya, sürüp savurmaya" demiş
Misafir on kısmetle gelir; birini yer dokuzunu bırakır
Misafir umduğunu değil bulduğunu yer
Nasipsiz köpek kurban bayramında köy dışında bulunur
Ocağın yakışığı odun; evin yakışığı kadın
Oduncunun gözü onçada, dilencinin gözü çömçede
Oğlan doğur, kız doğur; hamurunu sen yoğur
Oğlan getir, kız getir; yine odun yükünü sen götür
Oğlan olsun deli olsun, ekmek olsun kuru olsun
Oğlan yemiş oyuna, çoban yemiş koyuna gitmiş
Olacakla öleceğe çare bulunmaz
Olgun bir insanı dost edinmek isterseniz tenkit edin, basit bir insanı dost edinmek isterseniz, methedin
Öküz, öküzün boynuzunda çamur görmezse korkmaz
Ölmüş koyun (eşek) kurttan korkmaz
Paran ucuz olursa sen pahalı olursun
Paran varsa cümle âlem kulun, paran yoksa tımarhane yolun
Pazarda herkes ambarındaki unu kadar konuşur
Pekmez gibi malın olsun, Antakya'dan sinek gelir
Sağ olsun da dağ ardında bulunsun
Sakla beni varken, bulunayım sana yokken
Sana taşla vurana, sen aşla vur (dokun)
Sana vereyim bir öğüt: Kendi ununu elinle öğüt (benden sana bir öğüt: ununu elinle öğüt)
Sarhoşa dokunma kendi yıkılsın
Sarı altının olacağına sarı samanın olsun
Sarı öküzün yanında duran; ya huyundan ya tüyünden kapar
Satılık ziftin olsun, Selanik'ten kel gelir
Sayılı koyunu kurt kapmaz (yemez)
Sen işten korkma, iş senden korksun
Sevilmedik ot, insanın başucunda biter
Seyrek git dostuna, kalksın ayak üstüne
Seyrek gitsen (sıkça varma) dostuna, kalksın ayak üstüne
Sık gidersen dostuna, yatar arka üstüne
Sırça köşkte oturan, komşusuna taş atmamalıdır
Sofu soğan yemez, bulunca sapını komaz
Sora sora Bağdat (Kabe) bulunur
Soy asma, soyuna çeker
Su bulununca (görülünce) teyemmüm bozulur
Su içene yılan bile dokunmaz
Su testisi su yolunda kırılır
Sürüden ayrılanı (ayrılan kuzuyu, koyunu) kurt kapar
Sütsüz koyun meleğen olur
Şeytan kişiyi kandırır ama suyunu ısıtmaz
Şubatın sonundan, martın onundan kork
Tavuğun sadakası yumurta
Tilki 'Benim için demem; ama üzümsüz bağın kökü kurusun.' demiş
Tilki erişemediği üzüme, ''Hevengim olsun.'' demiş
Tilkiye ''Tavuk kebabı yer misin?'' demişler, ''Adamın güleceğini getiriyorsunuz.'' demiş
Top barutu beylikten olunca güllesi Bağdat'a gider
Una dökülen yağın zararı yok
Uyku, uykunun mayasıdır (damızlığıdır)
Uyuyan yılanın kuyruğuna basma (basılmaz)
Üveye etme, özünde bulursun; geline etme, kızında bulursun
Üzümün çöpü var, armudun sapı
Vakitsiz öten horozun başını keserler
Varsa (var mı) pulun, herkes kulun; yoksa (yok mu) pulun, dardır yolun
Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol
Yabancı koyun kenara yatar
Yağmurda düşmanın koyunu, dostun atı satılsın
Yalnız öküz, çifte (boyunduruğa) koşulmaz
Yarası olan gocunur
Yenecek aş, buğundan belli olur
Yerine düşmeyen gelin yerine yerine, boyuna düşmeyen esvap sürüne sürüne eskir
Yıl uğursuzun
Yılana yumuşak diye el sunma
Yırtıcı (alıcı) kuşun ömrü az olur
Yokun canı alınmaz
Yol sormakla bulunur
Yolcu yolunda gerek
Yorgun eşeğin çüş (ıslık) canına minnet
Yurdun otlusundan kutlusu yeğdir
Yuvarlanan taş yosun tutmaz
Yuyucunun hakkı eline geçsin de ölü ister cennete gitsin ister cehenneme
Zengin arabasını dağdan aşırır, züğürt düz ovada yolunu şaşırır
Zengin giyerse "sağlıcakla", fakir giyerse "nereden buldun ki!" derler
Zenginin ayakucunda uyuyacağına, fakirin başucunda uyu
Ziyan olan koyunun kuyruğu yağlı olur
Zor oyunu bozar
Zahirenin (çiftçinin) ambarı sabanın ucundadır
Deyimler Sözlüğünde Un
adam oluncaya kadar kırk fırın ekmek ister
âdet yerini bulsun diye
adı bile okunmamak
af buyurunuz
afyonunu patlatmak
Agop'un kazı gibi yutmak
ağız burun birbirine karışmak
akı bokuna karışmak
aklı bokuna karışmak
borusunu çalmak
boyunun ölçüsünü almak
bozguna uğramak
buldukça bunamak
burnunda tütmek
burnundan solumak
burnunu sokmak
burnunun dikine gitmek
burnunun direği sızlamak
burnunun ucunu görememek
buyrun cenaze namazına
canı burnuna gelmek
canın sağ olsun
curcuna koparmak
curcunaya kalkmak
çangıl çungul etmek
Çekme burun
çorbada tuzu bulunmak
dişinin kovuğuna yetmemek
doğduğuna inanıp öldüğüne inanmamak
dozunu kaçırmak
dümen suyundan gitmek
Ebusuut Efendinin torunu
eğrisi doğrusuna gelmek
ervahlarına yuf olsun
esamesi okunmamak
ez ez de suyunu iç
fındık kabuğunu doldurmaz
fitil fitil burnundan getirmek
formunda olmak
formunu korumak
geçti Bor’un pazarı sür eşeği Niğde’ye
Halep yolunda deve izi aramak
haline bakmaz Hasan Dağı’na oduna gider
iğne yutmuş maymuna dönmek
inan olsun
ipe un sermek
ipin ucunu kaçırmak
işin ucu birine dokunmak
kantarın topuzunu kaçırmak
Karaman’ın koyunu sonra çıkar oyunu
karga bokunu yemeden
kendi kabuğuna çekilmek
kendi kuyusunu kazmak
koltuğunun altına sığınmak
koynuna almak
koynunda yılan beslemek
koyunun kaval dinlediği gibi dinlemek
kundak koymak
kurdu koyunla barıştırmak
kurşun yağdırmak
kuruşu kuruşuna
kuyruğuna basmak
kuyruğunu kıstırmak
kuyusunu kazmak
kuzu postuna bürünmek
madalyonun öteki yüzü
maymun iştahlı
meşe odunu
meteliğe kurşun atmak
meteliğe kurşun sıkmak
ne mal olduğunu biliriz
ne söylüyorsun?
odun gibi
omzunda taşımak
ona buna dil uzatmak
onun ipiyle kuyuya inilmez
oyun etmek
oyun yapmak
oyuncağı olmak
oyunun sakalı bitmek
öküz boyunduruğa bakar gibi bakmak
öküze boyunduruğunu kuyruğundan vurmak
ölümle burun buruna gelmek
pabucuna kum dolmak
pabucunu ters giymek
paydos borusunu çalmak
postuna saman doldurmak
postunu çıkarmak
ruhuna hitap etmek
sabun köpüğü gibi sönmek
saçı uzun aklı kısa
sağını solunu bilmemek
sarımsak yemedim ki ağzım koksun
siz sağ olun
soğan yemedim ki ağzım koksun
sucuğunu çıkarmak
sunturlu küfür
suya sabuna dokunmamak
suyunun suyu
şangır şungur
şeytan kulağına kurşun
şeytana pabucunu ters giydirmek
şunu bunu bilmem
tantuna gitmek
taşı sıksa suyunu çıkarır
tavuğuna kışt demek
tetikte bulunmak
top yoluna gitmek
topun ağzında olmak
tosunum
tozunu atmak
turşusunu kurmak
tuttuğun altın olsun
tutunacak dalı olmamak
ucu dokunmak
ununu elemiş, eleğini asmış
uykusunu almak
uyuyan yılanın kuyruğuna basmak
uzun kulaktan haber almak
uzun lafın kısası
uzun oturmak
uzun sözün kısası
uzun yaşın ahiri ölüm
üzümün çöpü, armudun sapı var
vebali boynuna
vurgun yemek
vücudunu ortadan kaldırmak
ya devlet başa ya kuzgun leşe
yoksun etmek
yoluna can vermek
yolunu beklemek
yolunu şaşırmak
yorgunluk çıkarmak
yosun tutmak
yüze yüze kuyruğuna gelmek
Af Buyurun!
Ağ Kurşunu
Ağızdan Burun Yakın, Kardeşten Karın Yakın
Ağzı Kurusun
Ağzına Burnuna Bulaştırmak
Ahbap Kusuruna Bakan Ahbapsız Kalır
Ak Koyunun Kara Kuzusu Da Olur
Alacağı Olsun!
Aleyhinde (Veya Aleyhine) Söylemek (Veya Bulunmak)
Allah Acısını Unutturmasın
Allah Hoşnut Olsun
Allah Kavuştursun
Allah Korusun (Veya Saklasın)
Allah Senden Razı Olsun
Allah Sonunu Hayır Etsin
Allah'ından Bulsun
Altın Yağmurcun
Anam Avradım Olsun
Anasından Doğduğuna Pişman Etmek
Anasından Emdiği Süt Burnundan (Fitil Fitil) Gelmek
Anasından Emdiği Sütü Burnundan Getirmek
Aralık Oyunu
Arına Dokunmak
Arkadaşını Söyle, Kim Olduğunu Söyleyeyim
Arz Talep Kanunu
At At Oluncaya Kadar Sahibi Mat Olur
Avurdu Avurduna Geçmek
Ayağının Pabucunu Başına Giymek
Ayağının Tozunu Silmeden
Ayak Oyunu
Ayaklarının (Veya Ayağının) Ucuna Basmak
Ayıyı Vurmadan Postunu Satmak
Azrail'le Burun Buruna Gelmek
Baba Koruk (Veya Erik) Yer, Oğlunun Dişi Kamaşır
Bal Mumu Macunu
Balık Unu
Bam Teline Basmak (Veya Dokunmak)
Başı Zapt Olunmamak
Başını Koltuğunun Altına Almak
Bereketli Ola! (Veya Olsun!)
Besle Kargayı, Oysun Gözünü
Beyanat Vermek (Veya Beyanatta Bulunmak)
Bir Avuç Altının Olacağına Bir Avuç Toprağın Olsun
Bir Kurşun Atımı
Bir Yolunu Bulmak
Bocuk Domuzuna Dönmek
Boğaz Tokluğuna
Boğuntuya Getirmek
Bohçasını Koltuğuna Almak
Bohçasını Koltuğuna Vermek
Bok Canına Olsun
Bok Yoluna Gitmek
Boku Bokuna
Bokunda Boncuk Bulmak
Borcunu Bilmek
Borçlu Bulunmak (Veya Olmak)
Borçlunun Dili Kısa Gerek
Borsa Oyunu
Bostan Bozuntusu
Boş Bulunmak
Boş Ol (Veya Olsun)
Boylu Boyunca
Boynuna Almak
Boynuna Geçirmek
Boynunda Kalmak
Boynunu Kırmak
Boynunu Uzatmak
Boynunu Vurmak
Boyu Boyuna, Huyu Huyuna
Boyun Bağı
Boyun Bir Karış Uzadı
Boyun Kesmek
Boyun Kırmak
Boyun Olmak
Boyun Vermek
Boyuna Bosuna Bakmadan
Boyunduruğa Atmak (Veya Almak)
Boyunduruğa Vurmak
Boyunduruk Altına Girmek
Boyunduruk Parası
Bozguna Uğramak (Veya Vermek)
Bozkır Koyunu
Bozuntuya Uğramak
Bozuntuya Vermemek
Bu Kadar Kusur Kadı Kızında Da Bulunur
Budun Betimci
Budun Betimi
Budun Bilimci
Budun Bilimi
Budun Bilimsel
Bukalemun Gibi Renkten Renge Girmek
Buldukça Bunar (Veya Bulmuş Da Bunuyor)
Bunalım Geçirmek
Bununla Birlikte
Burnuna Girmek
Burnundan (Fitil Fitil) Gelmek
Burnundan Ayrılmamak
Burnundan Düşen Bin Parça Olmak
Burnundan Gelmek
Burnundan Kıl Aldırmamak
Burnundan Yakalamak
Burnunu Kırmak
Burnunun Dibine Sokulmak
Burnunun Dikine (Veya Doğrusuna) Gitmek
Burnunun Ucunu Görmemek
Burnunun Yeli Harman Savurmak
Burun Boşlukları
Burun Buruna Gelmek
Burun Bükmek
Burun Deliği
Burun Otu
Burun Perdesi
Burun Yapmak
Buyurun Cenaze Namazına!
Cam Macunu
Camcı Macunu
Caminin Mumunu Yiyen Kedinin Gözü Kör Olur
Can Bunaltısı
Canı Burnuna (Veya Burnundan) Gelmek
Canı Sağ Olsun!
Canını Burnundan Getirmek
Cirit Oyunu
Dalga Uzunluğu
Dan Dun
Dangıl Dungul
Darda Bulunmak
Davacın Kadı Olursa Yardımcın Allah Olsun
Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
Denizdeki Balığın Karada Komisyonculuğunu Yapmak
Dış Odun
Dili Kurusun!
Dili Uzun
Dilinin Ucunda
Dini Bir Uğruna
Dişe Dokunmak
Dişinin Kovuğuna Bile Gitmemek
Doğduğuna Bin Pişman
Doğduğuna Pişman Etmek
Doğduğuna Pişman Olmak
Dokunca Görmek
Dokunma Duyusu
Dokunulmazlığını Kaldırmak
Dolgun Maaş
Dostun Attığı Taş Baş Yarmaz
Dudağının Ucuna Gelmek
Dünya Yıkılsa Umurunda Değil
Dünyada Tasasız Baş Bostan Korkuluğunda Bulunur
Dünyanın Ucu Uzundur
Dürüst Oyun
Eksen Oyuncu
Eksik Olsun
El Sabunu
Elde Bulunan Beyde Bulunmaz
Eli Koynunda
Eli Koynunda Kalmak
Eli Uzun
Elinde Bulunmak (Veya Olmak)
Elini Kolunu Bağlamak
Elini Kolunu Sallaya Sallaya Gelmek
Elini Kolunu Sallaya Sallaya Gezmek
Elini Veren Kolunu Alamaz
Esmer Su Yosunları
Et Unu
Eti Budu Yerinde (Veya Etine Dolgun)
Etine Dolgun
Eylemde Bulunmak
Façuna Etmek
Fare Deliğe Sığmamış, Bir De Kuyruğuna (Veya Kıçına) Kabak Bağlamış
Fark Olunmak
Farz Olunmak
Faydası Dokunmak
Fincan Oyunu
Fiske Kondurmamak (Veya Dokundurmamak)
Funda Sıçanı
Funda Tavuğu
Funda Toprağı
Gaga Burun
Garip Kuşun Yuvasını Allah Yapar
Gayretine Dokunmak
Geç Olsun Da Güç Olmasın
Genel Uygunluk Bildirimi
Gerçeğe Uygunluk
Girişimde Bulunmak
Göbek Odunu
Gönlüne Dokunmak
Gözü Kör Olsun
Gözüne Dizine Dursun
Gözünü Toprak Doyursun
Gururuna Ağır Gelmek
Gururunu Okşamak
Gülme Komşuna, Gelir Başına
Gümüş Sağ Olsun, Altın Gidekosun
Gümüş Yağmurcun
Güvenme Dostuna, Saman Doldurur Postuna
Haberin Olsun!
Halka Oyunları
Hamamın Namusunu Kurtarmak
Haram Olsun!
Has Un
Hâşâ Huzurdan (Veya Huzurunuzdan)
Hatun Kişi
Hava Oyunu
Hayal Oyunu
Hayrı Dokunmak
Haysiyetine Dokunmak
Hazır Bulunmak (Veya Olmak)
Hazırlıklı Olmak (Veya Bulunmak)
Hazırlıksız Olmak (Veya Bulunmak)
Helâl Olsun
Her Koyun Kendi Bacağından Asılır
Her Kuşun Eti Yenmez
Her Ne Pahasına Olursa Olsun
Himmetin Var Olsun
Hoşuna Gitmek
Huyu Huyuna Suyu Suyuna (Uygun)
Huyuna Suyuna Gitmek
Huzurunu Kaçırmak
Hücum Oyuncusu
Kademli Olsun!
Kadere Boyun Eğmek
Kâğıt Oyunu
Kalbe Dokunmak
Kan Unu
Kanına Dokunmak
Kantarın Topunu Kaçırmak
Kanun Adamı
Kanun Dışı
Kanun Koyucu
Kanun Maddesi
Kanun Sözcüsü
Kardeşim Olsun Da Kanlım Olsun
Karnı Burnunda
Karşılıkta Bulunmak
Kaşık Oyunu
Kavuşur Su Yosunları
Kaza Kurşunu
Kazan Kaynamayan Yerde Maymun Oynamaz
Kedi Yavrusunu Yerken Sıçana Benzetir
Kedinin Boynuna Ciğer Asılmaz
Kefeni Boynunda Olmak
Kehanette Bulunmak
Kellesini Koltuğuna Almak
Kendi Kuyusunu Kendi Kazmak
Keramet Buyurdunuz (Veya Keramette Bulundunuz)
Keramette Bulunmak
Kerem Buyurun (Veya Eyleyin)
Keyfi Oluncaya Kadar
Kıl Burun
Kılıç Oyuncusu
Kılına Dokunmamak
Kıvırcık Koyun
Kızıl Su Yosunları
Kibrine Dokunmak
Koç Burunlu
Kokulu Sabun
Kokusunu (Veya Koku) Almak (Veya Duymak)
Kolu Uzun
Koluna Girmek
Koluna Kuvvet
Kolunda Altın Bileziği Olmak
Komşu Komşunun Külüne (Veya Tütününe) Muhtaçtır
Komşunun Tavuğu Komşuya Kaz (Karısı Kız) Görünür
Konut Dokunulmazlığı
Korkunun Ecele Faydası Yoktur
Korun Dokusu
Korunma Görmek
Koşun Bağlamak
Koşun Koşun
Koynuna Girmek
Koyun Bakışlı
Koyun Baklası
Koyun Can Derdinde, Kasap Yağ Derdinde
Koyun Dede
Koyun Kaval Dinler Gibi Dinlemek
Koyun Koyuna
Koyun Mantarı
Kozunu Paylaşmak (Veya Pay Etmek)
Köy Oyunu
Kukla Oyunu
Kulak Dolgunluğu
Kulaklı Somun
Kulpunu Bulmak
Kulun Atmak
Kulunç Girmek
Kulunç Kırmak
Kundak Sokmak (Veya Koymak)
Kunduz Böceği
Kurdun Oğlu Akıbet Kurt Olur
Kurşun Atmak
Kurşun Dokunmak
Kurşun Erimi
Kurşun Gibi
Kurşun Grisi
Kurşun Otu
Kurşun Rengi
Kurşun Sıkmak
Kurşun Tutmak
Kurşun Yağmuruna Tutmak
Kurşuna Dizmek
Kurt Komşusunu Yemez
Kuruntu Etmek
Kuskunu Düşük
Kuyruğuna Teneke Bağlamak
Kuyruğunu Kısmak
Kuzgun Gibi
Kuzgunî Siyah
Lânet Olsun!
Langır Lungur
Lehinde Söylemek (Veya Bulunmak)
Lüzumundan Fazla
Macun Küreği
Mahsubunu Yapmak
Mahzun Etmek
Mahzun Olmak
Maruz Bulunmak (Veya Olmak)
Maymun Balığı
Maymun Gibi
Maymun Gözünü Açtı
Maymuna Dönmek
Mecnun Olmak
Medyun Olmak
Meftun Etmek
Meftun Olmak
Memnun Etmek
Memnun Olmak
Meskûn Kılmak
Mezun Olmak
Mis Sabunu
Misafir Umduğunu Değil Bulduğunu Yer
Mukabelede Bulunmak
Muntazır Olmak
Mübarek Olsun!
Münasebette Bulunmak
Mütalâada Bulunmak
Namusuna Dokunmak
Namusuna Sinek Kondurmamak
Namusunu Temizlemek
Ne Demek Olsun
Ne Mal Olduğunu Bilmek (Veya Anlamak)
Ne Olduğunu Bilememek
Ne Olursa Olsun
Ne Pahasına Olursa Olsun
O Yolun Yolcusu
Odun Bilimi
Oh Olsun!
Olgun Odun
Olgunluk Yaşı
Oluruna Bakmak
Oluruna Bırakmak
Omzuna Binmek
Ongun Besi Suyu
Onuruna ... Vermek
Onuruna Dokunmak
Onuruna Yedirememek
Orta Oyunculuğu
Orta Oyuncusu
Orucunda Olmak
Ot Tutunmak
Oyun Almak
Oyun Bağlamak
Oyun Bozmak
Oyun Ebesi
Oyun Kurmak
Oyun Kurucu
Oyun Masası
Oyun Sahası
Oyun Salonu
Oyun Vermek
Oyun Yazarı
Oyun Yazarlığı
Oyuna Gelmek
Oyuna Getirmek
Oyuna Kurban Gitmek
Oyunbozanlık Etmek
Oyunu Almak
Pabucunu Eline Vermek
Pabucunu Ters Giydirmek
Pasaportunu Eline Vermek
Pasif Korunma
Pastoral Oyun
Peri Oyunu
Pişmiş Tavuğun Başına Gelmemek
Postundan Olmak
Radyo Oyunu
Rahmet Olsun Canına
Rivayet Olunmak (Veya Edilmek)
Ruhunda Güneş Açmak
Ruhunu Teslim Etmek
Sabun Ağacı
Sabun Balığı
Sabun Otu
Sabun Taşı
Sabun Tozu
Sağır Nun
Sağlık Olsun!
Satılık Ziftin Olsun, Selânik'ten Kel Gelir
Savunma Yapmak
Serzenişte Bulunmak
Seyirlik Oyun
Sıçan Deliğe Sığmamış, Bir De Kuyruğuna Kabak Bağlamış
Sıhhatler Olsun
Sırça Köşkte Oturan Komşusuna Taş Atmamalı
Silâhaltında Bulunmak
Solunum Aygıtı
Son Kânun
Sonuç Oyuncusu
Sonunu Almak
Sonunu Getirememek
Soyunup Dökünmek
Sözsüz Oyun
Su Testisi Su Yolunda Kırılır
Su Yosunları
Suç Duyurusunda Bulunmak
Suna Boylu
Suna Gibi
Suni Peyk
Suni Tahta
Susak Burunlu
Suyun Akıntısına Gitmek
Suyun Başı
Suyuna Gitmek
Suyuna Tirit
Suyunca Gitmek
Suyunu Almak
Takdir Olunmak
Takım Oyunu
Tan Tun
Tangır Tungur
Tanrı Korusun
Tarizde Bulunmak
Tavattun Etmek
Tavşanın Suyunun Suyu
Tazarruda Bulunmak
Tebligatta Bulunmak
Tedarikte Bulunmak
Televizyon Oyunu
Tembihatta Bulunmak
Tenceresi Kaynarken, Maymunu Oynarken
Terbiyeli Maymun Gibi
Tevdiatta Bulunmak
Tıkırı Yolunda Olmak (Veya Gitmek)
Tıkırını Yoluna Koymak
Tıngırı Yolunda
Ticarî Unvan
Tilki Uykusuna Yatmak
Toplumsal Bunalım
Toprağı Bol Olsun
Toprak Doyursun Gözünü
Tosun Gibi
Toz Sabun
Tozdan Dumandan Ferman Okunmamak
Tun Tun
Tun Tun Kaçmak
Tunç Bilekli
Tunç Kafiye
Tundan Tuna Atmak
Tutkun Olmak
Tuttuğunu Koparmak
Tuvalet Sabunu
Tüyüne Dokunmamak
Ucu (Herhangi Birine) Dokunmak
Ucu Ucuna
Ucun Ucun
Ucundan Tutmak
Ucunu Bulmak
Ucunu Kaçırmak
Ufkunu Genişletmek
Uğrun Uğrun
Uğur Ola! (Veya Uğurlar Olsun!)
Uğurlu Kademli Olsun
Umudunu Kesmek
Umudunu Kırmak
Umurunda Olmamak
Un Ufak Etmek
Un Ufak Olmak
Ustura Tutunmak
Uygun Adım
Uygun Bulmak
Uygun Düşmek
Uygun Gelmek
Uygun Görmek
Uygun Katmanlaşma
Uygun Olmak
Uyruğuna Girmek
Uzun Araç
Uzun Bacaklılar
Uzun Dalga
Uzun Diş
Uzun Dişli
Uzun Etek
Uzun Etmek
Uzun Far
Uzun Hayvan
Uzun Hece
Uzun Hikâye
Uzun Kafalı
Uzun Kulaklı
Uzun Lâfın (Veya Sözün) Kısası
Uzun Levrek
Uzun Sesli
Uzun Uzadıya
Uzun Uzun
Uzun Vokal
Uzun Yol Sürücüsü
Vaatte Bulunmak
Vakitler Hayrolsun
Vurgu Uzunluğu
Vurgun (Veya Vurgunu) Vurmak
Vurgunculuk Etmek
Ya Huyundan Ya Suyundan
Yağ Bal Olsun
Yanlış Yunluş
Yapay Solunum
Yapraklı Kara Yosunları
Yaralı Kuşa Kurşun Sıkılmaz
Yardımcı Oyuncu
Yassı Solungaçlılar
Yedek Oyuncu
Yeni Eflâtuncu
Yeni Eflâtunculuk
Yıl Uğursuzun
Yılanın Kuyruğuna Basmak
Yoksun Kalmak
Yoksun Olmak
Yol Yorgunu
Yolun Açık Olsun
Yoluna Bakmak
Yoluna Baş Koymak
Yoluna Girmek
Yoluna Koymak
Yoluna Sapmak
Yolunu Beklemek (Veya Gözlemek)
Yolunu Bilmek
Yolunu Bulmak
Yolunu Değiştirmek
Yolunu Kesmek
Yolunu Sapıtmak
Yolunu Tutmak
Yolunu Yapmak
Yorgun Düşmek
Yorgunluğunu Almak
Yorgunluk Kahvesi
Yorgunu Yokuşa Sürmek
Yosun Bağlamak (Veya Tutmak)
Yosun Külü
Yulaf Unu
Yumruğuna Güvenmek
Yumruk Oyuncusu
Yumruk Oyunu
Yunmuş Arınmış (Veya Yıkanmış)
Yuvarlanan Taş Yosun Tutmaz
Yüreğine Dokunmak
Yürürlükte Bulunmak
Yüz Sabunu
Yüzü Ak Olsun
Yüzük Oyunu
Yüzünü Unutmak
Zan Altında Bulunmak
Zararı Dokunmak
Zebun Etmek
Zebun Kalmak
Zebun Olmak
Zebunu Olmak
Zehapta Bulunmak
Zehir Zıkkım Olsun
Zemin Ve Zamana Uygun
Ziyade Olsun!
Zor Oyunu Bozar
Zorun Ne?
Zoruna Gitmek
Zorunda Bırakmak
Zorunda Kalmak (Veya Olmak)
Zorunlu Emeklilik
Zorunlu Kılmak
Zorunlu Olarak
Zorunlu Sigorta
Zülfüyâre Dokunmak
adapte olunmak
akşamlar (veya akşamışerifler) hayrolsun!
asabına dokunmak
atıf yapmak (veya atıfta bulunmak)
atılı bulunmak
avuç (veya avucunu) açmak
aynı yolun yolcusu (olmak)
başsağlığında bulunmak
baykuşun kısmeti ayağına gelir
boyunca çocuğu olmak
bulunmaz Bursa (veya Hint) kumaşı
curcunaya çevirmek (veya döndürmek veya vermek)
domuzun kuyruğunu kes yine domuz
donsuzun gönlünden dokuz top bez geçer
durgunluk çökmek
duyuruda bulunmak
emanet hayvanın (veya eşeğin) kuskunu (veya paldımı) yokuşta kopar
emdiği sütü burnundan getirmek
en kötü günümüz böyle olsun
ervahına yuf olsun!
esef olunmak
feda olsun!
gâvurun ekmeğini yiyen gâvurun kılıcını çalar
hayırlısı olsun
huyunu suyunu değiştirmek
huylu huyundan vazgeçmez
kanuniyet kesbetmek
kardeş kardeşin ne öldüğünü ister ne onduğunu
kavun kökeninde büyür
korktuğuna uğramak
koydunsa bul
kul sıkışmayınca (veya daralmayınca veya bunalmayınca) Hızır yetişmez
kurbanlık koyun gibi
kutsuz kuşun yuvası doğan yanında olur
kürk ile börk ile adam olunmaz
macun çekmek
madalyonun ters tarafı (veya tersi veya arka yüzü)
maksat muhabbet olsun
mazlumun ahı yerde kalmaz
müft olsun da zift olsun
müracaatta bulunmak
nasihatte bulunmak
noktasına virgülüne dokunmadan
nüfusunu çıkarmak
oduncunun gözü omçada
onurunu okşamak
pundunu bulmak
ruhu şad olsun!
sarılıp kundaklanmak
sıkıp suyunu çıkarmak
sorun olmak
suçunu bağışlamak
sunu ve istem
sükûnet bulmak
sütununu açmak
tanzim olunmak
tebliğ olunmak
telakki olunmak
temasta bulunmak
torun tosun (veya torba) sahibi olmak
tozunu almak (veya atmak veya silkelemek veya silkmek)
turpun sıkısından seyreği iyidir
tutunacak dalı olmak
tünelin sonunda ışık görünmek
uçkuruna sağlam olmak
uçurumun kenarından dönmek
usuna getirmek
yekûn çekmek
yolcu yolunda gerek
yorgunluk (veya yorgunluğunu) atmak (veya çıkarmak)
yüzüp yüzüp kuyruğuna gelmek
çukurunu kazmak
göz önünde tutmak (veya bulundurmak)
iğne yutmuş ite (veya maymuna) dönmek
şükürler olsun
şehadette bulunmak
kutlu gün doğuşundan bellidir
şikâyette bulunmak
çekiver kuyruğunu
gaflet uykusundan uyandırmak
belsoğukluğuna uğratmak
ağzının kokusunu çekmek
inayette bulunmak
ricada bulunmak
itibarın sağ olsun
burnunun direğini kırmak
ekmekten kaşık olur ama her yoğurdun hakkına değil
öneride bulunmak
burun buruna olmak
ifrat tefritte kalmak (veya bulunmak)
öğütte (veya öğütlerde) bulunmak
savul! (veya savulun!)
ömür boyunca
eğitici oyun
runik yazı
dozunu ayarlamak
uzun vadeli
punduna getirmek
karın tokluğuna
çiçeği burnunda
burnundan getirmek
notunu vermek
avucunu yalamak
TDK Ün Nedir Anlamı, Ün Ne Demek? Ün Eşanlamlısı TDK Ün Anlamı Nedir? Ün Ne Demek?
Herkesçe Bilinme
Tanınma durumu
San
Şöhret
şan
Ses
TDK Sözlüğünde Ün İle İlgili Atasözü ve Deyimler
üne Kavuşmak
Ün Almak (veya Kazanmak Veya Salmak Veya yapmak)
Atasözleri Sözlüğünde Ün
Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz
Abdalın dostluğu köy görünceye kadardır
Aç gözünü, açarlar gözünü
Aç tavuk (düşünde) kendini buğday (arpa, darı) ambarında sanır (görür)
Aç tokun yüzüne bakmakla doymaz
Acemi katır kapı önünde yük indirir
Açın gözün ekmek teknesindedir (olur)
Ağaç kökünden yıkılır
Ak akçe kara gün içindir
Ak gün ağartır, kara gün karartır
Akıl akıldan üstündür
Akıllı düşününceye kadar deli oğlunu everir
Akıllı, söylemeden (önce) düşünür, akılsız düşünmeden söyler
Al gününde al; ver gününde ver
Alet işler, el övünür
Ar dünyası değil kar dünyası
Arefe günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar
Arsızın yüzüne tükürmüşler, "yağmur yağıyor" demiş
At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin
At, avrat, silah ödünç verilmez
At olacak tay yürüyüşünden belli olur
At yedi günde, it yediği günde unutur
Atalar sözünü tutmayanı yabana atarlar
Atmaya niyeti olmayan Kürt, taşın büyüğüne sarılır
Attığın taş ürküttüğün kuşa değmez
Ay bozmaz, süt kokmaz. Kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür
Ay buluttan çıksın da gör, ayva tüyünü atsın da gör
Ay görmüşün yıldıza minneti yoktur
Ayağını sıcak tut, başını serin; gönlünü ferah tut, düşünme derin
Aydan gelen halı üstüne, günde gelen kül üstüne
Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun (bağda izin olsun, üzüm yemeye yüzün olsun)
Balı dibinden, yağı yüzünden
Başın sağlığı, dünya varlığı
Besle kargayı, oysun gözünü
Bir adama kırk gün deli (ne) dersen deli (o) olur
Bir günlük beylik, beyliktir
Bir hatır, iki hatır, üçüncüde vur satır
Bir kötünün yedi mahalleye zararı dokunur
Bir senden büyüğün, birde senden küçüğün sözünü dinle
Bir sıçrarsın çekirge, iki sıçrarsın çekirge, üçüncüde ele geçersin çekirge
Birgün su içeceğin çeşmeye çamur sıçratma
Birşeyin önüne bakma, sonuna bak
Bodur tavuk her gün piliç
Borç iyi güne kalmaz
Bugün bana ise yarın sana
Bugünkü tavuk yarınki kazdan iyidir
Bugünün işini yarına bırakma
Bülbülün çektiği dil(i) belasıdır
Cennet de bu dünyada cehennem de
Cins kedi ölüsünü göstermez
Çağrılan yere erinme, çağrılmayan yere görünme
Çirkefe taş atma üstüne sıçrar
Dağ başına harman yapma, savurursun yel için; önüne değirmen yapma, öğütürsün sel için
Dağ dağ üstüne olur, ev ev üstüne olmaz
Dağ ne kadar yüce olsa yol (onun) üstünden aşar
Deli deliyi görünce değneğini saklar
Deli kız düğün etmiş, kendi baş sedire geçmiş
Deliye hergün bayram
Dibi görünmeyen suya girme
Dilenciye borçlu olma, ya düğünde ister ya bayramda
Dolu küpün sesi çıkmaz
Donsuzun gönlünden dokuz top bez geçer
Dost dostun ayıbını yüzüne söyler
Dost kara günde belli olur
Düğün aşıyla dost ağırlanmaz
Düğün el ile, harman yel ile (olur)
Düğün olur iki kişiye, kaygısı düşer deli komşuya
Düğünde Fatmacığı kim bilir (Fatmacığın adı mı okunur)?
Düğünü okuyucu boklar
Dün öleni dün gömerler
Dünya bir, işin bin
Dünya büyük olsa da (aslında) dardır
Dünya dört kulplu bir kazan, bir kulpundan tut da kazan
Dünya iki kapılı handır
Dünya malı dünyada kalır
Dünya ölümlü, gün akşamlı
Dünya Sultan Süleyman'a bile kalmamış
Dünya tükenir, yalan tükenmez
Dünyada tasasız baş bostan korkuluğuna benzer
Dünyanın ucu uzundur
Dünyayı su bassa ördeğe vız gelir
Dünyayı umutla yemişler
Düştünse toprağa sarıl
Düşüne düşüne görmeli işi, sonra pişman olmamalı kişi
Duvarın kulağı var gözünü de unutma
El elden üstündür
El için ağlayan iki gözden, yâr için dövünen dizinden olur
El ile gelen düğün bayram(dır)
El üstünde gömlek eskimez
Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz
Elifin hecesi var, gündüzün gecesi var
Elmayı havaya at, düşünceye kadar Allah kerim
Eşeği düğüne çağırmışlar, ''ya odun eksik, ya su'' demiş
Eşeğin gönlüne kalsa bir bağ maydanozu götürmez
Eşeğin ölümü, köpeğe düğündür
Eşek eşeği ödünç kaşır
Eski diye atma kürkünü, gerek olur bürünürsün bir günü
Eşkıyanın düşkünü, beyaz giyer kış günü
Etme bulma dünyası
Evden bir ölü çıkacak demişler, herkes hizmetçinin yüzüne bakmış
Evladı ben doğurdum, amma gönlünü ben doğurmadım
Evli evinde, köylü köyünde gerek
Fakiri dövme, üstünü yırt
Farz sünneti bastırır
Fırsat eldeyken sürün devranı
Fukaranın (fakirin) şaşkını, beyaz giyer kış günü
Geçim dünyası
Geçme namert köprüsünden, koparsın su seni
Geniş gününde dar gezen, dar gününde geniş gezer
Gevşek tükürüğün sakala zararı vardır
Gittiğin yer kör ise, gözünü yumda bak
Gökyüzünde düğün var deseler, kadınlar merdiven kurmaya kalkar
Gönlün sevdiği, ya kürklü olur ya kepenekli
Gönlün yazı var, kışı var
Gördün deli, savul geri
Gören gözün hakkı vardır
Görgülü kuşlar gördüğünün işler, görmedik kuşlar ne görsün ki ne işler?
Görmemişin çocuğu olmuş, tutmuş şeyini (pipisini, çükünü) koparmış
Görünen dağın ardı yakındır
Görünen köy kılavuz istemez
Görünüşe aldanma (aldanmamalı)
Göz gördüğünü ister
Gün bugündür
Gün doğmadan kemliği söylenmez
Gün doğmadan neler doğar
Gün geçer, kin geçmez
Gün güne uymaz
Gün ola harman ola
Gün varken davarını eve götür
Gündüzün mum yakan, geceyi bulamaz
Güne göre kürk giyinmek gerek
Güneş balçıkla sıvanmaz
Güneş giren eve doktor (hekim) girmez
Güneş görmeyen eve doktor girer
Gurbette övünmek, hamamda türkü söylemeye benzer
Güzel bürünür, çirkin görünür
Güzele kırk günde doyulur, iyi huyluya kırk yılda doyulmaz
Hangi gün vardır akşam olmadık
Harman döven öküzün ağzı bağlanmaz
Harman yel ile, düğün el ile olur
Hayvan yularından, insan sözünden (ikrarından) tutulur
Her ağaç kökünden kurur (çürür)
Her gün baklava börek yense bıkılır
Her gün bir olmaz
Her gün gezen kırda, bir gün uğrar kurda
Her horoz kendi çöplüğünde öter
Her yiğidin gönlünde bir arslan yatar
Horoz ne kadar öterse ötsün, civciv tavuğun dıkdıkına bakar
İki kişi konuşurken üçüncüye bok yemek düşer
İmam evinden aş, ölü gözünden yaş çıkmaz
İmece günü bulutlu, görmeyene ne mutlu
İnsan gönlünün artığını söyler
İtin gönlüne kalsa günde bir leş yer
İyi dost kara günde belli olur
İyi insan lafının (sözünün) üstüne gelir
İyilik et kele, övünsün ele
Kabahat (suç) samur kürk olsa kimse sırtına (üstüne) almaz
Kadının yüzünün karası, erkeğin elinin kınası
Kaptanın hüneri dalgalı denizde belli olur
Kara gün kararıp kalmaz
Kardeş kardeşin (hısım hısımın) ne öldüğünü ister, ne onduğunu
Karga, kekliği taklit edeyim demiş; kendi yürüyüşünü şaşırmış
Karga yavrusuna bakmış, "benim ak pak evladım" demiş (kuzguna yavrusu anka görünür)
Kavanoz dipli dünya
Kavgada kılıç ödünç verilmez
Keçinin uyuzu, pınarın gözünden su içer
Kedinin kabahatini önüne koyarlar, öyle döverler
Kedinin usluluğu sıçan görünceye kadar
Kediye ''Bokun şifa'' demişler, tutmuş üstünü örtmüş
Kediyi sıkıştırırsan üstüne atlar
Kefen alacak adam gözünün yaşından belli olur
Kel kız, ablasının saçıyla övünür
Keskin sirke küpüne (kabına) zarar verir
Kır atın (koca öküzün) yanında duran ya huyundan ya suyundan
Kırk gün taban eti, bir gün av eti
Kısa günün karı az olur
Kızı gönlüne (keyfine) bırakırsan ya davulcuya varır, ya zurnacıya
Kızımın (bacımın) iffeti (örtüsü) batmakta rezilin gözüne, acırım tükrüğe billahi tükürsem yüzüne
Komşu komşunun külüne muhtaçtır
Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
Köpek sürünmekle etek kesilmez
Köre ''Şimdi gece.'' demişler, ''Ne zaman gündüzdü?'' demiş
Körün istediği bir göz, ikisi olursa ne söz
Körün istediği iki göz, biri ela biri boz
Kul kullanan bir gözünü kör, bir kulağını sağır etmeli
Kürkçünün kürkü olmaz, börkçünün börkü
Kurt tüğünü (köyünü) değiştirir, huyunu değiştirmez
Kutlu gün doğuşundan bellidir
Kuzguna yavrusu (anka) görünür
Leyleğin ömrü (günü) laklakla geçer
Malını yemesini bilmeyen zengin her gün züğürttür
Mart yağar, nisan övünür; nisan yağar, insan övünür
Maymun yoğurdu yemiş, artığını ayının yüzüne sürmüş
Meyhanecinin yüzünü bayram topu güldürür
Mezar taşı ile övünülmez
Misafir üç gün misafirdir
Misafirin umduğu, ev sahibine iki öğün olur
Misafirlik üç gündür
Nar üstüne turp yenmez
Oğlan doğuran övünsün, kız doğuran dövünsün
Oğlan getir, kız getir; yine odun yükünü sen götür
Onmadık hacıyı deve üstünde yılan sokar
Ot kökü üstünde biter
Otu çek, köküne bak
Öksüzün karnına vurmuşlar ''Vay arkam!'' demiş
Öküz, öküzün boynuzunda çamur görmezse korkmaz
Ölenle ölünmez
Önce düşün, sonra söyle
Padişah yasağı üç gün sürer
Papaz her gün pilav yemez
Rakip ölsün de ne yüzden ölürse ölsün
Rençber kırk yılda, tüccar kırk günde
Rüzgara tüküren kendi yüzüne tükürür
Rüzgarın önüne düşmeyen yorulur
Rüzgarlı günde pamuk atılmaz
Saçın ak mı kara mı, önüne düşünce görürsün
Sarı öküzün yanında duran; ya huyundan ya tüyünden kapar
Sarımsağı gelin etmişler, kırk gün kokusu çıkmamış
Sayılı günler (gün) tez (çabuk) geçer
Seraskere dana güttüren dünya
Seyrek git dostuna, kalksın ayak üstüne
Seyrek gitsen (sıkça varma) dostuna, kalksın ayak üstüne
Sık gidersen dostuna, yatar arka üstüne
Sirkeyi, sarımsağı düşünen (hesaplayan) paçayı yiyemez
Sonradan görme kuldan, buluttan çıkma günden korkulur
Sözünü bil, pişir; ağzında der, devşir
Su bulununca (görülünce) teyemmüm bozulur
Su (sus) küçüğün, söz (sofra) büyüğün
Şer işi uzat hayra dönsün, hayır işi uzatma şerre dönmesin
Şu dünyanın bin bir türlü hali var
Tarlanın taşlısı, kızın saçlısı, öküzün başlısı
Terzi kendi söküğünü dikemez
Tevekkelin (tevekküllünün) gemisi batmaz (eşeğini kurt yemez)
Türk'ün aklı gözünde
Türkün aklı sonradan gelir
Uyku ölümün kardeşidir
Üşüntü köpek mandayı paralar
Üveye etme, özünde bulursun; geline etme, kızında bulursun
Üzümü (üzümünü) ye (de), bağını sorma
Üzümün çöpü var, armudun sapı
Vardığın yer körse gözünü kapa
Varsa hünerin, var her yerde yerin; yoksa hünerin, var her yerde yerin!
Veren el, alan elden üstündür
Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol
Yağ (yal) yiyen köpek tüyünden belli olur
Yağmurlu gün tavuk su içmez
Yar, yıkıldığı gün tozar
Yarınki kazdan, bugünkü tavuk yeğdir
Yavaş tükürüğün sakala zararı olur
Yavuz (yürük) at, yemini (yavuz it ününü) kendi artırır
Yemeyenin malını yerler (üstünede bir bardak su içerler)
Yerine düşmeyen gelin yerine yerine, boyuna düşmeyen esvap sürüne sürüne eskir
Yetişemediğin köyün alt tarafında yat
Yiğidin yiğide ekmeği ödünç, kötüye sadaka
Yörüğün göçü gide gide düzelir
Yüzünü bulan astarını da ister
Zenginin basması ipekli görünür
Zenginin iki dünyası da mamurdur
Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar
Züğürt olup düşünmektense, uyuz olup kaşınmak yeğdir
Deyimler Sözlüğünde Ün
abazan döküntüsü
abazan köyün dişi eşeği
açtı ağzını yumdu gözünü
aklı götünde
babaları üstünde olmak
babası üstünde olmak
bir ayak üstünde bin yalan söylemek
boyunun ölçüsünü almak
buz üstüne yazı yazmak
çöplüğünü kazmak
dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı
deliye her gün bayram
doğduğuna inanıp öldüğüne inanmamak
dört ayak üstüne düşmek
dumanı üstünde
düğün değil bayram değil eniştem beni niye öptü
düğün dernek, hep bir örnek
dünya kazan ben kepçe
dünyadan el etek çekmek
dünyaya gözlerini açmak
dünyaya gözlerini kapamak
dünyaya kazık çakmak
dünyaya kazık kakmak
dürbünün tersiyle bakmak
düşünüyorum, öyleyse varım
edepsizliği gündeliğe takılmak
el üstünde gezmek
et et üstüne koymamak
felekten bir gün çalmak
gece gündüz dememek
gönlünde yatmak
gönlünü çelmek
gönlünü kapmak
gördüğüne aşık görmediğine bulaşık
göründü Sivas'ın bağları
götünün kılı ağarmak
göz önünde tutmak
göze görünmemek
gözü dünyayı görmemek
gözünü bağlamak
gözünün önünden geçmek
gününü doldurmak
hüngür hüngür ağlamak
ısıtıp ısıtıp önüne getirmek
ısıtıp ısıtıp önüne koymak
iyi gün dostu
kambersiz düğün olmaz
kapılar yüzüne kapanmak
kara gün dostu
kara kara düşünmek
kaşının altında gözün var dememek
kedi gibi dört ayak üstüne düşmek
köküne kibrit suyu dökmek
kökünü kazımak
köprünün altından çok sular aktı
kuzu postuna bürünmek
küçük köyün büyük ağası
küpünü doldurmak
mührünü basmak
ne kızı verir ne dünürü küstürür
nev'i şahsına münhasır
o gün bugün
öbür dünyayı boylamak
ödünü koparmak
ödünü patlatmak
öküzün trene baktığı gibi bakmak
ölümüne koşmak
ölür müsün, öldürür müsün?
önünü almak
rahat yüzüne hasret kaldı
sel önünden kütük kapmak
sözünü balla kesmek
su yüzüne çıkmak
sütüne havale etmek
takke düştü kel göründü
tam üstüne basmak
taş taş üstünde bırakmamak
tütünü tepesinden çıkmak
ucu bucağı görünmemek
utandınsa yüzüne kalbur tut
uyku gözünden akmak
uzun sözün kısası
ücüğünden cücüğüne
üstünde durmak
üstünden atmak
üstüne basmak
üstüne bir bardak su içmek
üstüne varmak
üstüne vurmak
üstünüze iyilik sağlık
üzümün çöpü, armudun sapı var
vardığın yer körse sen de gözünü kapa
yediği önünde yemediği ardında
yediği önünde, yemediği ardında
yıldırımları üstüne çekmek
yüzünden kan damlamak
yüzüne kan gelmek
yüzünü ağartmak
yüzünün akıyla çıkmak
Aç Gözünü, Açarlar Gözünü
Açık Tribün
Açtı Ağzını, Yumdu Gözünü
Ağız Tütünü
Ağzını Açacağına Gözünü Aç
Ak Gün Ağartır, Kara Gün Karartır
Ala Gün
Alıp Satmaz Görünmek
Allah Bahtından Güldürsün
Allah Herkesin Gönlüne Göre Versin
Ana Baba Günü
Ardıl Görüntü
Ardışık Görüntü
Arpacı Kumrusu Gibi Düşünmek
Art Düşünce
Artık Gün
Asbest Yünü
Aslî Düşünce
Ayıbını Yüzüne Vurmak
Az Günün Adamı Olmamak
Basın Dünyası
Başı Bütün
Başına Dünyanın Belâsını Sarmak
Başına Güneş Geçmek
Başını Gözünü Yarmak
Başının Gözünün Sadakası
Bayram Günü
Bel Kündesi
Benden Günah Gitti
Besle Kargayı, Oysun Gözünü
Bilimsel Düşünce
Bir Gün Evvel
Bir Günden Bir Güne
Bir Günlük Beylik Beyliktir
Bir Yana Dünya Bir Yana
Birbirinin Gözünü Oymak
Boğazına Düşkün
Bugün Yarın
Bugünden Tezi Yok
Bugüne Bugün
Bugünkü Günde
Bugünlük Yarınlık
Bükünlü Dil
Bütün Bütün
Bütün Bütüne
Bütüncü Ekonomi
Bütünlemeye Kalmak
Bütünler Açı
Cam Yünü
Canına Düşkün
Dayak Düşkünü
Derdi Günü
Derin Derin Düşünmek
Devlet Düşkünü
Dış Dünya
Dibi Görünmek
Dini Bütün
Dokuz Körün Bir Değneği
Dost Kara Günde Belli Olur
Duvak Düşkünü
Duygusal Düşünme
Düğün Alayı
Düğün Bayram Etmek
Düğün Hamamı
Düğün Pilâvı
Düğün Pilâvıyla Dost Ağırlamak
Düğün Yahnisi
Dünür Düşmek
Dünür Gezmek
Dünür Gitmek
Dünya Başına Dar Olmak (Veya Gelmek)
Dünya Başına Yıkılmak
Dünya Bir Araya Gelse
Dünya Durdukça Durasın!
Dünya Görmüş
Dünya Görüşlü
Dünya Güzeli
Dünya Kadar
Dünya Kelâmı
Dünya Kelâmı Etmek
Dünya Malı
Dünya Nimeti
Dünya Penceresi
Dünya Varmış
Dünya Yıkılsa Umurunda Değil
Dünya Yüzü Görmemek
Dünyada Tasasız Baş Bostan Korkuluğunda Bulunur
Dünyadan Haberi Olmamak
Dünyalığı Doğrultmak
Dünyanın Dört Bucağı
Dünyanın Ucu Uzundur
Dünyasından Geçmek
Dünyaya Getirmek
Dünyaya Gözlerini Kapamak (Veya Yummak)
Dünyayı Anlamak
Dünyayı Haram Etmek
Dünyayı Tutmak
Düşkün Olmak
Düşkünler Yurdu
Düşüncesini Açmak
Düşüncesini Okumak
Düşüncesizlik Etmek
Düşünceye Dalmak
Düşünceye Varmak
Düşünme Yasaları
Ele Güne Karşı
Eli Ayağı Düzgün
Eli Yüzü Düzgün
Eline Yüzüne Bulaştırmak
Eski Dünya
Etme Bulma Dünyası
Evli Evine, Köylü Köyüne
Feneri Nerede Söndürdün
Fırsat Düşkünü
Geceli Gündüzlü
Geçim Dünyası
Geçme Namert Köprüsünden, Ko Aparsın Su Seni
Geçmiş Zaman Görünümü
Gelecek Zaman Görünümü
Genel Görünüm
Genel Görünümlü
Geniş Zaman Görünümü
Gereği Düşünülmek
Gırtlağına Düşkün
Göğsünü Gere Gere
Göğsünü Kabartmak
Göğsünü Yırtmak
Gönlün Yazı Var, Kışı Var
Gönlünde Kalmak
Gönlünden Geçirmek (Veya Geçmek)
Gönlüne Doğmak
Gönlüne Dokunmak
Gönlüne Göre
Gönlünü Düşürmek
Gönlünü Etmek (Veya Yapmak)
Gönlünü Hoş Etmek
Gönlünü Kaptırmak
Gönlünü Karartmak
Gönlünü Serin Tutmak
Gönlünü Söndürmek
Gönlünü Yaralamak
Gönlünün Dümeni Bozuk
Gör (Veya Görürsün)
Gören Gözün Hakkı Vardır
Görüngü Bilimi
Görünmez Kaza
Görünüş Almak
Görünüşü Kurtarmak
Götün Götün
Göze Görünmek
Gözün Aydın!
Gözünde Büyümek
Gözünde Büyütmek
Gözünde Olmamak
Gözünden Kıskanmak
Gözüne Batmak
Gözüne Dizine Dursun
Gözüne Girmek
Gözüne Kestirmek
Gözüne Sokmak
Gözüne Uyku Girmemek
Gözünü Açmak
Gözünü Ağartmak
Gözünü Alamamak
Gözünü Ayırmamak
Gözünü Doyurmak
Gözünü Dört Açmak
Gözünü Gözüne Dikmek
Gözünü Kin Bürümek
Gözünü Korkutmak
Gözünü Sevdiğim
Gözünü Seveyim
Gözünü Toprak Doyursun
Gözünü Yıldırmak
Gözünü Yummak
Gözünün Bebeği Gibi Sevmek
Gözünün Yaşına Bakmamak
Gücü Gücüne
Gücüne Gitmek
Gücüne Koşmak
Gün Ağarmak
Gün Almak
Gün Atmak
Gün Balı
Gün Balığı
Gün Batısı
Gün Batmak
Gün Bugün
Gün Dikilmesi
Gün Doğmadan Kimliği Söylenmez
Gün Doğmak
Gün Doğusu
Gün Dönümü
Gün Durumu
Gün Geçmek
Gün Gibi Açık
Gün Görmemek
Gün Gülü
Gün Günden
Gün Güne Uymaz
Gün Kavuşmak
Gün Koymak
Gün Merkezli
Gün Meselesi
Gün Ola Harman Ola
Gün Olur Yılı Besler, Yıl Olur Günü Beslemez
Gün Tutulması
Gün Yağmuru
Gün Yayı
Gün Yeli
Günah Benden Gitti (Veya Gitsin)
Günah Olmak
Günaha Girmek
Günaha Sokmak
Günahı Kadar Sevmemek
Günahına Girmek (Veya Günahını Almak)
Günahını Vermez
Güncelliğini Yitirmek
Gündeliğe Gitmek
Gündem Dışı
Gündeme Almak
Gündeme Getirmek
Gündüz Feneri
Gündüz Gözüyle
Gündüz Külâhlı, Gece Silâhlı
Gündüz Yırtıcıları
Güne Doğrulum
Güneş Açmak
Güneş Balçıkla Sıvanmaz
Güneş Banyosu
Güneş Dil Teorisi
Güneş Doğmak
Güneş Girmeyen Eve Doktor Girer
Güneş Günü
Güneş Hayvancıkları
Güneş Lekeleri
Güneş Saati
Güneş Tacı
Güneş Takvimi
Güneş Tekeri
Güneş Yılı
Güney Karamanı
Güney Noktası
Günlerden Bir Gün
Günleri Gece Olmak
Günleri Sayılı Olmak
Günlük Ağacı
Günlük Defter
Günlük Güneşlik
Günlük Güneşlik Görünmek
Günü Dolmak
Günü Geçmiş
Günü Gününe
Günü Gününe Uymaz
Günü Yetmek
Günün Adamı
Gününü Görmek
Gününü Göstermek
Gününü Gün Etmek
Ha Bugün Ha Yarın
Hafta Sekiz, Gün Dokuz
Her Yiğidin Gönlünde Bir Aslan Yatar
Herkesin Gönlünde Bir Aslan Yatar
Hesap Günü
Hükmünde Olmak
Hüner Göstermek
Kabul Günü
Kadının Yüzünün Karası Erkeğin Elinin Kınası
Kahır Yüzünden Lütfa Uğramak
Kahve Dövücünün Hınk Deyicisi
Kandil Günü
Kapalı Tribün
Kara Gün
Kavanoz Dipli Dünya
Keli Görünmek
Kendini Düşünmek
Kesenin Dibi Görünmek
Keskin Sirke Küpüne (Veya Kabına) Zarar
Kılık Kıyafet Düşkünü
Kısa Günün Kârı
Kış Günü
Kıyafet Düşkünü
Kızı Gönlüne Bırakırsan Ya Davulcuya Kaçar (Veya Varır) Ya Zurnacıya
Kibar Düşkünü
Kibarlık Düşkünü
Koltuk Düşkünü
Komşu Komşunun Külüne (Veya Tütününe) Muhtaçtır
Komşunun Tavuğu Komşuya Kaz (Karısı Kız) Görünür
Koyu Koyu Düşünmek
Kökünden Halletmek
Kör Kör Parmağım Gözüne
Körün Taşı
Kötü Kötü Düşünmek
Kuruluşlar Bütünü
Külünü Savurmak
Kündeden Atmak
Kündeye Gelmek
Kündeye Getirilmek
Künhüne Varmak
Künyesi Bozuk
Künyesi Gelmek
Künyesini Okumak
Maden Yünü
Madenî Yün
Maymun Gözünü Açtı
Meme Süngeri
Menfaat Düşkünü
Mübarek Gün
Mümkün Mertebe
Mümkün Olmak
Münakaşa Götürmemek
Münasebet Düşmek
Münasebet Kurmak
Münasebete Girmek
Münasebeti Düşmek
Münasebetini Getirmek
Münasebetli Münasebetsiz
Münasebette Bulunmak
Münasip Bulmak
Münasip Görmek
Müncer Olmak
Ne Güne Duruyor?
Ne Günlere Kaldık!
Ne Hâli Varsa Görsün
Ne Mümkün
Ne Münasebet!
Nefsine Düşkün
O Gün Bugün(Dür)
Oturak Kündesi
Paça Günü
Papaz Her Gün Pilâv Yemez
Pireyi Gözünden Vurmak
Pis Pis Düşünmek
Pozitif Görüntü
Ruhunda Güneş Açmak
Sabahın Köründe
Sağ Gözünü Sol Gözünden Sakınmak
Sanat Dünyası
Sap Döner, Keser Döner, Gün Gelir Hesap Döner
Selâmünaleyküm Kör Kadı
Sırat Köprüsünden Geçmek
Sorulu Görünüm
Sosyal Bünye
Soyunup Dökünmek
Sözünde Durmak
Sözüne Gelmek
Sözüne Sahip
Sözünü (Veya Sözünüzü) Balla Kestim (Veya Kesiyorum)
Sözünü Esirgememek (Veya Sakınmamak)
Sözünü Geri Almak
Sözünü Kesmek
Sözünü Tutmak
Su Dökünmek
Sulbünden Gelmek
Surat Düşkünü
Surata Bak Süngüye Davran
Suratı Kasap Süngeriyle Silinmiş
Sureti Haktan Görünmek
Suyu Görünce Teyemmüm Bozulur
Sülün Gibi
Sünger Avcısı
Sünger Doku
Sünger Geçirmek
Sünger Gibi
Süngüsü Düşük
Sünnet Ehli
Sürerlik Görünümü
Sürgün Avı
Sürgüne Göndermek
Sürtünüp Durmak
Sürüsüne Bereket!
Sütüne Kalmak
Süzgün Bakış
Süzgün Göz
Taaffün Etmek
Taayyün Etmek
Takke Düştü, Kel Göründü
Tam Gün
Tanrı'nın Günü
Tebeyyün Etmek
Tecennün Etmek
Terzi Kendi Söküğünü Dikemez
Toprak Doyursun Gözünü
Turnayı Gözünden Vurmak
Tükürdüğünü Yalamak
Tükürüğünü Yutmak
Tünel Geçmek
Tütün Balığı
Tütün Rengi
Tütününü Tüttürmek
Tüyüne Dokunmamak
Ucu Bucağı Olmamak (Veya Görünmemek)
Uykusu Bölünmek
Uzun Lâfın (Veya Sözün) Kısası
Yağmur Yağarken Küpünü Doldurmak
Yalan Dünya
Yalancı Dünya
Yan Pala Zeydün
Yapmacık Görünümü
Yarım Gün
Yaş Günü
Yavaş Tütün
Yazık Günah
Yeise Bürünmek
Yeni Dünya
Yeni Dünya Aslanı
Yerlerde Sürünmek
Yıldız Günü
Yörüngesine Oturmak
Yükünü Almak
Yükünü Tutmak
Yüzü Kasap Süngeriyle Silinmiş
Yüzünden Akmak
Yüzünden Düşen Bin Parça Olmak
Yüzünden Okumak
Yüzüne Bağırmak
Yüzüne Bakamaz Olmak
Yüzüne Bakmamak
Yüzüne Bir Daha Bakmamak
Yüzüne Duramamak
Yüzüne Gözüne Bulaştırmak
Yüzüne Gülmek
Yüzüne Hasret Kalmak
Yüzüne Tükürseler Yağmur Yağıyor Sanır
Yüzüne Yazmak
Yüzünü Buruşturmak (Veya Ekşitmek)
Yüzünü Gören Cennetlik
Yüzünü Görmemek
Yüzünü Gözünü Açmak
Yüzünü Güldürmek
Yüzünü Kızartmak
Yüzünü Unutmak
Yüzünün Derisi Kalın
Yüzünüze Güller
Zaman Tüneli
birbiri üstüne gelmek
bodur tavuk her gün (veya dem) piliç
bugünkü tavuk yarınki kazdan iyidir
bülbülün çektiği dili belası
cins kedi ölüsünü göstermez
diken üstünde oturmak (veya olmak)
donsuzun gönlünden dokuz top bez geçer
düğününde kalburla (veya elekle) su taşımak
dün öleni dün gömerler
dünden hazır (veya razı) olmak
dünürcülüğe gitmek
düşünüp (veya düşünmek) taşınmak
en kötü günümüz böyle olsun
geceyi (veya gecesini) gündüze (veya gündüzüne) katmak
gerçek yüzünü göstermek
gökyüzünde düğün var deseler kadınlar merdiven kurmaya kalkar
görünen köyün (veya dağın) uzağı olmaz
gün yüzü görmemiş (söz veya küfür)
gündemi değiştirmek
gündüzün mum yakan geceleyin bulamaz
heyheyleri tutmak (veya üstünde olmak)
hüzün duymak
kâğıt üzerinde (veya üstünde) kalmak
kalburüstüne gelmek
kambur üstüne kambur (veya kambur kambur üstüne)
kardeş kardeşin ne öldüğünü ister ne onduğunu
karısının üstüne evlenmek
kediyi sıkıştırırsan üstüne atılır
kisveye bürünmek
köprünün (veya köprülerin) altından çok su (veya sular) aktı (veya geçti)
kürünü öldürmek
münavebe ile
münfesih olmak
münkir olmak
noktasına virgülüne dokunmadan
rüşdünü ispat etmek
sürgün vermek
sürüncemede kalmak
tetik üstünde beklemek
tribünlere oynamak
tünelin sonunda ışık görünmek
züğürt olup düşünmektense uyuz olup kaşınmak yeğdir
üstünüze afiyet (veya sağlık)
göz önünde tutmak (veya bulundurmak)
arife günü yalan söyleyenin bayram günü yüzü kara çıkar
şimşekleri üstüne çekmek
gün ışığına çıkmak
esmayı üstüne sıçratmak
mezar taşı ile övünülmez
kutlu gün doğuşundan bellidir
zenginin malı züğürdün çenesini yorar
üzüntü vermek
eli böğründe kalmak
günah keçisi olmak
sünnet etmek
zıkkımın kökünü (veya pekini veya dibini) ye!
ünsiyet peyda etmek
önünü kesmek
ters yüzüne dönmek
küpünü (veya küplerini) doldurmak
övünmek gibi olmasın
ödünç almak
dünyaevine girmek
üne kavuşmak
ürküntü vermek
istim üstünde olmak
öç (veya öcünü) almak (veya çıkarmak)
övünç duymak
düğün çorbası
gözünü çıkarmak
günah işlemek
güneş pili
düğün çiçeği
gözümün nuru
ruhsal çöküntü
önüne gelen
el üstünde tutmak
tütün içmek
geçiş üstünlüğü
halk günü
baş üstünde tutmak
güneş çarpması
üstüne çekmek
damar görüntüleme