TDK Ev Nedir Anlamı, Ev Ne Demek? Ev Eşanlamlısı

TDK Ev Anlamı Nedir? Ev Ne Demek?

Soy

Nesil

Aile

Bir kimsenin Veya ailenin İçinde yaşadığı Yer

Konut

Hane

Yalnız Bir ailenin oturabileceği biçimde yapılmış Yapı

TDK Sözlüğünde Ev İle İlgili Atasözü ve Deyimler

Ev Tutmak

evlere Şenlik

evlerden Irak (veya uzak)

Ev İşletmek

evi Ev eden Avrat

Ev Ev Dolaşmak (veya gezmek)

eve Çıkmak

evdeki Pazar (veya hesap) çarşıya Uymaz

evde Kalmak

Atasözleri Sözlüğünde Ev

Aba da bir diba da giyene, güzel de bir çirkin de sevene

Ahmak (şaşkın) misafir ev sahibini ağırlar

Akçanın iyisi kesede duran, bahçanın (bahçenin) iyisi eve yakın olan

Akıllı düşününceye kadar deli oğlunu everir

Akıllı hırsız, şaşkın ev sahibini bastırır

Allah fukarayı sevindirmek isterse önce eşeğini yitirtir, sonra buldurur

Allah sabırlı kulunu sever

Allah sevdiğine dert verir

Anan güzel idi, hani yeri; baban zengin idi, hani evi

Araba devrilince (teker kırılınca) yol gösteren çok olur

Arayan belasınıda, devasınıda bulur

Arı söğüdü, akıllı öğüdü sever

Asılmış adamın evinde ipten söz edilmez

Aslını inkar edenin nesli gevşek olur

At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin

Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar (yakar)

Ay ışığında ceviz silkilmez

Ayı sevdiği yavrusunu hırpalar

Ayı yavrusunu severken öldürürmüş

Azan Mevlasınıda bulur, belasını da

Baba malı tez tükerir, evlat gerek kazana

Baktın kar havası, eve gel kör olası

Bıçağı kestiren kendi yüzü suyu, insanı sevdiren kendi huyu

Bin nasihatten bir musibet yeğdir (evladır)

Bir evde iki kız; biri çuvaldız biri biz

Bir katar deveyi bir eşek çeker

Cahile söz (laf) anlatmak, deveye hendek atlatmaktan güçtür (zordur)

Çarşı iti ev beklemez

Çıngıraklı deve kaybolmaz

Dağ dağ üstüne olur, ev ev üstüne olmaz

Deniz dalgasız olmaz, gönül sevdasız olmaz

Densiz, deveye binmiş de ''Ben Allah'ı gördüm.'' demiş

Derdin yoksa söylen, borcun yoksa evlen

Deve bir akçeye, deve bin akçeye

Deve boynuz ararken kulaktan olmuş

Deve büyüktür amma beşini bir eşek yeder

Deve, deve yerine çöker

Deve Kabe'ye gitmekle hacı olmaz

Deve kırk yılda intikam almış; ''Amma da çabuk oldu,'' demiş

Deve taze yaprak yemek isterse boynunu uzatır

Deveci ile dostluk eden kapısını büyük açmalıdır

Deveden büyük fil var

Devenin derisi eşeğe yük olur

Deveye bindikten sonra çalı arkasına gizlenilmez

Deveye ''Boynun neden eğri?'' diye sormuşlar; ''Nerem doğru ki!'' demiş

Deveye burç gerek olursa boynunu uzatır

Deveye cilve yap demişler, götüyle dağları devirmiş (yedi çadır devirmiş)

Deveye ''İnişi mi seversin, yokuşu mu?'' demişler, ''Düz yere mi (Düze kıran mı) girdi?'' demiş

Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur

Devlet adama ayağıyla gelmez

Devlet malı balık kılçığıdır, yutulmaz

Devlet oğul, mal tahıl, mülk değirmen

Devletin (devlet) malı deniz, yemeyen domuz (keriz)

Devletli, gözü perdeli olur

Devletli ile deli bildiğini işler

Devletli (zengin) yanını kaşısa, yoksul para verecek sanır

Devletliye dokun geç, fukaradan sakın geç

Dut kurusu ile yâr sevilmez

El için kuyu kazan, evvela kendi düşer

El kesesinden sultanım, develer olsun kurbanım

Elçiye zeval olmaz (gelmez)

Emanet eşeğin yuları gevşek olur

Erken kalkan yol alır, er evlenen döl alır

Esrik devenin çulu eğri olur

Ev alma komşu al

Evdeki hesap çarşıya uymaz

Evden bir ölü çıkacak demişler, herkes hizmetçinin yüzüne bakmış

Evi ev eden avrat, yurdu şen eden devlet

Evladı ben doğurdum, amma gönlünü ben doğurmadım

Evladın var mı, derdin var

Evlenenle ev alana (yapana) Allah yardım eder

Evli evinde, köylü köyünde gerek

Evlinin bir evi var, evsizin bin evi var

Evvel hesap, sonra kasap

Evvel taam (selam), sonra kelam

Faydasız evliyanın kubbesi başına yıkılsın

Fırsat eldeyken sürün devranı

Fısıltı ev yıkar

Gelin bindi deveye gör kısmeti nereye

Gelin girmedik ev olur; ölüm girmedik ev olmaz

Gevşek tükürüğün sakala zararı vardır

Gönlün sevdiği, ya kürklü olur ya kepenekli

Gönül kimi severse, güzel odur

Gönül verme evliye, eve gider unutur

Gülü seven dikenine katlanır

Gün varken davarını eve götür

Güneş giren eve doktor (hekim) girmez

Güneş görmeyen eve doktor girer

Güzele bakmak sevaptır

Güzeli herkes sever

Haklı söz, haksızı Bağdat'tan çevirir

Herkes evinde ağadır

Herkesin delisi evinde, derdi karnında

Hırsız evden olursa kapı kilit istemez

Issız eve it buruk

İmam evinden aş, ölü gözünden yaş çıkmaz

İnsan sevdiğini yerden yere vururmuş

İyi evlat babayı vezir, kötüsü rezil eder

Kanaat gibi devlet olmaz

Karga yavrusuna bakmış, "benim ak pak evladım" demiş (kuzguna yavrusu anka görünür)

Kız evi, naz evi

Kurnaz hırsız ev sahibini bastırır

Kurt dumanlı havayı sever

Kuşkulu uyku evin bekçisidir

Malın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın

Meyveli (mevye veren) ağaç taşlanır

Misafir ev sahibinin bağlı kuzusudur

Misafir misafiri istemez, ev sahibi ikisini de

Misafirin umduğu, ev sahibine iki öğün olur

Ocağın yakışığı odun; evin yakışığı kadın

On ceviz alsan ikisi çürük çıkar

Onmadık hacıyı deve üstünde yılan sokar

Sabahtan karnını doyuran, küçükken evlenen aldanmamış

Sade pirinç zerde olmaz, bal gerektir kazana; baba malı tez tükenir, evlat gerek kazana

Sahipsiz eve it buyruk

Sarımsak da acı amma evde lazım bir dişi

Say beni, sayayım seni (Sev beni, seveyim seni)

Sev seni seveni hak ile yeksan ise, sevme seni sevmeyeni Mısır'a sultan ise

Sevda geçer yalan olur, sonra sokar yılan olur

Sevenin kuluyum, sevmeyenin sultanı

Sevilmedik ot, insanın başucunda biter

Sitte-i Sevir, her saati bir devir

Sitte-i Sevir, kapıyı çevirir

Sonradan gelen devlet, devlet değildir

Sözünü bil, pişir; ağzında der, devşir

Şahin ile deve avlanmaz

Şahin küçük et yer, deve büyük ot yer

Tabak sevdiği deriyi yerden yere çarpar

Tarlanın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın

Tevekkelin (tevekküllünün) gemisi batmaz (eşeğini kurt yemez)

Tilki erişemediği üzüme, ''Hevengim olsun.'' demiş

Tüy (yüz) güzelliği hamamdan eve, huy güzelliği Urum'dan Şam'a

Var evi, kerem evi; yok evi, verem (elem) evi

Ver yiğidi yiğide, Mevla rızkın yetire

Ya evlat bir, ya ocak kör

Yalancının evi yanmış, kimse inanmamış

Yavuz hırsız, ev sahibini bastırır

Yiğit başından devlet ırak değildir

Yılan kendi eğriliğine bakmaz da ''Devenin boynu eğri.'' der

Yılanın sevmediği ot, deliğinin ağzında biter

Yularsız deve yedilmez

Yüzü güzel olanı değil huyu güzel olanı sev

Zırva tevil götürmez

Zurnada peşrev olmaz (ne çıkarsa bahtına)

Deyimler Sözlüğünde Ev

ağız gevşekliği

başına devlet kuşu konmak

deve kuşu gibi başını yere gömmek

devede kulak

deveyi hamuduyla yutmak

deveyi havutuyla yutmak

devlet kuşu

devreye girmek

Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak

dirsek çevirmek

dizginleri gevşetmek

dört göz bir evlat için

Halep yolunda deve izi aramak

hurdaya çevirmek

imanı gevremek

kalbura çevirmek

kırdığı ceviz bini aştı

kuzu çevirmek

mevsimli, mevsimsiz konuşmak

muma çevirmek

nev'i şahsına münhasır

nevaleyi düzmek

nevri dönmek

saldım çayıra Mevla’m kayıra

sevda çekmek

sevincinden ağzı kulaklarına varmak

sevinçten uçmak

sırt çevirmek

soyup soğana çevirmek

şevke gelmek

tiği teber şahı levent

üvey evlat muamelesi görmek

vidaları gevşemek

ya bu deveyi gütmeli ya bu diyardan gitmeli

ya deve ya deveci

ya devlet başa ya kuzgun leşe

yaz boz tahtasına çevirmek

Alev Bacayı (Veya Saçağı) Sarmak

Allah Sevdiğine Dert Verir

Bırak Allah'ını Seversen

Bin Derde Deva

Bir Baba Dokuz Evlâdı Besler, Dokuz Evlât Bir Babayı Beslemez

Dağ (Veya Dağları) Devirmek

Dağların Misafir Aldığı Mevsim

Derdi Veren Devasını Da Verir

Dev Anası

Dev Gibi

Dev Köpek Balığıgiller

Devam Etmek

Devamlı Otlatma

Deve Bir Akçeye, Deve Bin Akçeye

Deve Kuşu Gibi (Yüke Gelince Kuş, Uçmaya Gelince Deve)

Deve Kuşu Gibi Başını Kuma Sokmak (Veya Gömmek)

Deve Kuşuluk

Deve Kuşuluk Etmek

Deve Nalbanda Bakar Gibi

Deveden Büyük Fil Var

Deveyi Havuduyla Yutmak

Deveyi Yardan Uçuran Bir Tutam Ottur

Devlet Oğul, Mal Tahıl, Mülk Değirmen

Ev Ev Dolaşmak (Veya Gezmek)

Evlerden Irak (Veya Uzak)

Evli Barklı

Evli Evine, Köylü Köyüne

Evvelâ Can, Sonra Canan

Gönül Kimi Severse Güzel Odur

Gözünün Bebeği Gibi Sevmek

Gülü Seven Dikenine Katlanır

Günahı Kadar Sevmemek

Güneş Girmeyen Eve Doktor Girer

Horoz Evlenir, Tavuk Tellenir

Kazan Kaldırmak (Veya Devirmek)

Kendini Dev Aynasında Görmek

Kenevir Helvası

Kenevir Yağı

Kevser Gibi

Kırdığı Koz (Veya Ceviz) Kırkı (Veya Bini) Aşmak

Kırk Evin Kedisi

Kızını (Veya Evlâdını) Dövmeyen Dizini Döver

Korkulu Rüya (Veya Düş) Görmektense Uyanık Yatmak Evlâdır (Veya Yeğdir)

Kuluçka Devri

Kurt Dumanlı Havayı Sever

Küçük Hindistan Cevizi

Sevinci Kursağında Kalmak

Sinirleri Gevşemek (Veya Yatışmak)

Sitteisevir Her Saati Bir Devir

Soğuk Nevale

Son Görev

Sonradan Gelen Devlet Devlet Değildir

Tepeli Deve Kuşugiller

Tepetakla Etmek (Veya Devirmek)

Yavuz Hırsız Ev Sahibini Bastırır

Zevk Almak (Veya Duymak)

camı çerçeveyi indirmek

cevapsız kalmak

curcunaya çevirmek (veya döndürmek veya vermek)

dalavere çevirmek (veya dalaveresini döndürmek)

devam ettirmek

deveci ile görüşen kapısını yüksek açmalı

dolap çevirmek (veya döndürmek)

emekliye sevk etmek

esrik devenin çulu eğri gerek

görevden (veya görevinden) uzaklaştırmak

kanaat gibi devlet olmaz

karısının üstüne evlenmek

kevgire dönmek

lodosa çevirmek (veya dönmek)

maskaraya çevirmek

mevkisi olmak

mevzuya girmek

nevaleyi (veya nevalesini) düzmek

paçavraya çevirmek

poker çevirmek

reva görmek

sevinç yaşları (veya gözyaşları) dökmek

sitteisevir kapıyı çevirir

söylev vermek

tabak sevdiği deriyi taştan taşa (veya yerden yere) çalar

tevafuk etmek

viraneye çevirmek

zevkten dörtköşe olmak

çeviri yapmak

alavere dalavere yapmak (veya çevirmek)

ay ışığında ceviz silkilmez

devre dışı tutmak (veya bırakmak)

iskambil kâğıdı gibi devrilmek

ödev bilmek (veya saymak)

evladın var mı derdin var

çıngıraklı deve kaybolmaz

cevizi çift görmeden taş atmamak

dut kurusu ile yâr sevilmez

yüzüğü geriye çevirmek